İzmir’in tarih kokan Urla ilçesi, 1922 yılındaki mübadele sonrası Yunanistan’a yerleşmek zorunda kalan Rumların torunlarını 103 yıl sonra ağırladı. Atina Küçük Asya Urlalılar Derneği’nin girişimiyle düzenlenen bu yılki ikinci büyük buluşmada, 42 kişilik bir grup, atalarının bir zamanlar yaşadığı evleri, sokakları ve ilçenin tarihi simgelerini ziyaret etti.
Yeni nesile ortak geçmişi tanıtma misyonu
Yunanistan’dan gelen heyet, Urla’daki atalarının izlerini sürerken büyük bir hassasiyet sergiledi. Ziyaret programı kapsamında, özellikle 1922’deki olaylardan büyük ölçüde kurtulan Yeni Mahalle’deki eski konutlar, ilçenin zengin tüccar ailelerine ait yapılar, tarihi çarşı bölgesi ve denizle hayat bulan İskele mevkii gezildi. Atina Küçük Asya Urlalılar Derneği Genel Sekreteri Manos Kilimantzos, bu organizasyonun amacını net bir şekilde ifade etti. Kilimantzos, “Biz, ataları Urlalı olan kişilerin kurduğu bir derneğiz. Yeni Urlalıları buraya getiriyoruz ki, dedelerinin ve ninelerinin ortak yaşadıkları yerleri, sokakları görsünler” dedi. Grubun civar köylerden gelenleri de içerdiğini belirten Kilimantzos, Urla’ya ilk gelişinde duyduğu hissiyatı, zamanla “kendi evine gelir gibi” hissetmeye dönüştüğünü anlatarak, ortak aidiyet duygusunun ne denli güçlü olduğunu “Hepimiz Urlalıyız” sözleriyle pekiştirdi.
"Kalbin bir parçası burada atıyor"
Ziyaretçilerden, ataları Urlalı Rum olan Yunan vatandaşı Efrosini Karali, Urla'ya ayak basmanın yarattığı heyecanın tarif edilemez olduğunu dile getirdi. Karali, gezdikleri yerlerin sadece binalar değil, “ninelerimizin ve dedelerimizin doğduğu, yaşadığı ve öldüğü yerler” olduğunu vurguladı. “Kalp kırıklığımızın ve kalbimizin bir parçası burada” diyerek duygusal bağlarını ortaya koyan Karali, bu ziyaretlerin kendilerini manevi olarak büyük ebeveynleriyle bütünleştirdiğini hissettirdiğini belirtti. İzmir ve Urla’ya duydukları derin sevgiyi ifade eden Karali, bu anlamlı ziyaretleri sürdürmeye kararlı olduklarının altını çizdi.