Son Mühür/Merve Turan- Gündemde yer alan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı’ya gidip gitmeyeceği tartışmaları devam ediyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Gerekirse ben giderim” açıklamasının ardından partiden yeni bir değerlendirme gelmişti.
Feti Yıldız: İmralı'ya gidilecektir
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, komisyondan İmralı’ya ziyaret kararı çıkacağını belirtmişti. Yıldız, “İmralı’ya gidilecektir. Cumhur İttifakı ve DEM’in katkılarıyla bu ziyaret gerçekleştirilecektir. Katılmayacak olan veya heyete üye vermeyecek partilerin, gerekçelerini cumadan önce kamuoyuyla paylaşması gerekir” dedi.
Yıldız, sürecin başlangıcına dikkat çekerek, “Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024’te TBMM’de yaptığı grup toplantısıyla başlayan süreç, yüzyılın en cesur ‘kurucu siyaset’ hamlesi olarak değerlendirilebilir” ifadelerini kullandı.
Terör olgusunun, modern devletlerin egemenlik ve güvenlik anlayışını derinden etkileyen çok boyutlu bir tehdit olduğuna işaret eden Yıldız, günümüzde terörün klasik hiyerarşik yapının ötesine geçerek dijital ağlar ve hibrit tehdit modelleri üzerinden yürütüldüğünü ifade eden cümlelere yer verdi.
“Terörsüz Türkiye” süreci
Türkiye’nin uzun süredir mücadele ettiği terör sorununun çözümü için tarihi bir fırsat yakalandığını söyleyen Yıldız, sürecin etap etap başarıyla ilerlediğini belirtti. Yıldız, Türkiye’nin jeopolitik konumunun bölgesel ve küresel güvenlik risklerini artırdığını ifade etti.
Demokrasinin ve hukuk devletinin statik bir olgu olmadığını, toplumsal değişimler ve riskler karşısında sürekli gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Yıldız, Türkiye’ye özgü “Terörsüz Türkiye” sürecinin bir yılını doldurduğunu hatırlattı.
Terör örgütünün kurucusunun beyanlarını tespit etmek üzere grubu bulunan partilerden birer milletvekilinin adaya gideceğini ifade eden Yıldız, heyete milletvekili vermek istemeyen partilerin gerekçelerini açıkça kamuoyuyla paylaşması gerektiğini belirtti.
"Bana Türk milliyetçiliği dersi vermeye kalkışanlara söylüyorum..."
Yapılan yorumların ardından sosyal medya üzerinden yeniden açıklama yapan Yıldız, politik tartışmalarda karşı tarafa hakaret etmenin üslubu olmadığını vurguladı ve “Bana Türk milliyetçiliği dersi vermeye kalkışanlara söylüyorum; 57 yıldır verdiğim mücadelenin etkisi tüm ailelerinizi ve köyünüzü Türkçü yapmaya yeter” mesajını paylaştı.
AİHM kararları ve tutuklulara ilişkin açıklama
Feti Yıldız, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına ilişkin de açıklamalarda bulundu. Yıldız, AİHM’in ihlal kararlarının yerine getirilmesinde devletlerin takdir yetkisine müdahale etmediğini, ancak başka seçenek yoksa ihlali gidermek için gerekli tedbiri doğrudan gösterdiğini belirtti.
“Hak ihlali tutuklama nedeniyle oluşmuşsa, yalnızca tutuklunun tahliye edilmesiyle ihlale son verilebilir. Bu durumda başka bir seçenek bulunmamaktadır” diyen Yıldız, AİHM kararları doğrultusunda tutukluların dilekçelerinin makul süre içinde incelenip karar verilmesi gerektiğini vurguladı.
Yıldız, adalet sistemi kapasitesine de değinerek, “Hakim ve Cumhuriyet Savcısı sayımız 25 bin 459, onlara yardımcı personel sayısı ise 179 bin 591’dir. Yani hakim ve personel sıkıntımız bulunmamaktadır” ifadelerini kullandı.