GÜNDEM HABERLERİ

CHP'li Armağan Erdoğan'dan Son Mühür'e açıklamalar: En büyük uluslararası öğrenci grubu Suriyeliler!

CHP Gölge Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Armağan Erdoğan, üniversitelere yabancı öğrenci alımı konusunda Son Mühür'e özel açıklamalarda bulundu. Son Mühür Ankara Temsilcisi Dilek Ataseven Yüzer’e yaptığı özel açıklamada Erdoğan, Türkiye'deki sınav ve eğitim sistemi konusundaki soruları yanıtladı.

Abone Ol

Son Mühür/ Beste Temel- CHP Gölge Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Armağan Erdoğan, Son Mühür Ankara Temsilcisi Dilek Ataseven Yüzer’e yaptığı özel açıklamada, Türkiye’deki üniversite sınavlarına yabancı uyruklu öğrencilerin katılımı ve bunun Türk öğrenciler üzerindeki olası etkileri hakkında kritik değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Erdoğan, konunun sadece akademik değil, aynı zamanda toplumsal duyarlılık açısından da hassas olduğunu belirterek, bu konuda özel bir açıklama yapmayı ve TBMM’ye soru önergesi sunmayı planladıklarını açıkladı.

Uluslararasılaşma şart ama kalite önemli

Prof. Dr. Armağan Erdoğan, üniversitelerin uluslararasılaşmasının evrensel değerler açısından gerekli olduğunu kabul ettiğini vurguladı. Ancak, bu sürecin sadece sayıları doldurmakla sınırlı kalmaması gerektiğinin altını çizdi: “Uluslararasılaşma, üniversitenin evrensel değeri bakımından olması gereken bir konu. Ama bunu sadece yurt dışından öğrenci getirmek olarak algılamamak gerekiyor. O uluslararasılaşmanın ülkenin eğitim kalitesine etki etmesi gerekiyor. Sadece sayılarla doldurmak olmuyor. Birinci konu, bizim dikkat etmemiz gereken bu olmalı.”

"Çocuğunun üniversiteye girmesiyle ilgili her tür fedakarlığı yapıyor"

Türkiye’nin yükseköğretime girişte ailelerin yıllarca çaba harcadığı, rekabetin çok yoğun olduğu bir sisteme sahip olduğunu belirten Erdoğan, OECD rakamlarına göre hane halkı harcamasının en yüksek olduğu ülkelerden biri olduğumuzu hatırlattı. Prof. Dr. Erdoğan, bu toplumsal duyarlılığı anladığını ifade ederek, “Her kesimden aileyle görüştüğünüzde, çocuğunun üniversiteye girmesiyle ilgili her tür fedakarlığı yapıyor. Böyle bir toplumsal duyarlılığımız var” dedi.

Ancak kamuoyundaki yanlış bir algıya da açıklık getiren Erdoğan, yabancı öğrencilerin Türk öğrencilerin kontenjanlarını gasp etmediğini belirtti: “Uluslararası öğrenciler için ayrı bir kontenjan var. Yani o uluslararası öğrenciler bizim öğrencilerimizin yerine yerleşmiyor.” Bu kontenjanların yönetmelikle asgari ve azami sınırlarının belirlendiğini ifade etti.

"Biz sadece sayıları biliyoruz"

Prof. Dr. Erdoğan, Türkiye'nin 337 bin uluslararası öğrenci sayısıyla övünülmesine rağmen, bu öğrencilerin akademik başarıları ve yükseköğretime devamlılıkları hakkında yeterli veriye sahip olunmadığını eleştirdi. Elde edilen araştırmaya dayalı bilgilerin, kayıtlı olmalarına rağmen bu öğrencilerin derslere devamlılık oranlarının çok düşük olduğu yönünde olduğunu aktardı.

“Yurt dışındaki üniversiteler ne için alıyor uluslararası öğrenciyi? Hem kendilerine bir farklı zenginlik getirsin hem de akademik bağlamda bir başarı oluştursun diye. Biz ise sadece sayıları biliyoruz. Ne kadarının mezun olduğunu, mezun olduktan sonra ne kadarının iş yaptığını bilmiyoruz. Buna dikkat etmemiz lazım. Kalite o nedenle diyorum” dedi.

YÖS ve YKS’deki eşitsizlik sorunu masada

Prof. Dr. Armağan Erdoğan, Türkiye’deki en büyük uluslararası öğrenci grubunun 54 bin civarında Suriyelilerden oluştuğuna dikkat çekti. Bu öğrencilerin 2011 yılından bu yana Türkiye'de yaşadığını ve Türk eğitim sistemine dahil olduğunu hatırlatan Erdoğan, burada bir haksızlık durumu olduğunu belirtti: “Türk öğrencilerle aynı sıralarda oturup, Türk ailelerle aynı toplumda yaşayıp, onlar YÖS sınavına giriyor, Türk öğrenciler YKS’ye giriyorsa burada da bir haksızlık olduğunu görmek gerekiyor.”