Son Mühür- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Merkezi'nde, CHP Genel Başkanı Özgür Özel başkanlığında gerçekleştirilen Belediye Başkanları Toplantısı'nın ardından Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, Son Mühür mikrofonlarına özel açıklamalarda bulundu. Yaklaşık üç saat süren basına kapalı toplantının detaylarına değinen Dedetaş, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınması ve tutuklanmasıyla başlayan İBB soruşturmalarını, siyasi rakibin ortadan kaldırılmaya çalışılması olarak yorumladı.
Motivasyon ve tedbir odaklı toplantı
Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, bugün gerçekleşen başkanlar toplantısının genel atmosferini ve içeriğini şu sözlerle aktardı: "Bu aslında bir motivasyon hem de tedbir toplantısıydı aslında. Kumpaslara kurban gidilen bazı süreçler var. Bunlardan bazıları medyaya da düşüyor. Bunlarla ilgili dikkat edilmesi gereken konuların altı çizildi. Daha büyük, beni etkileyen kısmı özellikle Genel Başkanımız Özgür Özel'in konuşmasında yaptığı Cumhuriyet vurgusuydu. Zaten adımız olan Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde baba ocağında bunları konuşmak, bize de tabii ki motivasyon ve güç kazandırdı. Hem hukuki hem teknik hem de ahlaki süreçler, duygusal tarafta da mücadeleler veriyoruz. Haksızlığa hukuksuzluğa uğrayan belediye başkanlarımız, çalışma arkadaşlarımız, onların aileleri, tamamen bu anlamda da duygusal motivasyona ihtiyacımız oluyor. O yüzden bir arada olmak bize bu anlamda da çok çok iyi geldi. Sayının artması, iktidarın hedeflediği şekilde bunu meşrulaştırmıyor, tam tersi bu tutuklamalar arttıkça, vatandaş hukuka olan güvenini kaybediyor, iktidara olan güvenini kaybediyor. Dolayısıyla tutuklamaların artması iktidarın hedeflediği gibi bir başarı değil, bir başarısızlığa doğru götürüyor süreci diye düşünüyoruz."
İki şapka arasında zorlu mücadele
Belediye başkanlarının hem icraat yapma hem de karşılaştıkları zorluklarla başa çıkma gerekliliğini dile getiren Dedetaş, bu durumun getirdiği zorlukları şu ifadelerle açıkladı: "Zor bir süreç, çünkü zihin gerçekten ikiye bölünüyor. Bir tarafta icraat yapmak vatandaşın ihtiyaçlarını karşılamak gerekiyor, bu motivasyonla çalışmamız lazım. Diğer tarafta çok yakın çalışma arkadaşlarımız ve onların ailelerinin kırgınlıklarıyla empati yapmamız gerekiyor. Haksızlığın getirmiş olduğu sinir ve öfkeyle o duygusal yıkıntı ve kırgınlıklarla uğraşmak, ikisi aslında farklı şapkalar ama aynı başta tutmak zorundayız. Buna dayanmak için birlikte mücadele etmeye ihtiyacımız var."
Kadınların siyasetteki rolü ve zorlukları
Kadınların siyasetteki konumuna ve karşılaştıkları özel durumlara değinen Başkan Dedetaş, Üsküdar Belediyesi'ndeki uygulamaları ve kadınların bu süreçlerden nasıl etkilendiğini anlattı: "Kadınların siyasette güçlenmesi, Üsküdar Belediyesi'nde göreve gelir gelmez başkan yardımcısı düzeyinde 3 kadın başkan yardımcısı ataması yaptık. Kadın sayısını mutlaka sorumluluk alıcı pozisyonlarda değerlendiriyoruz. Bir kadın olarak da bunu yapmamız gerektiğini düşünüyoruz ama bu süreçler kadınları ne yazık ki daha fazla etkiliyor. Sosyal hayattaki sorumluluklarımız da daha fazla. Anneliği bırakamıyor kadın hiçbir zaman. Özellikle şu anda içerde olan, cezaevinde tutuklu olan kadın arkadaşlarımız var, çocukları var. Bizimle birlikte çalışan dışarıda olan kadın arkadaşlarımızın çocukları var ve onlar bir anne pozisyonuyla süreçleri daha hassas hissediyorlar. Çok daha güçlü davranıyorlar, davranıyoruz bunun farkındayım. Tek bir kelime, tek bir moral bozukluğu yok içerde olsalar dahi. Ama onların yaşadığı süreçlerin birebir takipçisiyiz. Ne hissettiklerini çok iyi biliyoruz ve bir erkeğe göre kadınların bu süreçte bir erkeğe göre idare etmesi gereken çok daha fazla sorumluluk olduğununun farkındayız hemcinsleri olarak yanlarındayız. Ama her zaman olduğu gibi bu süreçler kadınları biraz daha fazla etkiliyor."
"Hiçbirimiz kendi koltuğumuzun peşinde değiliz"
Sözlerinin sonunda koltuk kaygısı taşımadıklarını ve Cumhuriyet idealleri için mücadele etmeye devam edeceklerini belirten Dedetaş, güçlü motivasyonlarını şu ifadelerle özetledi: "Hiçbirimiz kendi koltuğumuzun peşinde değiliz. Güçlü bir hedefimiz var, güçlü bir motivasyonumuz var. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Cumhuriyet'in bize sağladığı imkanlarla, hizmet etme fırsatı, şansı bulan bir kadın olarak Cumhuriyet uğruna koşmaya devam edeceğiz."
