İş insanı Halit Yukay’ın (43) Yalova’dan Bozcaada’ya giderken batan "Graywolf" adlı lüks teknesi ile ilgili Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianameye giren bilirkişi raporu, Yukay’ın teknesinin kuru yük gemisi 'Arel-7’ye tam seyir süratiyle, geminin baş kısmından ve doğrudan temas ederek çarptığını ortaya koydu. Raporda Yukay kazanın oluşumunda 'asli kusurlu' bulunurken, gemi kaptanı Cemal Tokatlıoğlu (61) ise 'tali kusurlu' olarak değerlendirildi.

Arama çalışmaları ve cesedin kimlik tespiti
Yukay, 4 Ağustos’ta saat 15.10’da Yalova Limanı’ndan 'Graywolf' isimli teknesiyle Bozcaada istikametine doğru yola çıktıktan sonra teknesi parçalanmış ve yarı batık halde bulundu. Arama çalışmalarının 19. gününde, Erdek ilçesinin 7 mil açığında, denizin 68 metre derinliğinde Yukay’ın cansız bedenine ulaşıldı. Cenazenin çıkarılması için Türk Deniz Kuvvetleri’ne ait kurtarma gemisi 'TCG Işın' ve 'TCG Alemdar' görevlendirildi. 30 gün süren arama sürecinin ardından cenaze, 3 Eylül’de 'TCG Alemdar'daki özel eğitimli dalgıçlar tarafından asansör sistemiyle 68 metre derinlikten çıkarıldı. Ceset, su altı robotu (ROV) ile yapılan ilk görüntülemede, sol kolunda tespit edilen mavi kordonlu saat sayesinde teşhis edildi ve bu bulgu, Yukay'ın Yalova'dan ayrılırken güvenlik kamerası görüntülerindeki saatiyle karşılaştırılarak teyit edildi.

Çarpışma kanıtları kriminal raporla doğrulandı
İş insanının ölümüne ilişkin soruşturma kapsamında, Yukay’ın yatına çarptığı öne sürülen 'Arel-7' isimli kuru yük gemisinin radar hareketleri incelendi ve gemideki sürtme izleri mercek altına alındı. Sahil Güvenlik ekiplerinin tespit ettiği bu izler, geminin kazadan bir gün önce hasarsız, kazadan sonra ise hasarlı göründüğü fotoğraflarla belgelendi. Kriminal Polis Laboratuvarı’na gönderilen numunelerin analizi sonucunda, Halit Yukay’ın parçalanan teknesinden alınan boya örnekleri ile 'Arel-7'nin çarpma bölgesindeki sürtme izlerinden alınan mikro düzeydeki kalıntıların renk ve katman yapılarının benzer fiziki yapıda olduğu tespit edildi. Bu bulgular, iki deniz aracının arasında fiziksel temasın gerçekleştiğini teknik olarak doğruladı. Teknenin 'karakutusu' olarak adlandırılan seyir cihazı ise incelemeden sonuç alınamaması üzerine detaylı analiz için yurt dışına gönderildi.
Bilirkişi: Açık denizde görülmemiş kaza
10 sanığın ifadelerinin yer aldığı iddianameye eklenen bilirkişi raporu, kazanın denizcilik literatüründe neredeyse eşi benzeri görülmemiş bir durum olduğuna dikkat çekti. Raporda, "Görüşün iyi olduğu aydınlık bir saatte ve herhangi bir manevra kısıtının bulunmadığı açık denizde, ticari bir gemiye bir sürat teknesinin tam seyir hızıyla baş tarafından ve doğrudan çarpması şeklinde bir kazaya denizcilik literatüründe hiç rastlanılmadığı" vurgulandı. Kazanın başlıca nedeni olarak, müteveffa Halit Yukay'ın tekneyi yüksek hızda seyrederken gerekli gözcülük görevini yerine getirmemesi gösterildi.
Ayrıca raporda, Yukay'ın oyuncu arkadaşı Kıvanç Tatlıtuğ ile yaptığı telefon görüşmesine de değinildi. Tatlıtuğ'un ifadesinde, görüşme sırasında aniden 'sağanak gibi bir ses' duyduğu ve görüşmenin kesildiği saat olan 17.09’da, ‘Arel-7’ gemisinin seyir rotasından çıkarak olağan dışı bir hareketle daire çizdiği HTS kayıtlarıyla da uyuştu. Bu durum, Yukay'ın olay anında alt kamaradan telefon görüşmesi yapıyor olmasının da kazanın etkili unsurları arasında bulunduğunu ortaya çıkardı.

Kusur dağılımı ve hukuki süreç
Kazaya ilişkin veriler toplu değerlendirildiğinde, tekne kaptanı Halit Yukay'ın kazanın oluşumunda 'asli kusurlu' olduğu belirlendi. Buna karşın 'Arel-7' gemisinin kaptanı Cemal Tokatlıoğlu’nun, uluslararası kurallar gereği köprü üstünde sürekli ve tetikte gözcülük yapma yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve tekne parçalarını görmesine rağmen bildirim yapmaması nedeniyle 'tali kusurlu' olduğu belirtildi. Bilirkişi, kaptanın düdükle uyarı yapma şansını kullansaydı, kazanın önlenebileceği ihtimaline değindi.
Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığı, Kaptan Cemal Tokatlıoğlu hakkında 'Taksirle ölüme neden olma' suçundan 3 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası talep ederken; şirket yetkilisi ve 8 mürettebat için ise 'Yardım ve bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeme sonucu ölüme neden olma' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istedi. Kaptan Tokatlıoğlu’nun tutuklanmasının ardından Erdek 3’üncü Asliye Ceza Mahkemesi tarafından tahliye edildiği öğrenildi. Kazadan 100 gün sonra kabul edilen iddianamenin ardından, tutuksuz 10 sanığın yargılanmasına Aralık ayında başlanacak.





