İZMİR HABERLERİ

DİSK'ten 'Yüzyılın afeti' tepkisi: Kader veya normal değil!

DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, bugün 6 Şubat depremlerine ilişkin Konak'ta gerçekleştirilen basın açıklamasında, 'sorumlulara' seslendi. Sarı açıklamasında, "Bu ihmalleri “yüzyılın afeti” diyerek normalleştirmeye çalışanlara buradan sesleniyoruz: Biz önlenebilir ölümlere alışmayacağız!  İş cinayetlerinde, yangınlarda, sellerde, kazalarda, depremlerde yitirdiğimiz canlarımızı hiçbir zaman “kader” veya “normal” olarak kabul etmeyeceğiz" dedi.

Abone Ol

Son Mühür- Berivan Kaya/ 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerde kaybedilen yurttaşlar için anmalar sürüyor. 
DİSK Genel-İş 1,2,3,9 Nolu Şube ve işten çıkarılan işçiler Konak'ta 6 Şubat için basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı gerçekleştirdi. 

Ders çıkarılması gerekiyor

Yaşanan felaketten ders çıkarılması gerektiğini vurgulayan Memiş Sarı, "İki yıl önce, 6 Şubat sabahının karanlığında, 11 ilimizde yankılanan bir çığlıkla uyandık. Bu depremler on binlerce insanımızı aramızdan aldı, yüz binlerce yurttaşımızı yaraladı ve hayatta kalan milyonları evsiz, işsiz, çaresiz bıraktı. Her bir kaybımızın acısı, ilk günkü kadar derin ve yakıcı bir şekilde yüreklerimizde… Yaşamını yitiren canlarımızı özlem ve saygıyla anıyor, onların anısını yaşatmak adına bu felaketten ders çıkarılması gerektiğini bir kez daha haykırıyoruz" ifadelerine yer verdi. 

Vurdumduymazlık ve ihmaller zinciri

Devletin 'vurdumduymazlığı' sebebiyle 'ihmaller zincirinin' ortaya çıktığını dile getiren Sarı, "Bu acının sorumlusu yalnızca doğa değildir. Depremden sonra halkımızın dayanışma ruhuyla verdiği insanüstü mücadele, devletin ve kurumların vurdumduymazlığıyla gölgelenmiştir. O gün, kurtarılabilecek hayatlar ihmaller zinciri içinde yitirildi. Kurtarma ekiplerinin geç gelmesi, yardım organizasyonlarının koordinasyonsuzluğu ve kamu otoritelerinin çaresizliği, halkta derin bir öfke ve hayal kırıklığı yarattı" ifadelerini kullandı. 

Rant uğruna hiçe sayılan insan hayatı

Aradan geçen 2 yıla rağmen barınma ihtiyaçlarının dahi karşılanamadığına dikkat çeken Memiş Sarı, "Aradan iki yıl geçti ama mağdurlar hâlâ temel barınma, sağlık ve iş ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Yakınlarını kaybedenler ise yıkılan yaşamlarının arasında adalet arayışını sürdürüyor. Bu tablo, yalnızca bir doğa olayının değil, yılların sistematik ihmalinin ve rant uğruna hiçe sayılan insan hayatının sonucudur" dedi. 

Sorumlular belli!

Sorumlular belli olduğunu dile getiren Sarı, " Bilimi, aklı ve insan yaşamını esas almayanlardır sorumlular.  Hukuk sistemi, iktidarı korumak için dakikalar içinde harekete geçerken, depremde ihmali bulunanları yargılamak söz konusu olduğunda yavaş işliyor" dedi. 

'Kader' kabul etmeyeceğiz!

AK Parti iktidarına seslenen Sarı, " Bu ihmalleri “yüzyılın afeti” diyerek normalleştirmeye çalışanlara buradan sesleniyoruz: Biz önlenebilir ölümlere alışmayacağız!  İş cinayetlerinde, yangınlarda, sellerde, kazalarda, depremlerde yitirdiğimiz canlarımızı hiçbir zaman “kader” veya “normal” olarak kabul etmeyeceğiz. Çünkü biz çok iyi biliyoruz ki: Deprem değil, rant hırsıyla yok sayılan güvenlik önlemleri, görmezden gelinen bilimsel uyarılar ve plansız kentleşme öldürüyor!" diye konuştu. 

Enkazı kaldıracak, dayanışmayı getireceğiz!

Sarı açıklamasını, "Yıllardır bilim insanlarının ve meslek örgütlerinin çığlıkları kulak ardı edilirken, kamu kaynakları halkın güvenliği yerine yandaşların çıkarları için harcandı. Afet planları kâğıt üzerinde bırakıldı, imar aflarıyla insan hayatı hiçe sayıldı. Bizler, DİSK/Genel-İş’liler olarak buradan bir kez daha haykırıyoruz: Deprem değil, ihmal öldürür! İnsan yaşamını temel almayan, rantı önceleyen bu düzeni kabul etmiyoruz. Bilimin ve aklın yol gösterdiği bir düzen kurulmadıkça, felaketlerin önüne geçilemeyecektir. Artık yeter! İnsan yaşamını esas alan planlama, denetim ve önlemler derhâl hayata geçirilmelidir. Rantın değil, bilimin ve dayanışmanın hâkim olduğu bir düzen kurulmalıdır! Ne kaybettiklerimizi unutacağız ne de bu felaketin sorumlularını affedeceğiz! Bu düzenin enkazını kaldıracak, emeğin, adaletin ve dayanışmanın hüküm sürdüğü bir Türkiye’yi hep birlikte kuracağız!" ifadeleriyle sonlandırdı.