Tüm Yerel-Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Devrim Onur Erdağ ve Tüm Yerel-Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ali Balık, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. Ailenin izni olmadan okul dışına öğrencinin çıkarılmasının mümkün olmadığını belirten Balık; “Menemen’de yaşanan bu olay kabul edilemez bir durumdur. Milli Eğitim Bakanı biran önce inceleme başlatmalıdır. Biz bunun peşini bırakmayacağız” diye konuştu.
“Cumhuriyete değer veren başkanları destekleyeceğiz”
Tüm Yerel-Sen Genel Merkezi’nin 31 Mart seçimleri öncesi yaptığı açıklamaya ilişkin konuşan Erdağ; “Genel merkez olarak bir toplantı yaptık. Biz tabii ki sandığa gideceğiz. Sandık demokrasinin gereği. Bu bizim vatandaşlık görevimiz. Oyumuz ve koşulumuzu içeren laik Türkiye Cumhuriyeti’ne, insana, kente ve emeğe değer veren bir deklarasyon yayınladık. Kimsesizlerin kimsesi olacak, emeği ve emekçiyi mağdur etmeyecek, kentin ulaşımından alt yapısına kadar belediye başkanlarına taleplerimizi ilettik. Ama en önemlisi Atatürk ilkelerine, cumhuriyet değerlerine değer veren bir belediye başkanını destekleyeceğiz. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, bizlere emanet ettiği çağdaş, laik, demokratik cumhuriyete ve kazanımlarına her koşulda sahip çıkmak için sandıklara gideceğiz. Atatürk ilkelerini unutmayan, unutturmayan 9 Eylül’de kurulan bir sendikayız. Bu ilkelerimizden asla taviz vermedik vermeyeceğiz de. Bu bildirinin hayata geçmesinde büyük katkısı olan Genel Başkan Mücahit Dede’ye teşekkür ediyoruz” açıklamasında bulundu.
“Atatürk ve kazanımları kırmızı çizgimiz”
Balık ise; “Ortak Değerlerimiz Atatürk ve kazanımlarını bizim için çok önemli. Bu çizgiden taviz vermeyen belediye başkanlarıyla hareket etmek isteriz. Bu sorunların oluşmaması adına bir bildiri yayınladık. Bu da sendika tarihimizin en güzel gelişmelerinden biridir” açıklamasında bulundu.
“ÇEDES laikliğe darbe vuran bir projedir”
Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES) projesi hakkında eleştirilerde bulunan Erdağ; “ÇEDES projesini kabul etmiyoruz. Doğru bir proje değil. Bu proje laikliğe darbe vuran bir projedir. İzmir’de Menemen Müftülüğü, ÇEDES kapsamında çocukları bugün devrim şehidimiz Kubilay’ı katledenlerin türbesine ziyarete götürüyorlar. Gerici Menemen ayaklanmasından yargılanan ve ceza alan Esad Erbili’nin mezarına götürdü. En değerli varlıklarımız olan evlatlarımızı gerici yobazlara değil Atatürk ilkelerine ve cumhuriyet değerlerine teslim edeceğiz. Bu yapılan anayasaya aykırıdır. Tek bir şey vardır Atatürk ilkeleri doğrultusunda laik eğitimin verilmesidir. Bizler buna izin vermeyeceğiz. Maketten mezarlık yapıp çocukların önüne sunup anlatıyorlar. İlkokul çağında çocuklar bunlar. Türbe ziyaretleri yaptırıyorlar bu çocuklara. Soruyorum peki Anıtkabir’e kaç defa gidildi? Bugün Menemen’deki İl Müftümüze soruyorum. Menemen geçmişten bugüne Kubilay’ı şehit eden cumhuriyet düşmanlarına geçit vermedi bundan sonra da vermeyecektir. Bu olay Kubilay’a yapılan saygısızlıktır. Ben buradan Milli Eğitim Bakanlığı’na sesleniyorum. Acilen soruşturma açılması lazım. İzin alınmamış. Her şeyi bitirdik bu ülkede sıra ÇEDES’e geldi” diye konuştu.
“Menemen’de yaşanan bu hadise kabul edilemez”
Ailenin izni olmadan okul dışına öğrencinin çıkarılmasının mümkün olmadığını belirten Balık; “Kubilay şehidimizin faillerinin mezarına götürülmesi ise içler acısı. Biz sendika olarak laik düzene hukuksal düzene, sosyal düzene karşı olan her şeye karşı olacağız ve mücadelemizi sürdüreceğiz. Menemen’de yaşanan bu durum kabul edilemez bir durumdur. Milli Eğitim Bakanı biran önce inceleme başlatmalıdır. Aileler biran önce bakanlığa mürcaatta bulunmalıdır. Biz bunun peşini bırakmayacağız. Milli Eğitim Bakanlığı bunlara kafa yormamalı. Eğitim seviyemiz ortada. Ülkenin gelişmesi için çocukları ilime ve bilime yönlendirmeli vaktimizi buna ayırmalıyız” dedi.
Türkiye'de yapılan rekor TİS Tüm Yerel-Sen’de
Göreve geldiğinden itibaren yaptıkları çalışmalarından bahseden Balık; “Yaklaşık üç ay önce Tüm Yerel-Sen 2 Nolu Şube Başkanlığında göreve geldim. Şube başkanımız Ömer Eşki’nin Bornova Belediye Başkan Adayı olmasıyla görevi teslim aldık. Yönetim içerisinde oy birliği ile şube başkanı olmamı istediler. Göreve geldiğimiz günden beri 9 ilçede yetkiliydik. Buna 5 tane daha ilave etmek üzereyiz. Bizim 2 bine yakın üyemiz var. Kadın üyelerimiz yönetim kurulumuzda olsun diye çaba sarf ediyoruz. TİS’de 7.300 lira gibi bir tavan üst sınırımız var. Biz bu sınırı İzmir’de aştık. Sadece Gaziemir’de bu sınır aşılmadı. Geçen hafta Buca’da Türkiye rekoru kırdık, 26.300 lira sosyal denge tazminatı içeren bir sözleşme imzaladık. 7.300’ün üzerindeki rakamlara zimmet çıkmakta. Belediye memurlarının bu sıkıntısını Ankara’ya da ilettik. Geriye dönük zimmetleri affa uğratan bir çalışmaya imza attık. Bu Türkiye genelinde bütün belediyelere yapılmış bir faydadır. Buradaki mücadele çok büyük biz bu kazanımları elde edene kadar çok büyük mücadeleler verdik. Biz bu mücadelelere katkı koymak istiyoruz” açıklamasında bulundu.
“Emekçiyi sefalete sürüklediler”
Emekçiyi sefalete sürüklediler diyen Erdağ; “Bugün bu ülkede emekli maaşı 10 bin, asgari ücret 17 bin olurken, 26 bin lira memur emekçilerine sosyal denge tazminatı veriliyor. Bunu hayata geçirmek bir başarıdır. Biz sosyal denge tazminatı almasak geçinemeyiz. Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşullar, milyonlarca kamu emekçisinin ve ailelerinin yaşamlarını sürdürülemez noktaya getirmiştir” ifadelerini kullandı.
“Bunlar bizi sevindiren gelişmeler”
Erdağ; “Emekten ve emekçiden yana olan bugüne kadar görev yapmış belediye başkanlarımıza teşekkür ediyoruz. Yeni başkan adaylarına da başarılar diliyoruz. Hepsini ziyaret ediyoruz. Görüşmelerde yapıyoruz. Önceki dönem şube başkanımız şimdi ise Bornova Belediye Başkan Adayı Ömer Eşki’ye başarılar diliyoruz. Çanakkale Lapseki’de il başkanlığımızı yapmış Belediye Başkan Adayı Hasan Kart’ı da tebrik ediyorum. Bunlar bizi sevindiren gelişmeler” diye konuştu.
