TBMM Başkanı Kurtulmuş, 15. Büyükelçiler Konferansı kapsamında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve büyükelçileri kabul etti. Konferansta, Türkiye'nin dış politikasını daha etkin hale getirebilmek için atılması gereken adımlar tartışıldı. Kurtulmuş, Türkiye'nin dış politikasının güvenlikle iç içe geçtiğini ve dünyanın çatışma bölgelerinin merkezinde bulunan Türkiye için daha aktif ve ön alıcı bir yaklaşımın önemli olduğunu vurguladı. Ayrıca çok kutupluluğun hakim olacağı bir dönemde Türkiye'nin avantajlı bir konumda olduğunu belirtti.

Suriye’nin geleceğinin sağlam bir şekilde inşa edilmesinin Türkiye için öncelikli bir hedef olduğunu belirten Kurtulmuş, İsrail’in uluslararası arenada daha zorlu günlerle karşı karşıya kalacağını ifade etti. 
Kurtulmuş, "Çok kutuplu, çok merkezli yeni dünya sistemi içerisinde hep birlikte Türkiye'nin önlenemez yükselişine şahit olacağız" ifadelerini kullandı.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, sözlerine şu şekilde devam etti:

"Bizim her alanda, bu yeni dönemde, dünya sisteminin önümüze sunacağı fırsatları en iyi şekilde değerlendirerek çok kutupluluğun içerisinde çok önemli bir merkez olarak yeniden ayağa kalkmamız ve dünya dengelerini değiştirecek adımları atmamız şarttır. Dolayısıyla Türk diplomasisinin belki de bu kadar yüzyıllık serüveni içerisinde en zor ama en çok belirleme özelliğine sahip olduğumuz dönemlerden birisine giriyoruz. Çok kutuplu, çok merkezli oluşmakta olan yeni dünya sistemi içerisinde hep birlikte Türkiye'nin önlenemez yükselişine şahit olacağız. Bunun için rasyonel bir şekilde elimizdeki bütün imkanları en iyi şekilde kullanarak, bölgesindeki bu kadar büyük türbülansa rağmen bir barış ve istikrar adası olmayı başarmış Türkiye olarak çok daha güçlü bir şekilde yolumuza devam edeceğiz."

Türkiye'nin Demokrasisi, Bölgedeki Gelişmelere Model Olabilir

Kurtulmuş, Türkiye'nin sahip olduğu demokrasinin, bölgedeki gelişmelere model olabilecek bir tecrübe sunduğunu ve bu demokrasiyi daha da geliştirmek için çaba göstereceklerini belirterek,  "Bugün Türkiye, bu örnek demokrasisiyle bölgemizdeki yaşananlara model olabilecek bir tecrübeye sahiptir. Ama buna rağmen Türkiye demokrasisinin daha fazla geliştirilmesi için hem siyaset hem devlet yönetimi olarak hep birlikte mücadelemize, çabalarımıza devam edeceğiz." dedi.

Türkiye'nin aktif tarafsızlık ilkesinin artık geçersiz olduğunu ve proaktif bir dış politika izleyerek kendi milli eksenini koruması gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, "Türkiye'nin bir zamanlar büyük bir tutukluluk içerisinde hem de bir marifetmiş gibi ortaya koyduğu aktif tarafsızlık ilkesinin artık Türkiye'yi bırakın, mevcudu korumaya, çok daha geriye götürecek bir dış politika ilkesi olduğunu ayan beyan görmüş vaziyetteyiz. Bu coğrafyada Türkiye'nin, aktif tarafsızlık adı altında, etliye sütlüye karışmayan bir politikayla ayakta durması mümkün değildir. Onun için Türkiye, hem bölgesinde hem dünyanın her yerinde olan gelişmeleri yakından takip ederek, mümkünse önceden tedbirlerini alarak, proaktif bir şekilde yönlendirerek yoluna devam etmek mecburiyetindedir." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin ilkeli ve müzakereci bir dış politika anlayışına sahip olduğunu belirten Kurtulmuş, ayrıca Türk dış politikasının "çok taraflı" olmasıyla bir başka özelliğe sahip olduğunu dile getirdi. Kurtulmuş, "Hatırlayın, hep eksen tartışmaları yapılmıştı. Türkiye'yi bir eksene hapsetmeyi marifet zannedenler, ne zaman Türkiye başka açılımların içerisinde olsa, 'Türkiye acaba eksen mi kaydırıyor?' diyerek eleştirilerde bulunmuşlardı. O zamanlardan beri söylediğimiz bir şey vardır. Türkiye'nin bir tane ekseni vardır, o da kendi milli eksenidir. Bunun dışında hiçbir eksen, Türkiye'nin yörüngesine gireceği bir eksen olamaz." ifadesini kullandı.

Kaynak: Haber Merkezi