Son Mühür- Berivan Kaya/ DİSK Genel-İş İzmir 1- 2- 3 ve 9 Nolu Şube’de örgütlü İZENERJİ, İZELMAN ve Ege Şehir Planlama'da çalışan işçilerin grevi 5. gününde devam ederken büyükşehir cephesinde ve DİSK'te tansiyon yükselmeye devam ediyor.
Halı altına süpürmekle olmaz
Dün akşam saatlerinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'a destek olan ilçe belediye başkanlarına seslenen DİSK/Genel-İş İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Engin Topal, “Sevgili ilçe belediye başkanları siz kendi çöplüğünüze bakın. Orada gidip horozluk yapın. Bizim çöplüğümüzde değil. Herkes kendi çöplüğüne karışsın. Herkes kendi önünü temizlesin. Halının altına süpürmekle olmuyor bu işler. Gidin kendi evinizin önünü toplayın bırakın bizi. Cemil Tugay’ı masaya davet ediyorum. Masanın bir an önce kurulup bu Toplu İş Sözleşmesi’nin bir an önce hayat bulmasını istiyorum. Kurban Bayramı’na 2 gün kalmış halk sağlığından bahsediliyor. Sevgili belediye başkanımızın da doktor olması sebebiyle, sağlığa baya önem veriyor. Sağ olsun. Ama şu anda 30 derecenin altında, yağmurda, 23 bin işçiyi sokakta gezdirirken halk sağlığı yoktu. Biz bu toplu sözleşmeyi ilçe belediye başkanlarıyla yapmıyoruz. Halka durmadan yanlış bilgiler vermeyelim. Ne size ne de bize bir fayda getireceğini düşünmüyorum. Gelin masanın başına, kaldığımız yerden devam edelim. Yoksa bu iş burada kalmayacak. Sağduyu çağrısı yapıyorsunuz. Allah aşkına sağ duyu çağrınızı lütfen kendinize de yapın. Sadece bize çağrı yapmakla bir yere varamazsınız. Haftalardır diyoruz; getirin işçiye verdiğiniz gerçek rakamları, koyalım masaya, gerçekten dediğiniz kadar ücret alıyorsak imza atmaya razıyız. Ama bize yatırdığınız SGK parasını sayarsanız, verdiğiniz gömleğin parasını, herkesi 30 gün olarak sayarsınız, herkesi 2 çocuklu sayarsanız olmaz. Burada işçi arkadaşlarımız size gülüyor, biz de gülüyoruz size. Çocuk evlat edinme yardım parası var. Bunu madde olarak oraya getirmişsiniz. Sizin bu maddeyi desteklemeniz gerekirken, bunu kamuoyuyla paylaşıyorsunuz. Sanki 23 bin kişi dayandık çocuk esirgemenin kapısına 23 bin tane çocuğu aldık. Yapmayın böyle" ifadelerine yer verdi.
Halka şirin gözükmeye çalışmayın
DİSK Genel-İş İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ercan Gül ise açıklamasında, “Biz bu sürece çıkarken yasalar ve kanunlar üzerinden yapılması gereken ne varsa İŞKUR üzerinden bütün çalışmaları yaptık. Çalışacak olan listeler belediyeye gitti. Bizlere ulaştı ve o arkadaşlarımız çalışıyor. Biliyorsunuz işverenimiz belli arkadaşlara mesaj göndererek, arayarak, ‘greve gitmeyen arkadaşlar Cemil başkan sizi mağdur etmeyecek. Sözleşme yapacak bu mağduriyeti giderecek’ demişti. Bugün arkadaşlarımız aranıyor ‘gelin iş başı yapın’ deniyor. Yarın sorun yaşanmasın diye tehdit ediyorlar. Zaten biz bu greve başlarken ilk gün ihanet edip gidenler belli. Bugün iş verenin yanında olanlar belli. Diyorlar ki; ‘işçiler gelecek ancak sendikacılar baskı kuruyor tehdit ediyor. Bu nedenle gitmiyor’. Basına nasıl yanlış bilgi veriyorlarsa, bizi nasıl halka karşı karşıya getirmeye çalışıyorlarsa, bizi de bu şekilde kırmaya yönelik hamleler yapıyorlar. Bir çöp krizi var dünden beridir. Bitmek bilmiyor. Bugün İzmir CHP ilçelerinde, il başkanlığında bir çağrı yapılıyor bugün. Saat 18.00’da Kordon’da Kıbrıs Şehitleri’nde toplanacaklarmış, çöp toplayacaklarmış. Şunu söyleyelim; onlar herhalde basını takip etmiyorlar. Biz dün açıklama yaptık, önünüzü açtık dünkü tablodan sonra önünüzü açmadan ne yapacağız. Utandık açtık dedik. Kıbrıs Şehitleri’nde çöp yok dün hepsi zaten toplandı. Halka şirin gözükmeye çalışmayın” dedi.
İşçileri hain ilan ettiniz
Sorunun masaya oturmadan çözülmeyeceğini dile getiren DİSK Genel-İş İzmir 3 Nolu Şube Başkanı Serap Yılmaz ise, “Toplu sözleşmede var olan hakkımız, 2 yılda bir toplu sözleşme masasına oturduğumuz 17 Aralık’tan beridir mücadele ettiğimiz haklarımız masada bırakıldı deniliyor. Masada bırakıldı denilen maddeleri zaten görüşmüştük. Pazar günü masada bırakılmayan anlaşma ertesi günü farklı bir boyuta geldiyse artık siz düşünün. Biz burada sendika olarak, bize farklı bir ücret söylenip de size farklı ücret söylemiyoruz. Canlı yayın yapılıyor. Biz daha çıkmadan basından öğreniyoruz konuşmalarımızı. Buradan Cemil Tugay’a ve bürokratlara sesleniyoruz; Gelin toplanalım, toplu sözleşmemizi masada bitirelim. Evet önümüzde bir Kurban Bayramı var. İnsanlar kurban kesecek, evine para götürecek. Buradaki işçiler senin mesain arkadaşın. Biz bir fabrikada çalışmıyoruz. Yol arkadaşıyız. Belki bürokratlar ailenizden çok bizi görüyorsunuz. Yapmayın! Siz de biliyorsunuz ne kadar maaş aldığımızı. Düne kadar teşekkür ettiğiniz işçileri hain ilan ediyorsunuz. Biz hain değiliz. Diyoruz ki; eşit işe eşit ücret. Sen belediyenin bütçesini vermeyeceğim, halka ezdirmeyeceğim diyorsun. Sen zaten istediğimiz ücreti veriyorsun. 6 bin işçi zaten eşit işe eşit ücret dediğimiz ücretleri alıyor. Nisan ayından beridir veriyorsun. Biz diyoruz ki; biz de senin elemanlarınız, biz de senin yol arkadaşınız. Beraber mesai yapıyoruz. Biz yanlış bir şey yapmıyoruz. Diyoruz ki çağırın masaya. Sosyal medyadan anlaşmaya değil, masaya çağırın masada konuşalım. Masada oturmadan bu iş bitmez” diye konuştu.
CHP sayesinde
CHP'nin hak hukuk adalet sloganını hatırlatan DİSK/Genel-İş İzmir 9 No’lu Şube Başkanı Sedat Kenar, “Bugün bu İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde işveren adına kim hangi koltukta oturuyorsa CHP sayesinde oturuyor. Emin olun o koltukta oturanlara sesleniyoruz. Siz o koltukta oturması için benim buradaki mücadele arkadaşlarım emek verdi. O oturduğunuz koltukların bizler sayesinde olduğunu unutmamız gerekiyor. CHP’nin globalleşmiş bir sloganı var. Hak diyor, hukuk diyor, adalet diyor. Beş buçuk aydır müzakere, 5 gündür de hem mücadele hem müzakere boyutunu sergilediğimiz sürecimize geldik. Hak diyor; aynı işyerinde aynı, işi yapan arkadaşlarımız beş alırken bize 3 teklif ediyorsanız, biz bunu kabul etmiyorsak biz de beş istiyorsak bu bizim hakkımız” dedi.