Türkiye’yi sarsan sahte diploma skandalı, eğitim sisteminden kamu yönetimine kadar uzanan ciddi bir krize işaret ediyor. Bu olay, dijital güvenlik açıklarını ve sistemsel ihmalleri gözler önüne serdi. Skandalın nasıl ortaya çıktığı ve sahte diploma kullandığı iddia edilen milletvekillerinin durumu, kamuoyunda yoğun tartışma yarattı. 8 Ağustos 2025 itibarıyla gelişmeler yakından takip ediliyor. İşte detaylar.
Sahte diploma skandalı nasıl ortaya çıktı?
Sahte diploma skandalı, bireysel şikayetler ve sistemsel kontrollerle gün yüzüne çıktı. İlk ipuçları, e-Devlet üzerinden diploma sorgulaması yapan bazı vatandaşların, kayıtlarında usulsüzlük fark etmesiyle başladı. Özellikle 2024’te, mezuniyet bilgilerinin manipüle edildiği ve sahte belgelerin sisteme işlendiği tespit edildi. Soruşturma, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından derinleştirildi ve dijital altyapılara sızan bir çetenin, kamu kurumlarının e-imzalarını sahte şekilde ürettiği belirlendi. BTK Başkanı, YÖK yetkilileri ve çok sayıda üniversite personelinin kimlik bilgilerinin kullanıldığı bu operasyon, 7 Ocak ve 23 Mayıs 2025’teki operasyonlarla çökertildi. Toplam 199 şüpheli hakkında dava açıldı ve 37 kişi tutuklandı. Skandalın boyutu, kamuoyunu şoke eden bir gerçeklik olarak ortaya çıktı.
Sahte diploma kullanan milletvekilleri iddiaları
Sahte diploma kullandığı iddia edilen milletvekilleri konusunda somut bir mahkeme kararı veya resmi belge henüz kamuoyuyla paylaşılmadı. Ancak bazı gazeteciler ve siyasi yorumcular, skandalın siyasi figürlere uzanabileceğini öne sürdü. MHP Mersin Milletvekili Levent Uysal’ın adı, Nişantaşı Üniversitesi’nin kurucusu olması ve sahte diploma iddialarıyla anıldı. Yine AK Parti Kırşehir Milletvekili Necmettin Erkan’ın biyografisinden Balkan Üniversitesi’ni çıkarması, spekülasyonları artırdı. Bu iddialar, kesinleşmiş bir delile dayanmıyor ve soruşturma kapsamında henüz bir milletvekilinin adı iddianamelerde yer almadı. YÖK ve savcılık, konuyu araştırmaya devam ediyor.
Sahte diploma skandalı, Türkiye’nin dijital güvenlik sistemlerindeki açıkları ve eğitimde liyakat krizini gözler önüne serdi. Milletvekili iddiaları ise henüz doğrulanmadı ve bu konuda resmi bir gelişme bekleniyor. Kamuoyu, adaletin tecelli etmesini umutla izliyor.
