Suriye'nin uzun süreli lideri Beşar Esad'ın 14 yıllık iktidarının beklenmedik bir şekilde sona ermesinin ardından, ülkenin siyasi geleceği belirsizliklere rağmen şekillenmeye başladı. Sürpriz saldırıyı gerçekleştiren muhalif grupların önderliğini yapan Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) lideri Ebu Muhammed el-Golani'nin, Suriye'nin yeni geleceğinde önemli bir rol oynayacağı düşünülüyor. Eski bir El Kaide üyesi olan el-Golani, Suriye'de çoğulculuğu teşvik eden bir figür olarak sahneye çıkarken, ılımlı olma çabalarına rağmen demokratik niyetleri konusunda hala soru işaretleri bulunuyor.
Ebu Muhammed Coloni kimdir?
Uzun süredir siyasi ve askeri bir gündem izleyen Ebu Muhammed el-Golani, destek kazanmak amacıyla siyasi duruşunu birçok kez değiştirdi ve rakiplerini ortadan kaldırmak için zaman zaman emirlerine karşı geldi. Şimdi ise hem Suriye ile ilişkilerini hem de kamuoyundaki imajını yeniden oluşturmak için yoğun bir çaba içinde. El Kaide ile bağlarını koparan el-Golani, kendini artık çoğulculuk ve hoşgörü savunucusu olarak tanıtıyor. Kısa bir süre önce muhalifler, onun savaşta kullandığı adını bırakarak gerçek adı olan Ahmed Hüseyin el-Şara ile anmaya başladılar. Ancak cihatçı bir aşırılıkçıdan devlet kurmaya aday bir lidere dönüşüp dönüşemeyeceği henüz belirsizliğini koruyor. Esad saklanırken ve muhalifler başkent Şam'ın kontrolünü ele geçirirken, Suriye'nin nasıl yönetileceği de büyük bir soru işareti olmaya devam ediyor. Suriye, Esad rejimi ve yıllar süren çatışmalar nedeniyle bölünmüş çok sayıda etnik ve dini topluluğa ev sahipliği yapıyor. Birçok kişi Sünni İslamcı radikallerin yükselişinden endişe duyuyor. Ülke ayrıca, Rusya, İran, ABD ve İsrail gibi yabancı güçlerin dahil olduğu ve her birinin kendi çıkarları olan çeşitli silahlı gruplar arasında bölünmüş durumda. ABD tarafından terörist olarak nitelendirilen 42 yaşındaki el-Golani, Şam'ın pazar günü erken saatlerde düşmesinden bu yana kamuoyuna çıkmadı. Ancak o ve çoğu cihatçı olan muhalif grubu HTŞ, şimdi önemli bir rol oynamaya hazırlanıyor. Colani, yıllar boyunca radikal örgütler içinde manevralar yaparak rakiplerini ve eski müttefiklerini ortadan kaldırmayı başardı. Çeşitli aşiretler ve diğer gruplarla bağlar kurarak, Suriye'nin dini ve etnik azınlıklarına güven vermeye çalıştı. Bu süreçte, sert İslamcı ve gerilla kimliğini bir kenara bırakarak basın röportajlarında takım elbise giymeyi tercih etti. Suriye'nin çeşitliliğini daha iyi yansıtmak amacıyla devlet kurumları kurmaktan ve iktidarı ademi merkeziyetçiliğe dayandırmaktan bahsetti. Geçen hafta CNN'e verdiği röportajda, "Suriye, kurumsal bir yönetim sistemini hak ediyor; tek bir yöneticinin keyfi kararlar aldığı bir sistemi değil," diyerek Esad düştükten sonra HTŞ'nin de feshedilebileceğini ifade etti.
IŞİD ile mücadele etmişti
Suriye'deki iç savaş 2013'te şiddetlenirken, Colani'nin hırsları da artış gösterdi. El-Bağdadi, Nusra Cephesi'ni feshetme ve El Kaide'nin Irak'taki operasyonlarıyla birleştirerek Irak Şam İslam Devleti'ni (IŞİD) kurma çağrısında bulunduğunda, Colani bu öneriye karşı çıktı. Ancak o dönemde, El Kaide'ye bağlılık yemini etmeye devam etti. Zamanla El Kaide, kendisini IŞİD'den ayırdı. Nusra Cephesi, IŞİD ile savaşıp, Esad'a karşı Suriye silahlı muhalefetindeki rakiplerinin çoğunu ortadan kaldırdı. Colani, 2014 yılında verdiği ilk röportajda, amacının Suriye'nin İslam hukuku altında yönetilmesini sağlamak olduğunu belirtirken, Alevi, Şii, Dürzi ve Hıristiyan azınlıklara yer olmadığını açıkça ifade etti. 2016'da, grubunun adını "Şam'ın Fethi Cephesi" (Suriye Fetih Cephesi) olarak değiştirdiğini ve El Kaide ile bağlarını kopardığını duyuran bir video mesajında ilk kez yüzünü gösterdi. Askeri kıyafetler ve türbanla çektiği videoda, "Bu yeni örgütün hiçbir dış oluşumla bağlantısı yoktur," dedi. HTŞ, daha sonra bağımsız militanlarla çatışarak, Colani ve grubunu kuzeybatı Suriye'de demir bir yumrukla yönetebilen güçlü bir lider olarak daha da güçlendirdi.