Son Mühür / Alper Temiz - Marmaris’te, 6 Şubat 2025 tarihinde yapılan açıklamalara göre, Sinpaş inşaatı, mahkeme ve belediye kararlarına rağmen devam ediyor. 1988 yılında temeli atılan ve zamanla büyük yapısal sorunlar yaşayan projede, depreme dayanıklılık testleri yapılmadığı için büyük bir felaket riski söz konusu.
Açıklamalara göre inşaatın yapıldığı alan, yıllarca deniz kenarında ağır korozyona uğrayarak bekledi. İlk başta 7 katlı olarak planlanan proje, daha sonra 3 kat daha eklenerek büyütüldü. Ancak, bu eklemeler için güçlendirme ruhsatı alınmadığı gibi, yapılan tadilatların da oldukça iptidai olduğu belirtiliyor.
Sinpaş, projeye ait güçlendirme ruhsatlarını mahkemeye sunamadığı gibi, inşaatın güvenliğiyle ilgili de herhangi bir test yapılmadı. Bilirkişi raporlarına göre, inşaatın depreme dayanıklı olup olmadığı, ancak Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş laboratuvarlarda yapılacak testlerle belirlenebilir. Ancak bu testlerin yapılmadığı, yalnızca gözlemlerle durumu tespit etmenin mümkün olduğu ifade ediliyor.
Öte yandan, Sinpaş inşaatı başladığında otel olarak projelendirilen bina, devremülk olarak satılmaya başlandı. Güçlendirme ruhsatı alınmadığı için otel olarak satılması, güvenlik endişelerini beraberinde getirmişti. Bunun yerine, güvensiz yapılar halk arasında satılmakta.
Mahkeme ve belediye, Sinpaş’a ait inşaat ruhsatını iptal etmiş ve alan mühürlenmiş olsa da, inşaat devam etmekte. Marmaris Kaymakamlığı ve ilgili yetkililer, Sinpaş’ın yasalara aykırı bu inşaatına müdahale etmiyor.
Kent Politikaları Derneği Başkanı Ufuk Beytekin, “Sinpaş inşaatının durdurulmaması, Marmaris’te büyük bir felaketi doğurabilir. 15.000 kişi için tehlike söz konusu. Yetkililer, bu inşaatı bir an önce durdurmalı” dedi.
MUÇEP Marmaris Sözcüsü Halime Şaman da, “Bu inşaat devam ederse, burada büyük bir felakete yol açabilir. Yetkililer, mahkeme kararlarını ve yasal düzenlemeleri uygulamalıdır” ifadelerini kullandı.
Marmaris Doğal Hayat ve Çevre Koruma Derneği Başkanı Ufuk Ersan ise, “İnşaat sektörünün bu kadar büyük bir riske yol açması kabul edilemez. Sinpaş, halkın güvenliğini tehlikeye atıyor” şeklinde açıklamada bulundu. Marmaris halkı, yetkililerin bu duruma derhal müdahale etmelerini talep ediyor. 15.000 kişilik bir nüfusun hayatı riske girmişken, inşaatın durdurulması gerektiği vurgulanıyor.
Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı, "Bugün, 6 Şubat, 2025, Marmaris’te, depremin ikinci yıl dönümü ve Kaymakamlık eyleminin tam 10. günü. Ancak Marmaris'te, inşaat devam ediyor ve yetkililer, ne yazık ki, Sinpaş inşaatının durdurulması için gereken adımları atmaktan hala kaçınıyor.
Marmaris’teki büyük felakete dair tehlikeler, her geçen gün daha da büyüyor. Geçtiğimiz yıllarda mahkeme ve belediye tarafından yapılan ruhsat iptalleri ve inşaat alanının mühürlenmesine rağmen, Sinpaş inşaatı, tüm yetkililerin gözleri önünde, durmadan çalışmaya devam ediyor. Mahkeme kararının alındığı 3 Aralık’tan günümüze kadar bu süreç, büyük bir yasal ihlali gözler önüne seriyor. Kaymakamlık, İl İdaresi Kanunu'na uygun olarak inşaatı durdurması ve yasalara uygun hareket etmesi gerekirken, hiçbir adım atmıyor.
Marmaris'te, Sinpaş’ın 1988 yılında inşaatına başladığı bu projede depreme dayanıklı olup olmadığına dair endişeler giderek artıyor. O dönemde deprem yönetmeliklerinin olmaması, bu inşaatın bugünkü tehlikelerini daha da belirgin hale getiriyor. Deniz kenarında ağır korozyona uğrayan yapı, yıllarca harabe olarak kaldı ve bileşik yapılar, arama-kurtarma ekiplerinin tatbikat alanı haline geldi. Ancak, Sinpaş, bu binayı 7 katlı olarak planlarken üzerine 3 kat daha ekledi ve hiç güçlendirme ruhsatı almadan bu eklemeleri gerçekleştirdi.
Mahkeme süreci, projeye ait güçlendirme ruhsatının olmadığını ortaya koymuşken, Sinpaş’ın buna dair hiçbir belge sunmadığı da dikkat çekiyor. Ayrıca, bazı kolon ve kirişlerde iptidai tadilatlar yapılmış, hatta yaklaşık 80-90 cm yüksekliğindeki temele 3 metre daha toprağın açıldığı, üzerine file gerilerek çimento püskürtüldüğü raporlara yansıdı. Bu durum, yapının sanki daha derin bir temeli varmış gibi bir izlenim yaratılmasına sebep oldu.
Yapının güvenliğiyle ilgili yapılan bilirkişi raporuna göre, sadece Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı'na bağlı lisanslı bir yapı malzemeleri laboratuvarı tarafından yapılacak testlerle, bu inşaatın depreme dayanıklı olup olmadığı anlaşılabilir. Ancak bu testler yapılmadan, inşaatın tamamlanması ve konaklamaya açılması, büyük bir tehlikenin kapılarını aralayacaktır. Bilirkişi heyetinin raporunda şu açıklamalar yer almakta:
'Mahkeme heyetiyle yerinde yapılan keşif sırasında devam etmekte olan inşaatlarla ilgili olarak hem tadilat ruhsatı alınarak yapılan hem de daha sonra yeni ruhsat alınarak yapılan otel blokları ve devremülk blokları inşaatlarının projelerine uygun olup olmadığı gözle muayene edilerek anlaşılacak bir durum değildir. Bu inşaatların deprem yönetmeliğine uygun olup olmadığı ancak Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş bir laboratuvar tarafından yapılan testler sonucu belli olacaktır.'
Sinpaş’ın projede, otel olarak başlayan yapıyı devremülk olarak satması da dikkat çekici bir başka sorunu oluşturuyor. Güçlendirme ruhsatı almadığı için bu otel, güvenli olamayacak ve alıcılar da buna yönelmeyecekken, konudan habersiz olan halk, güvensiz bir yapıya yatırım yapıyor."
"15 bin kişinin hayatı riske giriyor"
Marmaris Kaymakamlığı ve yetkililer, sinpaş’ın bu tehlikeli projeyi durdurmak yerine, inşaatın devamına göz yumuyor. Kent sakinleri, 15 bin kişinin hayatını riske atan bu duruma dur demek için harekete geçiyor. Kent Politikaları Derneği Başkanı Ufuk Beytekin, bu durumu şu sözlerle ele aldı: “Yetkililer, bu inşaatı durdurmadığı sürece, Marmaris’te büyük bir felaketin kapılarını aralayacaklar. 15 bin kişinin hayatı riske giriyor."
MUÇEP Marmaris Sözcüsü Halime Şaman ise ekledi: “Bu inşaatlar durdurulmalı. Eğer devam ederse, burada bir toplu mezara dönüşecek. Her geçen gün daha büyük bir tehdit.”
Marmaris Doğal Hayat ve Çevre Koruma Derneği Başkanı Ufuk Ersan, “İnşaat sektörü, bu kadar büyük bir tehlike oluşturuyor. İnsanların yaşam alanlarını güvenli hale getirmek yerine, kazanç uğruna bu yapılar devam ettiriliyor” diyerek, bu sürecin durdurulması gerektiğini vurguladı.
Bütün bu açıklamalar, yetkililerin geç kalmaması gerektiğini ve inşaatın durdurulması için gereken yasal adımların bir an önce atılmasını talep ediyor. Marmaris halkı, güvenli ve sağlıklı bir yaşam alanı için mücadeleye devam edeceklerini belirtiyor.