İZMİR HABERLERİ

Sendika ve belediye arasında ‘Yemek Parası’ krizi!

Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programının konuğu, Tüm Yerel-Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Devrim Onur Erdağ oldu. Erdağ, bir büyükşehir belediyesindeki memurların sekiz aydır yemek parası alamadığını açıkladı. Müzakere sürecinin yürütüldüğünü ancak sonuç alınamadığını belirten Erdağ, konunun hukuki boyuta taşındığını söyledi.

Abone Ol

Son Mühür - Ayşegül Koç / Tüm Yerel-Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Devrim Onur Erdağ, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. Tüm Yerel-Sen olarak son dönemde gerçekleştirdiği ziyaretler hakkında bilgi veren Erdağ, toplu iş sözleşmesi görüşmeleriyle emekçilerin haklarını savunmaya devam ettiklerini belirtti. 

“Emekçilerin sorunları her yerde aynı”

Tüm Yerel-Sen olarak son günlerde yaptıkları çalışmalardan bahseden Erdağ; “Emekçilerin sorunları hep aynı. Geçenlerde Uşak Belediyesi’ndeki emekçilerimizle bir görüşme yaptık. Oradaki sorunlar da aynı. Daha sosyal denge tazminatı ile ilgili bir iyileştirme yapılacak. Başkanla bir görüşme talep ettik. Şu anda en iyi şekilde sonuçlandıracağımız bir ziyarette bulunduk. Acıpayam Belediyesi’ne de bir ziyarette bulunduk ve tabii ki Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilgili sıkıntı olunca belediye başkanlarımız zorlanıyorlar. Bugün maaşı vermekte bile zorlanıyorlar. Orada da belediye başkanıyla görüştük, bazı sıkıntılar vardı. Müzakere ile çözeceğiz. Aynı şekilde Etimesgut Belediyesi ile toplu iş sözleşmesi yeni yapıldı. Genel başkanımız Mücahit Dede ve Şube Başkanımız Nihat Babacan yaptıkları görüşmede güzel bir sonuç aldı. Erdal Beşikçioğlu ile orada güzel bir sözleşme imzalandı.

Orada emekçilerimiz toplu iş sözleşmesinde sosyal denge tazminatını almaya başladılar. Bu da bir müjde. İtfaiye emekçilerini ziyaret ettik. Herkesin sorunları var. Bakın yıllardır kanayan yaraları var. Biz burada emekçilerimizin bu süreçte yanındayız. Yanında olmaya devam edeceğiz. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın önünde bir eylem yaptık. Bu maaşlarla ilgili bizde Hazine Bakanlığı’na kırmızı kart çıkarttık. Çünkü yapılan zamların doğru bir zam olmadığını, memurların geçim sıkıntısının olduğu bir dönemde ekonomi doğru yönetilmiyor. Türkiye genelinde de bir gün iş bıraktık. Biz buradan diyoruz ki evet ekonomi kötü ama artık insanlığa yaraşır şekilde özlük haklarının verilmesini talep ediyoruz. Bunlar tabii ki yerelde olmaz. Bunların olacağı yer; Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir” diye konuştu.

“Bu kahramanlara artık haklarını versinler”

Zabıta ve itfaiye teşkilatlarının meslek kanununun oluşturulması gerektiğini belirten Erdağ, bu mesleklere yönelik yıpranma payı ve şehitlik mertebesi gibi hakların da tanınması gerektiğinin altını çizdi. Erdağ; “Zabıta ve itfaiyenin artık meslek sayılması lazım. Bakın polisin, askerin sorumlu oldukları kanunların hepsinden bu arkadaşlarımız da sorumlu. Bu kanunlara göre görev yapıyorlar. Ama gelin görün ki hiçbir şekilde bir tane meslek kanunları yok. Zabıta ve itfaiyenin yönetmelikleri var ama kanunları yok. Meslek sayılıp yıpranma paylarının verilmesi lazım. Bugün Türk Silahlı Kuvvetleri’nde bir yıl görev yapana, üç ay verilirdi ve beş yılı geçmezdi. Yirmi beş yıl görev yapardı, otuz yıl üzerinden de emekli olurlardı. Biz hem zabıta teşkilatımız için hem de itfaiye teşkilatımız için de böyle bir talebimiz var. Şehitlik mertebesi; bakın görevi başında Allah korusun kalp krizi geçirdi arkadaşımız.

Şehit sayılmıyor. Bu kahramanlara artık haklarını versinler. Biz her seferinde söylüyoruz boynumuzun borcu. Biz mücadelemize devam edeceğiz. Aynı şekilde dedik ki zabıta akademisi kurulsun, zabıtaya okul açılsın, itfaiye okulu var ama yeterli değil. Anadolu Üniversitesi ile geçmiş yıllarda bir protokol yapılmıştı. Aynısı itfaiye teşkilatı için de yapılsın, sınavsız geçiş hakkı sağlansın ve zabıtanın okulunda eğitim görsünler. Dört yıllık mezun olan arkadaşlarımız da gitsin zabıta akademisinde, itfaiye akademisinde yüksek lisans yapsın, mesleğini geliştirsinler. Kılık kıyafet tüm Türkiye'de aynı olsun. Bunun yanında zabıta ve itfaiye teşkilatında maktu mesailerle ilgili problem var. Biz aralık ayında Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’ye söylemiştik. Sağ olsun kendisi bir önerge verdi.

Dedi ki; maktu mesai ücreti taban aylık kadar olmalı, vergiden muaf tutulmalı. Bu önergeye AK Parti ve MHP mecliste ret oyu verdi. Bayramları yok, düzenli bir izinleri yok. Görevde yükseleme sınavları ile ilgili de her yerde düzenli bir çalışma yürütülmeli. Tüm belediyelerde eşit yapılsın. Zamanında İzmir'deki yangınlarda da aynısı söylendi. Hatta AK Parti Milletvekili Eyyüp Kadir İnan demişti ki itfaiye başarısız. Bu itfaiyenin başarısızlığı değil. Burada eksik kadro ile çalışıyorlar. Bugün bütün büyükşehir belediyeleri ve ilçe belediyelerinde zabıta olsun, itfaiye olsun norm kadrosunun üçte birine çalışıyor. Personel yetersizliği var” diye konuştu. 

“Yemek parası sekiz aydır ödenmiyor”

Bir büyükşehir belediyesinde sekiz aydır yemek parasının ödenmediğini belirten Erdağ, konuyla ilgili müzakere sürecinin yürütüldüğünü ancak sonuç alınamaması nedeniyle hukuki yollara başvurulduğunu belirtti. Erdağ “Kanunda memurun yemek parası verilir diyor ama hala yemek parasını vermeyen, sekiz aydır vermeyen belediye var. Biz önce müzakere sonra mücadeleden yanayız. Müzakerenin olmadığı yerde mücadele olmaz zaten.

Sekiz aydır bir belediyede isim vermek istemiyorum, büyük bir belediye, bir büyükşehir belediyesi, yemek parası sekiz aydır hala verilmedi. Çalışmamız devam ediyor deniliyor. Bunu söyleyen genel sekreter yardımcısı. Büyükşehir belediye başkanına gidiyoruz diyoruz ki böyle bir durum var. Benim haberim yok diyor. Meğerse sekiz aydır emekçi bizleri oyalamış. Tabii ki biz bununla ilgili dava açtık. Şimdi bir dava sürecine girdik. Yazık günahtır bu insanlara. Şimdi çıkıp da bu insanların hakkını vermezseniz, tabii ki emekçinin hakkını koruyacağız.

Tabii ki emekçinin hakkını arayacağım. Kimse kusura bakmasın, burası kimsenin çiftliği değil, burası emek örgütü. Biz niye varız? Sendikalar niye var? Emekçilerin haklarını savunmak için var. Eğer biz de hak savunmayacaksak bu işi bırakıp gidelim, kimse sendikalarda bulunmasın” dedi.