Eylemde yapılan açıklamaya göre, Türkiye’deki emekliler yıllardır birikmiş hak kayıplarının ve yoksullaştırıcı politikaların altında eziliyor. "Hayatını alın teriyle kazanan bir zamanlar bu ülkenin üretim gücünü sırtlayan bugünün emeklileri, iktidarların rant odaklı politikaları sonucunda yaşamlarının en hassas dönemlerinde ekonomik ve sosyal güvenceden yoksun bırakılmıştır." ifadeleriyle başlayan açıklamada, emeklilerin yaşam mücadelesi anlatıldı.
“Emekliler gerçek sefalet içinde”
Bugün Türkiye’de 16 milyonun üzerinde emekli olduğunu belirten konuşmacılar, “Hayatlarının büyük kısmını emeklerini satarak geçiren bu 16 milyon insan bugün gerçek bir sefalet içindeler.” dedi. Türkiye İşçi Partisi yetkilileri, emekli maaşlarının, enflasyon karşısında hızla eridiğine dikkat çekerek, AKP iktidarının emeklilere yönelik açıklamalarını eleştirdi. “AKP iktidarının temsilcileri utanmadan emeklilere nasıl güzel bir hayat yarattıklarını anlatıyor. Utanmadan ‘12 bin 500 TL’ vermekle böbürleniyorlar.” şeklinde tepki gösteren TİP üyeleri, bu rakamın yetersizliğine vurgu yaptı.
Konuşmada, “12 bin 500 TL ile yaşanıyorsa milletvekili maaşlarına, vekil emeklisi maaşlarına, bakan maaşlarına, Cumhurbaşkanı maaşına, Cumhurbaşkanı emekli maaşına ne gerek var?” sorusu soruldu. Bu soruyla birlikte, emekli maaşları ile devlet yetkililerinin maaşları arasındaki uçurumu vurgulayan TİP yetkilileri, “O zaman siz haksız kazanç elde ettiğinizi itiraf ediyorsunuz.” diyerek eleştirilerini sürdürdü.
Sosyal Güvenlik Sistemi sermaye için “Kârlı bir yatırım alanı” haline geldi
TİP üyeleri açıklamalarında, emeklilik hakkının gittikçe bir lütuf gibi sunulmaya başlandığını ve sosyal güvenlik sisteminin sermayenin çıkarlarına hizmet eden bir ticaret aracına dönüştüğünü belirtti. AKP’nin “Sosyal Güvenlik Reformu” adı altında yaptığı dönüşümün, emeklilerin primleriyle oluşturulan kamu kaynaklarını özel sektöre devretmek ve bireysel emeklilik sistemleriyle emeklilik haklarını ekonomik risklerle dolu bir alana hapsetmek amacı taşıdığını ifade ettiler.
TİP yetkilileri, “Bugün emekliler, yaşlılık döneminde sosyal risklere karşı korunacağı yerde, adeta özel sektörün ‘kârlı bir yatırım alanı’ haline getirilmiştir.” diyerek, emeklilerin ekonomik güvenceden yoksun bırakıldığını ve sağlık hizmetlerine erişimin zorlaştığını vurguladılar. "Sağlık hizmetlerinden barınmaya, gıda ihtiyaçlarından sosyal desteklere kadar her alanda yoksulluğun derinleştiği bu düzende, emeklilik bir hayatta kalma mücadelesine dönüşmüştür." şeklinde bir değerlendirmede bulundular.
"Emekli maaşlarındaki artışlar yetersiz"
Eylemde, emekli maaşlarının bağlanma oranlarının sürekli değiştiği, aylık bağlama oranlarının düşürüldüğü ve maaşların altı ayda bir yapılan göstermelik artışlarla iyileştirilmeye çalışıldığı ifade edildi. TİP üyeleri, emeklilerin hak ettikleri ekonomik güvenceden yoksun bırakılarak, en ihtiyaç duydukları dönemde yalnız bırakıldıklarını belirttiler.
Konuşmada, emekli maaşlarının enflasyon karşısında erimeye devam ettiği, yapılan seyyanen artışların ise sadece açlık sınırının altında eşitlenmeyi sağladığı ifade edildi. 2002 yılında en düşük emekli maaşıyla 216 TL karşılığında 9 çeyrek altın alınabiliyorken, bugün 12 bin 500 TL emekli maaşı ile ancak 2 çeyrek altın alınabildiği aktarıldı. Bu rakamların, emeklilerin nasıl yoksullaştırıldığını açıkça gösterdiği vurgulandı.
TİP yetkilileri, bugün Türkiye’de emeklilerin yüzde 80’inin açlık sınırının altında bir gelirle yaşam mücadelesi verdiğini belirterek, maaşları ile geçinemeyen emeklilerin ek iş yapma zorunluluğuyla karşı karşıya kaldıklarını, bu sırada bazı emeklilerin iş kazalarında yaşamlarını yitirdiğini belirttiler.
“Tamamlayıcı emeklilik sistemi sorunları derinleştiriyor"
Eylemde, AK Parti hükümetinin açıkladığı “Sosyal Güvenlik Reformu”nun bir devamı olarak gündeme gelen “Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi” de eleştirildi. TİP yetkilileri, bu sistemin, emeklilerin var olan sorunlarını çözmek bir yana, daha da derinleştireceğini ve emeklilerin sırtından sermayeye yeni kaynaklar yaratılmaya çalışıldığını dile getirdiler. "İktidar, emeklilerin sırtından rant devşirerek sermayeye yeni kaynaklar yaratmaya çalışmaktadır." şeklinde bir açıklama yapıldı.
Emekliler için çözüm önerileri
TİP’li emekliler, sorunların sadece maaş artışlarıyla çözülemeyeceğini, sorunun temelinde iktidarın ve sermayenin rant odaklı politikalarının olduğunu belirttiler. Emeklilerin haklarının parça parça ellerinden alındığı ve sosyal güvenlik sisteminin bir şirket mantığıyla yönetilmeye başlandığı ifade edildi. Ayrıca, hükümetin “kaynak yok” söylemlerine karşı, “Biz kaynağın nereye, kimlere peşkeş çekildiğini çok iyi biliyoruz. 2025 bütçesinde patronlar için 300 tane vergi istisnası var. Vergileri affedilen patronları ise biz artık saymaktan bıktık.” denildi.
Eylemde, emeklilerin yaşam kalitelerinin artırılabilmesi için şu talepler sıralandı:
- Emekli aylığının alt sınırı için taban ücret belirlenmeli,
- Aylık bağlanma oranı %35’ten %75 seviyesine çıkarılmalı,
- Emeklilerin refah artışından pay alabilmesi için, emekli aylığı artışlarında büyüme oranı %30 değil, %100 oranında dikkate alınmalı,
- Bireysel emeklilik dayatması derhal durdurulmalı ve kamusal sosyal güvenlik sistemi yeniden inşa edilmelidir,
- Emeklilerin sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştırılmalı, emekliler özel hastanelere mahkum edilmemeli,
- Kendi evi olmayan emeklilere kira desteği sağlanmalı, gerek merkezi yönetim gerekse yerel yönetimler tarafından yaşlıların sosyal hayata katılımını artıracak programlar hayata geçirilmelidir.
“Hep birlikte mücadele edelim”
Konuşma, emeklilere hitap edilerek, “Bir zamanlar bu ülkeyi emeğiyle kalkındıran emekliler olarak haklarımız için gelin hep birlikte mücadele edelim. Alın terinin karşılığını alan, hakları gasp edilmeyen, insanca bir yaşam süren bir Türkiye’yi hep birlikte inşa edelim.” ifadeleriyle son buldu. TİP'li emekliler, tüm emeklileri haklarına sahip çıkmaya ve mücadeleye katılmaya davet etti.