CHP İzmir Kadın Kolları İl Başkanı Zahide Kurun, konuşmasına Narin için tüm Türkiye'de duyulan derin acı ile başladı. “Bugün burada, 22 yıl boyunca bizi derinden etkileyen ve kabul edemediğimiz bir vahşet için toplandık. Narin’imizi kaybettik. Onu tanımayan ama acısını hisseden herkesin başı sağ olsun” dedi. Narin’in kaybının sadece bir bireyin kaybı değil, tüm toplumun kaybı olduğunu vurguladı.
Narin’in cinayetinin arkasında yatan toplumsal sorunları gündeme getiren Kurun, “Bir kereden bir şey olmaz” gibi söylemlerin ve çocuk istismarına yönelik umursamazlıkların yol açtığı sonuçlara dikkat çekti. “Dün çocuklara yönelik istismarları araştırmayı reddedenler, bugün Narin’i, Leyla’yı, Hazal’ı, Zeynep’i kara toprağa mahkum etmekten utanmıyor musunuz?” diyerek, sorumlu olanların hesap vermesi gerektiğini belirtti.
CHP Kadın Kolları İzmir İl Başkanı, Türkiye’de çocuk istismarına dair verilerin gizlenmesini eleştirerek, “2023 yılında çocuk istismarı suçundan açılan dava sayısı 31 bin 216. 2008-2016 yılları arasında 104 bin 531 çocuk kayboldu. Verilerin paylaşılmadığı son 8 yılda kaybolan çocukların sayısı ise bir sır gibi saklanıyor” ifadelerini kullandı.
Narin’in bulunmasının ardından yaşanan süreçle ilgili de eleştirilerde bulunan Kurun, “Narin, kamuoyunun baskısı ile 19 gün sonra bulundu. O bedeni ruhunuz nasıl taşıdı? Vicdanınıza ağır gelmeyen ama yıllardır öldürülen yüzlerce çocuğun failini, içini boşalttığınız yargıya teslim etmemek için mi sustunuz?” şeklinde konuştu.

İzmir'de trafik magandası diziyle makas attı İzmir'de trafik magandası diziyle makas attı

Narin’in haykırışı, bizim haykırışımızdır"Narin’in haykırışı, bizim haykırışımızdır”

Kurun, Türkiye’deki çocuk cinayetleri ve istismarlarının politik bir mesele olduğunu vurgulayarak, “Aileyi ve cinsiyetçi tahakkümü kutsayan bu sistem, kadınlar ve çocuklar için bir tehdit oluşturuyor. İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanunun hedef alınması, bu zihniyetin bir yansımasıdır” dedi.
İzmir Kadın Kolları olarak, bu konuların takipçisi olacaklarını belirten Kurun, “İktidara geldiğimizde, İstanbul Sözleşmesi’ni tekrar yürürlüğe sokmak ve 6284’ü gerektiği gibi uygulamak için gereken her adımı atacağız. Narin’in cinayetinde olduğu gibi, çocuklarımızı hayattan koparan bu karanlık zihniyetin failleri en ağır cezaları alana kadar mücadelemiz sürecek” diye ekledi.
Kurun, konuşmasının sonunda, tüm katılımcılara teşekkür ederek, adaletin sağlanması ve kayıp çocukların durumunun takip edilmesi için birlikte mücadele çağrısında bulundu. “Buradayız ve buraya gelmeye devam edeceğiz. Narin’in haykırışı, bizim haykırışımızdır” diyerek sözlerini tamamladı.

Muhabir: Alperen Özdemir