Semih Çelik, İstanbul’un Fatih ilçesinde 4 Ekim 2024’te işlediği iki vahşi cinayetle Türkiye’nin gündemine oturan 19 yaşındaki bir gençti. Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner adlı iki genç kızı öldürdükten sonra Edirnekapı surlarından atlayarak intihar etti. Çelik’in psikolojik sorunları, uyuşturucu kullanımı ve geçmiş intihar girişimleri olduğu ortaya çıktı. Olay, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Çelik, kasaplık mesleğiyle uğraşıyordu ve cinayetlerden önce üç suç kaydı bulunduğu belirlendi. Bakırköy Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi dahil beş farklı hastanede tedavi görmüş, ancak şizofreni ilaçlarını düzensiz kullandığı ve yalnız bırakılmasının riskli olduğu rapor edilmişti. Peki, Semih Çelik kimdir, neden bu cinayetleri işledi ve nasıl öldü?
Semih Çelik Kimdir?
Semih Çelik, 2005’te İstanbul’da doğdu ve Fatih nüfusuna kayıtlıydı. Oğuz Canpolat Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde okurken İkbal Uzuner ile tanıştı, ancak rahatsız edici davranışları nedeniyle Uzuner’in ailesi okul değişikliği yaptı. Çelik, liseyi Açık Öğretim’den bitirdi ve kasaplık yaptı. Babası Adem Çelik, oğlunun iki yıl uyuşturucu kullandığını ve pandemi döneminde bilgisayar bağımlısı olduğunu belirtti.
Cinayetler ve Vefat Nedeni
4 Ekim 2024’te Çelik, önce Eyüpsultan’daki evinde sevgilisi Ayşenur Halil’i (19) boğazını keserek öldürdü. Ardından Fatih’teki Edirnekapı surlarına eski sevgilisi İkbal Uzuner’i (19) çağırdı, onu da bıçakla parçalara ayırarak katletti ve başını surlardan attı. Sonra boğazına ip geçirerek surlardan atladı ve intihar etti. Polis, Çelik’in evinde parçalanmış insan figürleri içeren karakalem çizimler buldu, bu da cinayetlerin planlı olabileceğini düşündürüyor.
Soruşturma ve Tepkiler
Soruşturmada, Çelik’in “incel” adlı bir çevrimiçi gruba üye olduğu ve kadınlara yönelik nefret içerikli görüşlere sahip olduğu öne sürüldü. 13 Mayıs 2025’te savcılık, Çelik’in ölümü nedeniyle takipsizlik kararı verdi, ancak Halil ailesi, soruşturmanın eksik olduğunu savunarak itiraz etti. Olay, kadın cinayetleri ve psikolojik sağlık sisteminin yetersizlikleri üzerine tartışmaları alevlendirdi.
