Son Mühür- Türkiye geçtiğimiz hafta içinde en çok iki haberi konuştu. Biri Türkiye'de her üç kişiden birinin işsiz olduğu gerçeğiydi, diğeri ise İzmir'de Büyükşehir Belediyesi'nin en düşük 59 bin TL önerisine burun kıvırıp en düşük 84 bin lira isteyen işçilerin greviydi
İzmir sınırlarının dışına taşan tartışma, yazar Tuncer Şengöz'ün de gündemindeydi.
İş Bankası'nda bu kadar personel yok...
''Sadaka diyerek reddettikleri ücret 59 bin TL'' hatırlatmasında bulunan yazar Tuncer Şengöz, ''Rakamı büyük bulduğum için değil. Kamu hizmeti yürüten, kıskaç altına alınmış, "silkelenen" CHP'li belediyelerde, halkı mağdur edecek ve kızdıracak ölçüde bir uzlaşmazlıkla, Türkiye realitesinden tamamen uzak taleplerle yürütülen bu süreci "emek mücadelesi" olarak görmüyorum.
Ülkede ücret seviyesini yükseltmek, emeği, özgürlüğü, demokrasiyi, eşitliği önceleyen bir düzeni talep etmek başka bir şey, ülkenin mevcut konjonktüründe kamu hizmeti yürüten bir belediyede konfor alanını genişletmek üzere asla kabul edilemeyecek taleplerde bulunmak ayrı bir şey.
Şu bilgi de kenarda dursun: Belediyenin üç şirketinde greve giden işçi sayısı 23 binmiş. Türkiye’nin her yerinde şubesi olan İş Bankasının toplam personel sayısı yaklaşık 22 bin.'' hatırlatmasında bulundu.
Sendikanın talebi vicdanlarda onay bulmadı...
Çok ilginç.. Bugüne kadar 70,000'e yakın tivit atmışım, İzmir'deki grevle ilgili olanı en çok yürüyeni oldu. Sadece benimki de değil, bu konuda eleştirel tivit atan herkese on binlerce onay geldi. Ben bundan "biz yoksuluz, onlar da yoksul kalsın" sonucunu çıkartmıyorum.
Sanırım sendikanın talepleri kimsenin vicdanında onay bulmadı. Neden? Herkesin bunu sorgulaması lazım. Özellikle de sosyal adalet talep edenlerin.
Sendika ağalarına karşı...
Bence bu taleplerin vicdanları rahatsız etmesinin gerisinde "bireysel kurtuluşa" yönelik tepki var. Pek çok insan bu talepleri bir sendikal mücadele ile bağdaştırmıyor. Daha çok sendika ağalığına, belediyelerin arpalığa döndürülmesine, belediyelerde istihdamın hemşerilik ilişkilerine tepki duyuyor ve talep edilenleri liyakat ve özverili çalışma ile ilişkilendirmiyor.