İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor. Akşener, grup toplantısına katılan vekillerin '128 Milyar Dolar Nerede' maskelerine ilişkin, "Maskeleriniz çok güzel. Bunu da zorla indirmesinler" dedi. 

Akşener'in satırbaşları şöyle:

TBMM'nin 101. Yıl Dönümü

Artık bu milletin ve devletin başında hiçbir kuvvet, makam yoktur. Yalnız bir kuvvet vardır o da Milli Egemenliktir. Yalnız bir makam vardır o da milletin kalbi, vicdanıdır. Büyük Atatürk bundan 101 yıl önce TBMM kuruluşunu işte bu sözlerle ilan ediyordu.

101 sonra bugün ise maalesef millet iradesini hiçe sayan bir iktidarla ve çocuklarımıza yapılan her türlü muameleye sessiz kalabilen çirkin bir anlayış ile yüz yüzeyiz. 19. yüzyıldan, 21. yüzyıla. O büyük vizyonu, o kutlu ülküyü 2 gün sonra kutlayacağımız günlerde mumla arıyoruz. 

Salgın Yönetiminde Kriz

Sayın Erdoğan ve ekibinin millet menfaatine söylenen sözlere kulak asmamak gibi zararlı bir huyu var. Salgın konusunda ilk günden beri bütün uyarılarımız yaptık, önerilerimiz sunduk. Doktor vekil arkadaşlarımız önerilerde bulundular. Biz bu önerileri iktidarı oluşturan muhteremlere ilettik. Milletimiz, iktidarın beceriksiz ellerinde hırpalanmasın istedik. Ancak Sayın Erdoğan meşhur inadıyla bildiğini okumaya devam etti. Bilim 15 gün tam kapanma dedi kendisi duymazdan geldi. Salgın büyüdü, bilim 28 gün kapanma dedi. Salgın yavaşlamadı, tam gaz devam ediyor.

'Memleket kayıplar ülkesi oldu'

Sayın Erdoğan'ın becerikli ellerinde memleket bir kayıplar ülkesi oldu. Sipariş edildi denilen aşılar kayıp, gri pasaportla yurt dışına gönderilen belediye personelleri kayıp, Mısır'da Rabia kayıp, 128 Milyar dolarlık kayıp, adalet kayıp, demokrasi, hak, hukuk, huzur kayıp. Kadınlarımızın mutluluğu, gençlerimizin umudu kayıp. Haliyle 128 Milyarı kaybeden sunumların efendisi damat bakan da kayıp. Milletimizin dertlerinin yapay gündemlere kurban verilmesine izin vermeyeceğiz. Hangi partiye oy vermiş olursa olsun milletimiz 128 milyar doların akıbetini soruyor. 

Cevap geliyor. Sayın Erdoğan'ın ekonomi gurusu danışmanlarından biri öyle bir para olmadı diyor. Biri çıkıyor şuna dağıttık diyor. Bir başkası çıkıyor milletin cebinde diyor. Merkez Bankası Başkanı paranın bozdurulduğunu söylüyor. Hazine Bakanı çıkıyor, Merkez Bankası bilgilendirme yapmalı diyor. Dün de küçük ortak çıkıyor para Merkez Bankası'nın kasasında diyor. Durum şu, su nerede inek içti, inek nerede dağa çıktı. Bugün başımıza bir şey gelse cep delik, cepken delik. 

Ekonominin inek Şaban'ı ile, body Ekrem'i el ele verip döviz kurunu baskılamak için Hazine'deki dövizi sattı. Bu pandemide olmadı. Bir puan artırmamak için sattılar da sattılar. Şimdide bilançoda eksilen bir şey yok diyorlar. Bir yandan kredi ve swaplarla borçlandığınız dövizleri ölü fiyata sattınız. Böyle ciddiyetsizlik olabilir mi? Kendi dolarını satıp bunu swapla kasana geri koyunca hiçbir şey değişmemiş mi oluyor? Gerçekten kaybolan bir şey yoksa hadi o 128 milyar doları yerine koyun da hep beraber görelim.

İktidarın sorulmasını istemediği bir başka soru var. Bu iktidar kimin ya da kimlerin cebine 250 milyar lira koydu? Pandemide 5 milyar desteği reva gören iktidar bu parayı kimin cebine koydu? Cevap vereceksin. Gece yarısı baskınlarla pankart indirtip milletin ağzını kapatamazsın. Ana muhalefet Genel Başkanı'na fezleke düzenleyerek bu meseleyi kapatamazsın. Çünkü faiz sebep, enflasyon sonuç diye abuk subuk bir teori uydurup milletin parasını çarçur eden sensin. 

Editör: TE Bilişim