Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Cumhuriyet Halk Partisi'ndeki (CHP) iç karışıklıklar ve belediyelerdeki yolsuzluk iddiaları üzerine sert açıklamalarda bulundu. Yalçın, CHP kurultaylarındaki "mutlak butlan" ihtimalinin konuşulmasının, partiyi saran "mutlak buhranın" bir göstergesi olduğunu ifade etti.
CHP'de "Yangın bacayı sardı"
Semih Yalçın, yazılı açıklamasında CHP'nin içinde bulunduğu durumu metaforlarla anlatarak, "İçin için yanan CHP'de artık yangın bacayı sarmış, bütün binayı tehdit etmeye durmuştur" dedi. Bu benzetmeyle, parti içindeki sorunların artık kontrol edilemez boyutlara ulaştığı mesajını verdi.
Belediyelerde "Harami siyaseti" ve "Hortum mühendisliği" iddiası
Yalçın, CHP'li belediyelerdeki duruma özel bir vurgu yaparak, "CHP'li belediyelerde partiyi köklerinden koparan harami siyaseti, yolsuzluk fırtınaları estirmektedir. CHP, siyaset ummanında, dümeni kırık bir gemi gibi bir o yana bir bu yana çalkalanmaktadır" ifadelerini kullandı.
Ayrıca, CHP'li belediyelerdeki yolsuzlukları "iltihap" ve "cerahat" olarak nitelendiren Yalçın, çok daha ağır bir iddiada bulundu: "Anlaşılan o ki CHP'nin elindeki büyükşehir belediyelerinde, modern şehircilik planlamaları yerine, yüksek nitelikli hortum mühendisliği hayata geçirilmiştir. CHP'nin, elde ettiği belediyelerin kaynaklarına döşediği hortumların uzunluğu, Ekvator çizgisini birkaç kez tamamlayacak, dünyayı defalarca dolaşacak kadar uzun görünmektedir." Bu sözlerle, kamu kaynaklarının büyük ölçekli ve sistematik bir şekilde usulsüz kullanıldığı ima edildi.
"Yolsuzlukları perdeleme çabası" iddiası
MHP'li Yalçın, CHP yönetiminin bu iddialara karşı savunma mekanizması geliştirdiğini öne sürdü. CHP yönetici ve sözcülerinin, "içine yuvarlandıkları politik kirlilik atmosferini kamuoyundan kaçırmak maksadıyla güya ekonomik sorunlarla alakadar olmakta, asgari ücretten şikayet etmekte, pahalılıktan ve fakirlikten dem vurmakta" olduğunu savundu.
Yalçın, CHP yönetiminin meseleye siyasi bir veçhe vererek yolsuzlukları perdelemeye çalıştığını ve belediyelerdeki yolsuzlukların faturasını iktidara ve Cumhur İttifakı'na çıkarmaya çalıştığını iddia etti. Son olarak, "Oysa CHP'li belediyelerdeki yolsuzluklarla ilgili yürüyen hukuki süreçlerin iktidarla, Cumhur İttifakı'yla zerre kadar alakası yoktur" diyerek, bu iddiaların tamamen hukuki bir zeminde değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.