İçişleri Bakanlığı tarafından bugün Aydın'da düzenlenen önemli bir toplantı dikkat çekti. Saat 11.30'da başlayıp yaklaşık 13.00'e kadar süren "Aydın İli İstişare Toplantısı"na katılan bürokratları getiren makam araçlarının büyük bir bölümünün, araç içi serinliğini korumak amacıyla toplantı boyunca motorlarını durdurmaması dikkat çekti. Bir yandan tasarruf çağrıları yapılırken, diğer yandan saatlerce boşa yanan yakıt ve çevreye yayılan egzoz gazları, toplantıyı takip eden vatandaşlar ve gazeteciler arasında şaşkınlık ve tepkiye neden oldu.
Yüksek katılımlı toplantıda tasarruf duyarsızlığı
İçişleri Bakan Yardımcısı ve Kolluk Gözetim Komisyonu Başkanı Mehmet Sağlam başkanlığında gerçekleşen Aydın İli İstişare Toplantısı, Devlet Su İşleri 21. Bölge Müdürlüğü'nün toplantı salonunda düzenlendi. Toplantıya, Belediye Başkanları, İlçe Kaymakamları ve Sivil Toplum Kuruluşu temsilcileri geniş katılım gösterdi. Katılımcılar arasında, makam sahibi olanlar devletin kendilerine tahsis ettiği resmi araçlarla gelirken, diğer temsilciler ise kendi özel araçlarıyla toplantıya iştirak etti. Ancak toplantı boyunca yaşanan bu "boşuna çalışma" durumu, özellikle kamu kaynaklarının verimli kullanılması gerekliliği tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
"Tasarruf tedbirleri hiçe sayıldı"
Toplantı salonu önünde yaşanan manzara, tasarruf tedbirlerinin kimler için geçerli olduğu sorusunu akıllara getirdi. Park halindeki sivil araçların tamamı, hem yakıt israfını önlemek hem de çevreye verilen zararı azaltmak adına motorlarını kapatırken, makam araçlarının büyük bir çoğunluğunun uzun süre çalışır vaziyette bekletilmesi, kamuoyunun tepkisini çekti. Görgü tanıkları ve gazeteciler, bu duruma kimsenin müdahale etmemesine de ayrıca dikkat çekti. Özellikle, çalışanlarının maaşlarını ödemekte zorlandığı bilinen Efeler Belediyesi'ne ait makam araçlarının dahi bu duruma kayıtsız kalması, "tasarruf tedbirleri kimsenin umurunda değil mi?" sorusunu gündeme getirdi.
Sözden eyleme tasarruf uygulamaları
Yaşanan bu olay, kamu kurumlarında ve yerel yönetimlerde tasarruf tedbirlerinin ciddiyetle uygulanması gerektiği çağrılarını bir kez daha ön plana çıkardı. Devletin kaynaklarının verimli ve halkın menfaati doğrultusunda kullanılması gerektiği ilkesi, bu tür örneklerle zaman zaman sorgulanabiliyor. Vatandaşlar ve medya mensupları, kamu yöneticilerinden sadece sözde değil, eylemde de tasarruf bilincinin gösterilmesini talep ediyor. Bu tür toplantıların ve kamusal faaliyetlerin çevresel etkileri ve maliyetleri de göz önünde bulundurularak daha sürdürülebilir yöntemlerle planlanması gerektiği vurgulanıyor. Aydın'da yaşanan bu olay, kamuda israf tartışmalarını yeniden alevlendirirken, yetkililerden daha somut ve kararlı adımlar atılması beklentisi doğurdu.
