Son Mühür- İzmir Barosu, Seferihisar ilçesinde başlatılacak domuz sürek avına itiraz etti. Domuz avı izninin İl Hayvanları Koruma Kurulunun gündemine alınmadan verildiği belirtilen itiraz dilekçesinde “Yaban domuzlarının sürek avı adı altında topluca öldürülmesine izin verilmesi yalnızca yaban hayatını değil, hayvanların temel yaşam haklarını da ortadan kaldırmaktadır. Bu izin hayvan haklarının korunmasına ilişkin yasal mekanizmanın ihlalidir” denildi.
İzmir Barosu, Seferihisar İlçesi Atatürk Mahallesi ve Ömür Beldesi Karakoç Kaplıcaları mevkilerinde 21 ve 28 Eylül 2025 tarihlerinde yapılması planlanan domuz sürek avına karşı itirazda bulundu. Baro tarafından Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, İzmir Valiliği, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Seferihisar Kaymakamlığı’na gönderilen dilekçede, sürek avı izninin kamu güvenliği, çevre hukuku ve hayvan hakları açısından ciddi ihlaller içerdiği vurgulandı.
“Hayvanlar eşya değil, candır”
Dilekçede, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda yapılan değişikliklerle hayvanların “eşya” değil, “can” olarak kabul edildiği hatırlatılarak şu ifadelere yer verildi:
“Yaban domuzlarının sürek avı adı altında topluca öldürülmesine izin verilmesi yalnızca yaban hayatını değil, hayvanların temel yaşam haklarını da ortadan kaldırmaktadır. İl Hayvanları Koruma Kurulu’nun gündemine alınmadan verilen bu izin, hayvan haklarının korunmasına ilişkin yasal mekanizmanın ihlalidir.”
İtiraz dilekçesinde, sürek avının insani bir zevk ya da spor adı altında meşrulaştırılamayacağı belirtilerek, “Yaban hayvanları üzerinden gelir elde etme amaçlı av izni verilmesi ne hukuka ne vicdana uygundur. İnsani bir zevk için, spor adı altında yaban hayvanlarının öldürülmesi yaşam hakkı ihlalidir ve yasanın amacına da aykırıdır” denildi.
Yangın bölgelerinde av yasağına aykırılık
Baro, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün 16 Ağustos 2025 tarihli duyurusunda, 2025–2026 av sezonu boyunca yangından etkilenen bölgelerde avlanmanın yasaklandığının açıkça ilan edildiğini de hatırlattı.
Seferihisar’daki alanların temmuz ve ağustos aylarında çıkan yangınlardan zarar gördüğüne dikkat çekilen dilekçede, “Yangından etkilenen bölgelerde sürek avı yapılması, DKMP’nin kendi kararına da aykırıdır. Ekosistemin kendini onarma süreci sekteye uğratılacak, hayatta kalmaya çalışan türlere telafisi imkânsız zararlar verilecektir” denildi.
Halkın güvenliği tehlikede
İzmir Barosu, sürek avlarının yalnızca hayvanların yaşam hakkını değil, bölge halkının can ve mal güvenliğini de tehdit ettiğine dikkat çekti. Bölge halkının da avlara karşı tepkili olduğu belirtilen dilekçede şu ifadelere yer verildi:
“Av adı altında ateşli silah kullanımı, köy halkı açısından ciddi güvenlik riski yaratmaktadır. Benzer uygulamalarda gerekli tedbirlerin yetersiz kaldığı sık sık gözlemlenmektedir.”
İzmir Barosu Başkanı Av. Sefa Yılmaz imzasıyla sunulan dilekçede, Seferihisar’daki sürek avı izninin derhal iptal edilmesi ve bölgede avlanmanın tamamen yasaklandığının kamuoyuna duyurulması talep edildi.