Haber Bahane programının bu haftaki konuğu, İbrahim Tatlıses’in kardeşi Hüseyin Tatlı oldu. Program sırasında yıllardır sakladığı aile sırlarını ve kırgınlıklarını paylaşan Tatlı, ünlü sanatçıyla ilişkisine dair dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
“Onu baba gibi gördüm, ama evlat gözüyle bakmadı”
Küçük yaşta babasını kaybeden Hüseyin Tatlı, ağabeyi İbrahim Tatlıses’i hayatında bir baba figürü olarak gördüğünü belirtti. Ancak aralarındaki ilişki zamanla kopma noktasına geldi. Tatlı, yaşadığı duygusal kırılmayı şu sözlerle dile getirdi:
"İbrahim Tatlıses’i baba olarak gördüm. Biz ona baba gözüyle bakarken, o bize evlat gözüyle bakmadı."
30 yıl önce verilen “Aile apartmanı” sözü gerçekleşmedi
Hüseyin Tatlı, yaklaşık 30 yıl önce İbrahim Tatlıses’in tüm aileyi bir araya getirmek için 10 katlı bir apartman yapma sözü verdiğini söyledi. Ancak bu vaat hiç hayata geçmedi. Tatlı, konuyu şöyle aktardı:
"Oğlum, neye ihtiyacınız var, ben size bir apartman yapacağım. Bütün aileyi burada oturtacağım, dedi. 30 yıl geçti, gerçekleşmedi."
Tatlı, bu durum hakkında, “Belki de hayır vardır” değerlendirmesinde bulundu ancak sözün samimi bir niyetle söylendiğine inanmakla birlikte kendilerinin oyalandığını düşündüğünü ifade etti.
Trafik kazası sonrası yaşanan kırılma
Hüseyin Tatlı, İbrahim Tatlıses’in geçirdiği trafik kazası sonrası yaşanan bir olayı da paylaştı. Tatlı, hastanede ağabeyini ziyareti sırasında kendisinin dışlandığını belirtti:
"Evde kalabalık bir sofra kurulmuştu, herkesin ismini saydı, 'evladım' dedi ama bana demedi. Çok zoruma gitti ve kalkıp çıktım. O günden sonra ilişkimizi kestim."
“Fedai değil, kardeş olmak istedim”
Kariyer yolculuğuna da değinen Hüseyin Tatlı, yıllarca ağabeyinin çevresinde “fedai” olarak görüldüğünü belirterek, kendi kimliğini oluşturmak için mücadele ettiğini açıkladı:
"Askerden döndükten sonra fedai olmak istemedim, kardeş olmak istedim. Televizyonumu sattım, Almanya’ya gittim ve sahnelerde kendi yolumu çizmeye başladım."
Evden çıkması istendi, sonuç boş kaldı
Tatlı, İbrahim Tatlıses’in kendisinden bir evden çıkmasını istediğini de dile getirdi:
"Şule Hanım arayıp 'İbrahim Bey sizin evden çıkmanızı istiyor' dedi. 15 gün süre istedim ve çıktım. Bir hafta sonra Dilan arayıp 'amca ne zaman çıkacaksınız' dedi. Ne Dilan o eve girdi, ne de başka biri. Ev bir yıl boş kaldı."