Son Mühür/ Beste Temel- İzmir'de tarihin derinliklerini aydınlatmak için yürütülen Smyrna Antik Kenti kazıları, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin önemli finansal desteğiyle yeni bir ivme kazanıyor. 2025-2027 yılları arasında kazı çalışmalarına ayrılan 34,5 milyon liralık bütçe, kentin kültürel mirasını koruma ve gün yüzüne çıkarma kararlılığını pekiştiriyor. Prof. Dr. Akın Ersoy'un liderliğindeki ekip, antik tiyatroyu ve agoranın önemli bölümlerini ortaya çıkarmak için yoğun bir tempo tutturuyor. Özellikle 20 bin kişilik kapasitesiyle Efes Antik Tiyatrosu ile eşdeğer büyüklükteki Antik Smyrna Tiyatrosu, İzmir'in kültürel kimliği için büyük bir potansiyel taşıyor.
İki önemli noktada devam eden tarihi keşifler
2007 yılından bu yana süren arkeolojik çalışmalar, Smyrna'nın gizemli geçmişini adım adım ortaya çıkarıyor. Kazılar, şehrin iki ana noktasında eş zamanlı olarak ilerliyor. Birincisi, uzun yıllardır gecekonduların altında kalmış ve kamulaştırma süreçleri tamamlanarak erişilebilir hale gelen Antik Smyrna Tiyatrosu. Bu devasa yapı, İzmir'in yeni bir kültürel cazibe merkezi olmaya aday. İkinci çalışma alanı ise Smyrna Agorası. Kazı ekibi, burada Kemeraltı'na bakan taraftaki Roma dönemi hamamının spor bölümü olan gymnasiumu gün yüzüne çıkarmaya çalışıyor. Bu süreçte, alandaki Osmanlı dönemi yapıları da titizlikle korunarak, tarihi katmanlar arasındaki geçişin hassasiyetle yönetilmesi sağlanıyor.
Kemeraltı'nın kökleri Antik Smyrna'ya uzanıyor
Smyrna Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Akın Ersoy'a göre, İzmir'in sembolü haline gelmiş olan Kemeraltı Çarşısı'nın ticari ruhu, aslında binlerce yıl öncesine, Smyrna Agorası'nın can damarı olduğu döneme dayanıyor. Antik kentin merkezinde yer alan bu agora, sadece ticaretin değil, aynı zamanda sosyal ve dini yaşamın da merkeziydi. Ersoy, antik dönemde Kadifekale ve Kemeraltı arasında yer alan bir iç limanın varlığından bahsediyor ve bu limanın zaman içinde dolgu çalışmalarıyla yok olarak bugünkü Kemeraltı'nı oluşturduğunu belirtiyor. Ayrıca, antik dönemde de su kaynaklarının önemine vurgu yapan Ersoy, Kadifekale'den gelen doğal suyun agoraya ulaştığını ve bu suyun günümüzde hala park ve bahçelerin sulanmasında kullanıldığını ekliyor.
İzmir'in ortak mirası için sürekli destek
İzmir Büyükşehir Belediyesi, sadece Smyrna Antik Kenti'ne değil, kent genelindeki 16 arkeolojik kazı alanına da finansal ve ayni destekler sunuyor. Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi'nden Arkeolog Tuna Sinan Derbentoğulları, bu desteklerin kazı çalışmalarının sürekliliği, envanter oluşturulması ve restorasyon faaliyetleri için hayati önem taşıdığını vurguluyor. Bu kapsamlı destek programı, İzmir'in kültürel zenginliğini koruyarak, bu tarihi mirasın gelecek nesillere daha görünür ve anlaşılır bir şekilde aktarılmasını hedefliyor. 2025 yılında yürürlüğe giren yeni protokol ile Smyrna Antik Kenti'ne sağlanan destek, özellikle antik tiyatronun bir an önce şehre kazandırılması amacını taşıyor.