İZMİR HABERLERİ

Genel-İş 10 No’lu Şube’de Değişim Manifestosu

Genel İş Sendikası İzmir 10 No'lu Şube seçimleri öncesinde şube başkan adayı Cenan Ünal, mevcut şube ve genel merkez yönetimlerini eleştirerek, işçilerin iradesinin yok sayıldığını ve toplu iş sözleşmelerinin işçi onayı olmadan gece yarısı imzalandığını vurguladı.

Abone Ol

Son Mühür- Berivan Kaya/ DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası İzmir 10 No’lu Şube’de yarın (15 Haziran Pazar) yapılacak olağan kongre öncesi, şube başkan adayı Cenan Ünal ve yol arkadaşları sendikal mücadeleye dair kapsamlı bir program metni yayımladı. “Yeni Bir Hayat İçin, Yeni Bir Mücadele” başlığıyla kamuoyuyla paylaşılan metinde, işçilerin yaşadığı sorunlar ve çözüm yolları net biçimde ortaya konuldu.

İşveren ve sendika yöneticilerine salvo

Cenan Ünal tarafından yapılan açıklamada, "Bizler, Çiğli ve Karşıyaka Belediyelerinde hizmet üreten, alnının teriyle geçinmeye çalışan belediye işçileriyiz. Belediye binalarında biz varız, sokaklarda, yollarda, şantiyelerde, atölyelerde, kanalizasyonlarda, zabıtada, itfaiyede, ofislerde bizler varız. Toplumun daha sağlıklı, kaliteli, nitelikli ve eşit hizmet alabilmesi için gecemizi gündüzümüze katan işçileriz. Buna rağmen emeğimizin karşılığını almak bir yana, maaşlarımızı bile düzenli alamıyoruz. Belediyelerde taksitli maaş döneminin acı sonuçlarını yaşıyoruz. Ücretlerimiz düşük, sosyal haklarımız kısıtlı. Bu hakları yükseltmek için verdiğimiz Toplu İş Sözleşmesi mücadelesinde önümüz işveren ve sendika yöneticileri tarafından kesiliyor. İşçilerin iradesi dışında gece yarısı atılan imzalar anayasal haklarımızı kullanmamızı engelliyor. Gece yarısı bitirilen grevler hem haklarımızı eksiltiyor hem de işçilerin örgütlü mücadelesini zayıflatıyor, işçileri sendikal mücadelenin dışına itiyor, güven ilişkilerini zedeliyor" ifadeleri yer aldı.

Normal zaman sendikacılığı yapmayacağız!

Yaşanan sıkıntıların sendikacılık anlayışının bir ürünü olduğunu dile getiren açıklamada, "Genel Merkez ve onların denetimindeki şube yönetimlerinin bizi getireceği yer burasıdır. Bu tabloyu dağıtmamız mümkündür ve onu yapmak için kolları sıvadık. Bizler, üretimden gelen gücümüzle varız, haklarımızı ancak bu gücü kullanarak alabiliriz. Üretimden gelen gücümüz ne kadar kuvvetli ise hem patronlara hem de sendikal bürokrasiye karşı örgütlülüğümüz o kadar güçlü olur. Tam da böyle bir yerde, listede ismi bulunan işçiler olarak sorumluluk alıyoruz ve işçi arkadaşlarımızın da bizimle birlikte sorumluluk almasını istiyoruz. Bir yol haritamız, pusulamız, mücadele azmimiz var ve bunu birlikte uygulayacağız. Maaşlar eksik yattıysa, ödemeler zamanında yapılmıyorsa, sosyal haklar budanıyorsa, işçiler her 2 belediyede haksız ve hukuksuzca işten çıkarılıyorsa eski davranış biçimleriyle devam etme şansımız yoktur. Yaşanan sıkıntılar bu sendikacılık anlayışının ürünüdür. Kriz, işten çıkarmalar ve işsizliğin arttığı, ekmeğimizin küçüldüğü bir dönemde normal zaman sendikacılığı yapılamaz. Ve biz normal sendikacılık yapmayacağız! Yukarıdaki sorunların devam etmemesi için adayız. Pratiğimiz belli, güvenceli çalışma hakkı, TİS’ten kazanımlar, TİS’in uygulanması, işyerlerinde örgütlülüğün yeniden kurulması için mücadele edeceğiz. Kararları gece yarısı imzacıları ve onların gölgeleri gibi dolaşanların değil, işçilerin vermesini sağlayacağız. İşçiden kaçıracağımız bir şey yoktur, şeffaf, saydam ve kararlı olacağız. Bizler yukarıdaki anlayışa uygun olarak bir araya gelmiş ve aşağıdaki prensipleri yerine getirmeye aday işçileriz. Yeni bir anlayışı oluşturmaya hep birlikte çalışalım" denildi.

Öne çıkan vaatler şunlar oldu:

İşçilerin üçte ikisinin onay vermediği hiçbir Toplu İş Sözleşmesi (TİS) imzalanmayacak, imzaların şube tarafından atılması sağlanacak.

Şube yöneticileri, işçi iken aldıkları maaşları alacak; fazlası direniş fonuna aktarılacak.

Grev zamanlarında işçilerin maddi kayıplarını gidermek için grev fonu işlevsel hale getirilecek.

Sendika içi demokrasi güçlendirilecek, eşit temsil ilkesi hayata geçirilecek.

Şube harcamaları kamuoyuna şeffaf biçimde açıklanacak.

Sendika aidatının düşürülmesi için mücadele edilecek.