Son Mühür/ Seçil Ünlü- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik eleştirilerine sosyal medya hesabından sert bir yanıt verdi. Yücel, Çelik’in ifadelerini "siyasi nezaketten uzak, hakikat yerine hamaseti önceleyen ve eleştiriye tahammülsüzlüğün ifadesi" olarak niteledi.
Muhalefetin eleştirileri anayasal sınırlarda
Deniz Yücel, Genel Başkan Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik eleştirilerinin, bir parti liderinin anayasal sınırlar içerisinde yaptığı "meşru ve yerinde değerlendirmeler" olduğunu vurguladı. Yücel, bu eleştirileri "siyasi ahlak ve adaptan yoksun" olarak değerlendirmenin, iktidarın halktan gelen eleştirilere ne kadar yabancılaştığını ve muhalefeti bastırmak için nasıl saldırganlaştığını gösterdiğini belirtti. CHP Sözcüsü, siyasi söylemde eleştiriye açık olunması gerektiğini ve farklı seslerin bastırılmaya çalışılmasının demokrasiye zarar verdiğini ifade etti.
31 Mart seçimleri hatırlatması: "Milletin muteber olduğu sandıkta belli oldu"
Ömer Çelik’in "milletin muteber saydığı" ifadesine değinen Deniz Yücel, 31 Mart Yerel Seçimlerini hatırlattı. Yücel, "Aynı millet, 31 Mart Yerel Seçimlerinde CHP’yi birinci parti yaparak, kimin muteber olduğunu açık biçimde ortaya koymuştur," diyerek, milletin iradesinin sandıkta tecelli ettiğini belirtti. Yücel, milletin takdiriyle övünmek isteyenlerin, öncelikle milletin iradesine saygı göstermesi gerektiğini; ardından muhalefet belediyelerine yönelik kumpas kurmaktan, yargıyı sopa gibi kullanmaktan ve halkın vergileriyle medya yoluyla algı operasyonu yapmaktan vazgeçmesi gerektiğini sert bir dille ifade etti. Bu sözler, yerel seçim sonuçlarının siyasi arenadaki yansımalarına dikkat çekti.
Ekonomik çöküş ve adalet sistemi vurgusu
Deniz Yücel, AK Parti Sözcüsü’nün "yönetme kabiliyeti" ve "siyasi muhakeme" eleştirilerine de yanıt verdi. Yücel, bu konularda Özgür Özel’i hedef almak yerine, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik duruma bakılması gerektiğini savundu. Açıklamasında, ülkenin sürüklendiği ekonomik çöküş, adalet sistemindeki çürüme, liyakatin yok edilmesi ve devlet kadrolarının partizanlıkla yönetilmesi gibi sorunlara dikkat çekti. Yücel, CHP’li belediyelerin kamunun kaynaklarını halk için harcadığını ve yolsuzluğun değil, sosyal adaletin temsilcisi olduğunu vurgulayarak, CHP'li belediyelerin halka hizmet odaklı çalıştığını belirtti.
"Dünyanın takdir ettiği lider" iddiasına halkın gerçekleriyle yanıt
CHP Sözcüsü Deniz Yücel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı "tüm dünyanın takdir ettiği bir lider" olarak gösterme çabalarına da tepki gösterdi. Yücel, bu iddiayı dile getirenlere, halkın pazarda yaşadığı çaresizliği, gençlerin ülkeyi terk etme arzusunu, dış politikadaki yalnızlığı ve içte büyüyen hukuksuzlukları hatırlatmak istediklerini belirtti. Bu ifadeler, iktidarın söylemi ile halkın günlük hayattaki gerçekleri arasındaki farka işaret etti. Açıklamasını, "Cumhuriyet Halk Partisi olarak, korkmadan, susmadan, sinmeden gerçekleri söylemeye devam edeceğiz. Gerçekleri dile getirenler değil, bu gerçeklerin üzerini örtmeye çalışanlar tarih önünde ve milletin vicdanında mahkum olacaklardır," sözleriyle tamamlayan Yücel, CHP'nin muhalefet duruşunu ve kararlılığını bir kez daha vurguladı.