Son Mühür / Gamze Eskiköy - ‘Nitelikli hırsızlık’ ve ‘iş yeri dokunulmazlığını ihlal’ suçlamalarıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Semih Girgin, kamuoyunda geniş yankı uyandıran iddialara ilişkin basın toplantısı düzenledi. Konuşmasına sitemle başlayan Girgin, “Bu algı operasyonunu yapan Kemeraltı esnafı. Beni üzen nokta bu” ifadelerini kullandı.
“Hayata bakış açımda para mı, insan mı dediğimiz anda insana yatırım yapan bir tarzım oldu. Hatalarıyla sevaplarıyla bir ömür yaşıyorum. Güvenerek ortaklık yaparak iş yaptık. Benim hatam budur” diyerek devam etti.
“Benden korktuğu için 100 bin dolarlık cezai müeyyide dahi koymuştur”
Girgin, dört yıl süren ortaklığının ardından yaşanan süreci ayrıntılarıyla anlattı:
“Pandemiden sonraki süreçte ortağım işletmeyi devretmeyi teklif etti. Ben buraya yapılmış olan yatırımı değiştirmemekle ilgili dik durdum. Ardından olaylar gelişmeye başladı. Kemeraltı’nda esnaf olan arkadaşım bir kişiyi derneğe ziyarete getirdi. Sonra ortağımın onunla görüştüğünü öğrendikten sonra iş yerine bir kere masaya oturarak mal sahibinin beklentisinin ne olduğunu ilettim. Birçok esnaf için o iş o anda bitmiştir benim içinde öyle. O dönem küçük oğlumun düğün telaşı vardı onunla meşguldüm ortağım bunu çok iyi kullanarak karşı tarafa benim yoğun olduğumu belirterek iş ilişkisini kurmuş. Benden korktuğu için 100 bin dolarlık cezai müeyyide dahi koymuştur”
“İşin başlangıç noktası bu”
Ortağının kira sözleşmesi üzerinden başlattığı süreci şöyle aktardı:
“29 ekim 2022 tarihinde beşinci noterde kira sözleşmesi yapan kişi kendi imzasını atarak bin liraya kiraya veriyor bin liraya da vakıflara ait olan kiraya veriyor ve beş yıllık anlaşma yapıyor. İşin başlangıç noktası bu. Kemeraltı’nın göbeğinde 2 bin liraya kiraya verip beş yıllık 120 bin lira parayı alıyor. 60 bin lirayı bana gönderiyor. Bana gönderdiği paranın alacaklı olduğum durumda arkadaşın plan ve projesinin ne aşamada olduğunu bilmiyordum.”
“Pastadan toplam 3 milyon TL’lik bir pay alıyor”
Şirketin kasasına para girmediğini iddia eden Girgin, “Aynı anda karşı tarafta 10 tane 200 bin liralık senet alıyor bir tane 250 bin liralık senet alıyor 400 bin TL’lik nakit para alıyor ve şu an evlendiği kişinin hesabına yatırıyor. Şirkete giren bir para yok” diyerek şu ifadeleri kullandı:
“Pastadan toplam 3 milyon TL’lik bir pay alıyor. Bilgim dışında şirketin kapanışını yapıyor. Aynı gün başka bir firma burada açılış yapıyor. Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün haberi olmadan devlete ait olan bir şey birine verilemez. Burada mülk sahibi olan kişi asla ve asla devir hakkı vermemiştir. Öyle bir ince ince çalışılmış ki beni yanına çağırdığında ‘ben burayı devrettim ne halin varsa gör’ ifadelerini kullandı”
“Ne yapsaydım?”
İş yerindeki değişim sürecine karşı kurumsal başvurularda bulunduğunu belirten Girgin, “1 Ekim 2022’de bir anda dükkanın tabelanın üzerine başka bir tabela geldi. Ne yapsaydım? 3 Ekim 2022’de vergi dairesine koştum vergi dairesine, vakıflar müdürlüğüne, kaymakamlığa koştum. Kayıtlardan bir günahım olmadığına vergi dairesinde hem fikir oldular ve acil koduyla iş yerimin açılışını acil koduyla yaptılar” dedi.
“İş gizli bir şekilde devam etti”
Girgin, ortağının önerdiği yeni firmanın güvenilir olmadığını anladığını ve bu nedenle işin dışında kaldığını söyledi:
“Ortağım devir işlerinde bana buraya açılış yapan bir firmayı önerdiğinde itibarlı bir firma olmadığını öğrenince asla böyle bir işe girmeyeceğimi söyledim ama iş gizli bir şekilde devam etti. Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün tonlarca kez malzemesini çöpe attığı bir firmadan bahsediyoruz”
“Tuz serptim”
Süreci manevi bir boyutla anlatan Girgin, “Kaymakamlık personeli buraya geldiğinde imzası olmadığı için bir şey sunamadı ve kendi aralarında yaptıkları belgeleri sundu ancak yetersiz oldu” diyerek, “92 yaşındaki annem tuza okudu. Bende geldim buraya tuz serptim. Bizim bu değerlerimiz hala var” ifadelerini kullandı.
“Kamerayı masumca çevirdim”
Derinleşen sorunlar sonrası iş yerine girişinin engellendiğini aktaran Girgin, kayıt cihazının hâlâ eski ortağında olduğunu söyleyerek şu sözleri kullandı:
“En büyük yanlışım benim mahremiyet olarak gördüğüm kayıt cihazı hala ortağımın elinde. Seyrettiğini ve bundan keyif aldığını bildiğim için kamerayı masumca bir şekilde çevirdim ve 35 dakika burada kaldıktan sonra çıktım. Benim içeri girdiğimin çıktığımın görüntüsü var madem; kayıt cihazı sizdiyse bu kayıtları size kim verdiyse suçladığınız bir şeyler için buraya koyduğunuz parayı da ispatlamanız lazım”
“Devlet bunu benden aldı”
İddialar arasında yer alan “dolap içindeki para” iddiasına da cevap veren Girgin, “Elektrik panosunun yanında bir dolap olduğu söyleniyor. Bakın burada öyle bir şey yok” dedi.
“Ortağımın yasal olmadığı şekilde kiraya verdiği ve devlete ait olan bu yerin kirasını ben verdim. Devlet bunu benden aldı. Böyle bir süreç yaşanırken nedense hiçbir zaman o çanta ve para konusu açılmadı” ifadelerini kullandı.
“Derneğimi bu süreç içerisinde hiç kullanmadım”
Söz konusu anlaşmazlık sürecinde Kemeraltı Esnaf Derneği’ni asla kullanmadığını belirten Girgin, “Bu benim yanlışım asla kimseyi bağlamaz. Derneğimi bu süreç içerisinde hiç kullanmadım. TARKEM’in kuruluşunda kurucu ortağıyım. Hiç mütevazi olmayacağım. Çünkü işin tadı kaçtı. Biz yıllardır Kemeraltı’na sahip çıkmaya çalışıyoruz” dedi.
“Bu dükkan üç yıldır kapalı”
Yargılama sürecine de değinen Girgin, “17 Nisan’da suçsuzlukla ilgili suçlandığım mahkemeye gittim. Savcılık mütalaası sunuldu” dedi ve ekledi:
“Burada bu açıklamayı yaptığım dükkan üç yıldır kapalı. Kaybım çok büyük. Para mı, insan mı derseniz insanı seçtim”
“Görevimi bırakacağım”
Hakkındaki görevden alma çağrılarına ilişkin ise Girgin, kararlı konuştu:
“Kemeraltı esnafının başıma ördüğü bu çorap, sonradan gelip burada esnaf olan kişiler, gol attık diyerek toplanan esnafa rağmen Kemeraltı esnafı için çalışmaya devam edeceğim. Birilerinin birilerini arayıp dernek başkanı görevden alınsın demesini de umursamıyorum. İki yıl sonra görevimi bırakacağım.”