Son Mühür / Atakan Başpehlivan CHP İzmir’in önemli isimlerinden Tacettin Bayır, parti kongrelerinin tüzüğe göre iki yılda bir yapıldığını ve tabanda bir demokrasi şöleni olarak gerçekleşmesi gerektiğini ancak bu sürecin çoğu zaman sağlıklı işlemediğini söyledi. Belediye başkanları ve bazı ilçe başkanlarının taraf olarak sürece müdahil olduğunu vurgulayan Bayır, genel merkezin birlik mesajı adına tek liste tavsiyesinin tabanda “dayatma” olarak algılandığını aktardı.
Tacettin Bayır: Belediye başkanları taraf oluyorlar
CHP’nin delegasyon süreçlerinin demokrasi şöleni tarzında geçmesi gerektiğini kaydeden ancak böyle yaşanmadığını belirten Tacettin Bayır, belediye başkanlarının sürece müdahil olmasını eleştirerek, “Bu önemli bir süreç genelde biz bunu tüzüğümüze göre iki yılda bir yapıyoruz, partililerimizin tabanda bir araya gelerek kendi temsilcilerini, ilçe başkanlarını seçtikleri bir olay. Bunun bir demokrasi şöleni süreci içerisinde olması lazım ama öyle olamıyor ne yazık ki.
Mutlaka belediye başkanları taraf oluyorlar, bazı ilçe başkanları sürece müdahil oluyorlar. Ben bunu hep şöyle anlatırım, bu aşağıdan başlayan ve yukarıya uzanan bir süreç. Dolayısıyla bu dönemde genel merkez il başkanları aracılığıyla birlik beraberlik mesajı vermektedir, tek listeyi tavsiye etmektedir ve bu bir dayatma gibi gözüküyor aynı zamanda bunu da belirtmek gerek.” diye konuştu.
"Bu sürecin kırılmadan dökülmeden yapılması gerekiyor"
Öte yandan, kongre sürecinde olan adaylara ve CHP örgütlerine tavsiyelerde bulunan Tacettin Bayır, katılımların üye bazında olması gerektiğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: “Bizim burada önerimiz şu: aday olan arkadaşların adını panoya yazın oy vermek isteyenler oradan bakıp isimleri yazsınlar bir nevi çarşaf liste gibi.
Bazı ilçe başkanları bunun yapılmasına izin vermiyorlar ve el altından liste dağıtıyorlar. Ya da farklı renkte listeler çıkartılıyor. Bu sürecin kırılmadan dökülmeden yapılması gerekiyor. Keşke bu ilçe kongresi süreçlerini her şeyi tüm üyeyle yapsak Ekrem İmamoğlu’nun ön seçimindeki gibi.”