Avustralya ve Kanada’dan bilim insanlarının ortaklaşa yürüttüğü yeni bir araştırma, sıcak hava dalgalarında yaygın olarak kullanılan vantilatörlerin sanıldığı kadar masum olmadığını ortaya koydu. Özellikle yaşlı bireyler üzerinde yapılan deneysel çalışmalarda, yüksek sıcaklık ve farklı nem oranlarında vantilatörün etkisi incelendi. Sidney Üniversitesi’nin öncülüğünü yaptığı bu araştırma, 60 yaş üstü bireylerin sağlık durumlarını odağına alarak çarpıcı bulgular sundu.
Nemli Havalarda Etki Sınırlı
Araştırma kapsamında %60 nem ve 38 derece sıcaklıkta yapılan testlerde, vantilatörün yalnızca yüzeysel bir serinlik hissi verdiği ancak vücut sıcaklığını düşürmede etkili olmadığı gözlemlendi. Katılımcılar kendilerini serin hissederken, aslında iç ısılarının azalmadığı, dolayısıyla kalp üzerindeki yükün devam ettiği tespit edildi. Bu durum, yaşlı bireylerde özellikle kalp-damar sağlığı açısından ciddi sorunlar yaratabiliyor.
Aşırı Sıcak ve Kuru Havada Tehlike Artıyor
Çalışmanın en dikkat çeken bölümü ise 45 derece sıcaklık ve %15 nem gibi ekstrem koşullarda ortaya çıktı. Bu şartlar altında vantilatörün beklenenin aksine serinletici bir etki yaratmadığı, aksine vücut sıcaklığını yaklaşık 0,3 derece yükselttiği belirlendi. Bu durum, “fırın etkisi” olarak tanımlandı. Yani hava cilt yüzeyinden buharlaşma yaratmadığında, vantilatör vücut sıcaklığını düşürmek yerine artırıyor. Bu da özellikle hipertansiyon, kalp yetmezliği gibi kronik hastalıkları olan yaşlı bireyler için hayati risk anlamına geliyor.
Cildi Islatmak da Çözüm Değil
Çoğu insan, vantilatör karşısına geçmeden önce cildini ıslatarak daha fazla serinlik hissi yaratabileceğini düşünüyor. Ancak araştırmacılar, bu yöntemin de vücut iç ısısını düşürmede anlamlı bir fayda sağlamadığını belirtiyor. Geçici bir rahatlama hissi yaratsa da, iç ısının dengelenmesine katkısı yok denecek kadar az.
Uzmanlardan Uyarı: Alternatif Yöntemler Şart
Araştırmanın sonuçları, sıcak hava dalgalarıyla mücadelede vantilatörlerin tek başına güvenilir bir çözüm olmadığını ortaya koyuyor. Uzmanlar, özellikle yaşlı bireylerin korunması için klimalı alanlara erişimin artırılması, serinleme merkezlerinin yaygınlaştırılması ve halkın bu konuda daha fazla bilgilendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Ayrıca yerel yönetimlerin ve kamu kurumlarının sıcaklık uyarılarına karşı daha etkili politikalar geliştirmesi gerektiği ifade ediliyor.





