GÜNDEM HABERLERİ

Fatih Portakal’dan Barış Pehlivan'la ilgili yeni açıklama: ''Onunla aynı davadan yargılanıyorum. Ama yaptıkları yanlış''

Gazeteci Fatih Portakal, Halk TV'de çalışan üç gazetecinin gözaltına alınmasının ardından dün akşam Sözcü TV'de yaptığı açıklamada, yayınlanan ses kaydının hukuksuz bir şekilde alındığını belirterek tepki göstermişti. Bu açıklamasına Halk TV ekranlarından da yanıt verilmişti. Bugün YouTube üzerinden bir video yayınlayan Portakal, gazetecilerin gözaltına alınma sürecinin yanlış olduğunu ifade ederken, ses kaydının yayınlanmasının suç olduğunu bir kez daha vurguladı.

Abone Ol

Halk TV'de görev yapan Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Seda Selek, Ekrem İmamoğlu'nun adını verdiği bilirkişiyle yapılan telefon görüşmesinin kaydını yayınladıkları iddiasıyla gözaltına alınmıştı. Fatih Portakal'ın Sözcü TV'de ses kaydının alınmasının suç olduğunu belirtmesi büyük tepki toplamıştı. Portakal, bugün YouTube üzerinden gerçekleştirdiği yayında, söylediklerinin arkasında durduğunu ifade etti.

Gelen tepkilere cevap verdi

Bugün kişisel YouTube yayınında eleştirilere yanıt veren Portakal, şu ifadeleri kullandı:

"Gelen tepkileri anlıyorum. Öyle bir bölünme içerisindeyiz ki karpuz gibi... 'Karşı taraf yapıyorsa, yandaş taraf yapıyorsa sen muhalefet tarafındasın, muhalefet tarafındaki gazetecileri de korumak zorundasın. Yanlış yapsalar bile korumak zorundasın' inancındalar. Yanlışın peşinden gitmemek gerekiyor. Yanlışın peşinden gidersek doğruya ulaşamayız. Gitmek isteyen varsa gitsin, izlemesin. Takip de etmeyin, izlememe hakkınız var. Ama ben doğrudan yana gitmeyi seviyorum. En iyi iki dostum doğruluk ve Socrates'tir. İkisi arasında bir tercih yapmam gerekirse seçimin doğruluğun lehinde olur. "Biz o davada hepimiz sanık pozisyonundayız. Ve yargılama devam ediyor. Zannedersem 29 Mayıs'ta duruşma var, ne karar çıkacak bilmiyorum.

Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan benden iyi gazeteciler. Çünkü Türkiye'de kaç kişi araştırma gazeteciliği yapıyor, öyle kitaplar yazıyor? Ben kesinlikle gazetecilik üzerine ne Barış'ı, ne diğer Barış'ın, ne İsmail Saymaz'ın, Murat Ağırel'in gazeteciliklerini kesinlikle tartışmıyorum. Zaten bir lafım olamaz ki. Ben televizyon haberciliği sunumunda iyi olduğumu düşünüyorum. Televizyon haberciliği konusunda hem iyi hem de kurallara bağlı bir yayın yaptığımı düşünüyorum. Savcılık karşısına çıkmalarının sebebi şu; 'Birisiyle konuşmayı izinsiz şekilde kayda almak, yayınlamak ve hedef göstermek.' TCK'da suç unsuru ve bunu her gazeteci de bilir. Barış'ın bilmemesi mümkün değil. Serhan'ın, Seda'nın bilmemesi mümkün değil ki... Off the record diye bir kavram var. Basın meslek kurallarında bu var. Siz de yayınlamazsınız birkaç cümle söylersiniz. Ben de izledim bunu. İzlediğimde şaşırdım. Halk TV bunu nasıl yayınladı dedim. Bunu eleştirdim. Gözaltına alınma şeklini kesinlikle tasvip etmiyorum. Çağırırsın ifadeye, illa polisle gelip kanala almak zorunda değilsin. Onlar da şov yapıyorlar zaten, savcılık şovu, emniyet şovu... İfadesini alırsın, kararını verirsin."