İZMİR HABERLERİ

CHP’li Karagöz’den ‘Kuş Cenneti’ çıkışı: Sorunların tek nedeni Gediz’in kirliliği!

İzmir Kuş Cenneti’ne yönelik tartışmalar devam ederken konuyla ilgili bir yorum da CHP’li meclis üyesi Erdal Karagöz’den geldi. Bölgedeki sorunlarının nedeni olarak Gediz’deki kirliliği işaret eden Karagöz, bakanlığa çağrı yaptı.

Abone Ol

Son Mühür / Yağmur Daştan - İzmir’in en değerli hazinelerinden Kuş Cenneti ile ilgili tartışmalar devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Menemen Belediyesi CHP’li Meclis Üyesi Erdal Karagöz, özellikle Gediz Nehri üzerinden gelen atık suların deltadaki ekosistemi tehdit ettiğini belirterek, kirliliğin kuş popülasyonu ve doğal denge üzerindeki etkilerine dikkati çekti. Karagöz, Gediz Nehri’nden gelen atıkların deltayı adeta bir “çöp alanına” çevirdiğini ifade ederek bakanlığa seslendi, “Bugün Van Gölü’nü temizliyor, İznik’i temizliyorsunuz ama Gediz’e geldiğinde sesiniz çıkmıyor. Böyle giderse konuyu en kısa zamanda yargıya da taşıyacağız” dedi.

Şehir şehir, ilçe ilçe saydı…

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Menemen Belediyesi CHP’li meclis üyesi Erdal Karagöz, “Aynı zamanda İzmir Kuş Cenneti Koruma ve Geliştirme Birliği üyesiyim. Kuş Cenneti ile aramda çok uzun yıllardır derin bir bağ var. Devlet Su İşleri Müdürlüğü’nde 25 yıl işletme şefliği görevi yaptım. Bu süreçte Kuş Cenneti’ne ortaklaşa birçok hizmet verdik. İzmir Kuş Cenneti’ndeki kuşların en büyük sıkıntısı tatlı su bulamamaları. 1990’lı yıllarda bu ihtiyacı karşılamak için bir gölet yapıldı. O zaman Gediz Nehri’nden gelen pırıl pırıl su Kuş Cenneti’ne gelsin diye 2 bin 150 metre uzunluğunda kanalet döşedik. Kuşlar yemlendikten sonra temiz su içince dışarıya çıkıp su aramıyordu. Dışarı çıkamayan hayvanlar sayesinde bölgede kuluçka adeti arttı, zamanla yavrular çoğaldı. Fakat son 15 yıldır Gediz Nehri üzerinde bulunan Manisa, Turgutlu, Salihli, Kemalpaşa, Alaşehir bölgelerindeki fabrikalardan gelen atık sular nehir yatağına boşaltıldığı için büyük problemler ortaya çıktı. Ağır metaller içeren bu sular hayvanlarda ölüme ve hastalıklara neden olabileceğinden kesinlikle zararlı” açıklamalarında bulundu.

“Gediz Nehri çöp tesisi olarak kullanılıyor”

Manisa’da hizmet veren 125 adet zeytinyağı fabrikasının atığını üç ay önce bire bir tespit ettiklerini bildiren Karagöz, “Demirköprü Barajı’ndan itibaren Gediz yatağına doğru yürüdüğümüzde Salihli bölgesini geçer geçmez karşımıza felaket bir tablo çıktı. Fabrikalar atıklarını Gediz Nehri’ne atıyor, çok acı ki nehir çöp tesisi olarak kullanılıyor. Şu anda Gediz’e atılan çöp atıkları da yağışlarla beraber Kuş Cenneti Deltası’na geliyor. Şu anda Gediz’den gelen kirlilikle deltanın dokusu gerçek anlamda bozuldu. Şimdi orada kokudan, sinekten duramıyorsun. Denizin derinliği ise 80 santimetre olmuş çünkü gelen atıklar zamanla o alanın dolmasına neden oluyor. Burası Tarım Orman Bakanlığı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sorumluluğunda olan bir alan. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın talimatları doğrultusunda hem Körfez hem de Gediz ile ilgili ciddi çalışmalar yapıyoruz. Bu konuda son derece hassas olduğumuzu herkes biliyor. Fakat maalesef Gediz yatağı üzerindeki fabrikalarla ilgili herhangi bir yetkimiz olmadığından herhangi bir yaptırımda da bulunamıyoruz. Bu nedenle o fabrikalar ne yazık ki göz göre göre deşarjlarını, atık sularını Gediz’e bırakıyor” ifadelerini kullandı.

“Gediz’e geldiğinde sesiniz çıkmıyor”

Delta’ya saniyede 6 buçuk metreküp su geçişi yapıldığını bu geçen suyun da yüzde 50’sini Menemen çiftçisinin tarımda kullandığını söyleyen Karagöz, “Aslında bunun için kesinlikle ‘Tarımda kullanılamaz’ deniliyor. Bu sebeple bakanlığı göreve çağırıyoruz. Önümüzdeki ay tarım komisyonu olarak Manisa Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’ne giderek görüşmelerde bulunacağız. Çünkü Gediz Nehri’ni kirleten ana unsur Manisa’dan gelmekte. Saydığım il ve ilçelerin evsel atıkları ve kanalizasyonları da Gediz’e geliyor. Anlayacağınız Gediz yatağı ‘çöp’ olarak görülüyor. Bakanlığa çağrımızdır: Bu işe elinizi uzatın. Bugün Van Gölü’nü temizliyor, İznik’i temizliyorsunuz ama Gediz’e geldiğinde sesiniz çıkmıyor. Böyle giderse konuyu en kısa zamanda yargıya da taşıyacağız. Sonuçta hepimizin sağlığı bozuluyor” diye konuştu.

Çiğli Atık Su Arıtma’nın etkisi var mı?

Kuş Cenneti’nin eskiden İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı olduğunu 2018 yılında ise Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne devredildiğini aktaran CHP’li Karagöz, kentin hazinesinin yine kente iade edilmesi konusunda çağrıda bulundu. Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi’nin İzmir Kuş Cenneti üzerinde etkisi olup olmadığının sorulması üzerine de Karagöz, şunları söyledi: “Çiğli Atık Su Arıtma’dan çıkan suda ağır metal ya da borun olacağını sanmıyorum. Manisa’daki fabrikalarda arıtma yok, arıtma olanlar da belli bir saatten sonra durdurup atıkları Gediz’e boşaltıyorlar.”

‘Bataklıklar flamingonun sevdiği ortamlar’

Yaşanan sorunlar nedeniyle flamingo sayısının 18 binden 13 bine düştüğünü de aktaran Karagöz, “Beş bin kaybımız var. Bunca sorun yaşanırken bu hayvanlar neden gitmesin? Flamingoların en temel besini Artemia salina adı verilen yüksek tuzluluktaki sularda yaşayan “Tuzla Karidesi” olarak bilinen 1 santimetreden küçük bir omurgasız tür var. Flamingo bu canlıyı yediğinde kanadındaki kırmızılığı oluşturuyor. Kirli gelen sular, artemia salinaya zarar verebiliyor. Hayvan bunu yiyemediğinde başka arayışa giriyor ya da bölgeyi terk ediyor. Dışarıya su aramaya giden kuşlar geriye dönmez. Ayrıca, ‘bataklık’ deniliyor ama bu ortamlar flamingonun sevdiği ortamlardır. Bazı arkadaşlar kirlenmeden dolayı hayvanın zarar gördüğünü söylüyor ama önemli olan suyunun kirli olmaması. Hayvanlar balçığın içinde böcek ya da başka yiyecek arıyor. Kuş Cenneti’ni bozan Gediz’den gelen kirli sudur, başka da bir şey değil” diye konuştu.