Irak Anayasası Kürtlere bağımsızlık fırsatı sunuyor

Arslan, 2005 yılında kabul edilen Irak anayasasının, Kürtlere bağımsızlık fırsatı sunduğunu belirterek, "Irak federal bir devlettir ve anayasayı incelediğiniz zaman merkezi otoritenin bilinçli olarak son derece zayıf tutulduğunu görebilirsiniz. Irak anayasası özellikle kürtler tarafından yüzde doksan dokuz oy oranıyla kabul edilmiştir. Anayasa yürürlüğe girdikten sonra üç şehirden oluşan Kürdistan bölgesi yönetimi ele alınmıştır. Kürdistan bölgesel yönetimi için 2007 yılında bağımsız devlet olmak istiyor musunuz diye referandum yaptılar. Sonuç, çok ciddi oranda istiyoruz olarak çıkıyor." dedi.

Türkiye'nin bölgedeki varlığının önemi

Türkiye'nin bölgedeki varlığının önemine değinen Arslan, "Türkiye cumhuriyeti bu tabloda ne yaptı? Özellikle geçmiş dönemde ülke içerisinde ara bul etkisiz hale getir yöntemi kullanılıyordu. O dönemde bizim yoğun çabamız arayıp bulmaya yönelikti. Ancak şu anda anlık istihbarat bilgisi alma yeteneği gelişti bunun üzerine milli savunma bakanının da açıkladığı gibi bölgede 2019'dan itibaren yani Irak anayasasından sonraki dönem Pençe serisi operasyonlar başlatıldı. Bu operasyonlarla Türkiye cumhuriyeti devletinin ilerden korunması amaçlandı. Burada tartışılan iki konu var. Acaba bu operasyonlar kendi sınırlarımız içinde mi gerçekleştirilmeli? Yoksa dışarıda mı gerçekleştirilmeli? Benim kendi kanaatime göre şu anda sahip olduğumuz imkan ve kabiliyetler dikkate alındığında güneydeki siyasal yapının adım adım hedefine ulaştığı bir ortamda sınırlarımız içinde kendimizi savunmayı denememeniz gerekir yani Türkiye cumhuriyetinin ilerden korunması gereklidir. Uluslararası ilişkilerde her şey çok basit değil dolayısıyla gücünüzle doğru orantılı olarak uluslararası ilişkilerde edinmiş olduğunuz kazanımları yitirmemeniz gerekiyor. Orada bulunmak benim kanaatimce doğrudur ve bu tür saldırılar artarak devam edecektir." ifadelerini kullandı.

Şehitlerin ölümüne karşı tedbir alınmalı

TikTok'ta 8 yaşındaki kızına hakaretler yağdırdı: Canlı yayın sırasında gözaltına alındı! TikTok'ta 8 yaşındaki kızına hakaretler yağdırdı: Canlı yayın sırasında gözaltına alındı!

Arslan, şehitlerin ölümüne karşı alınması gereken tedbirleri de belirterek, "Üç hafta içerisinde toplam 21 şehit verdik. Şimdi üç haftada verdiğimiz şehitlere baktığımız zaman bu bölgede olduğunu görüyoruz. Bu saldırılar özellikle keşif gözetleme imkanının bizim sahip olduğumuz vasıtaların görev yapmakta zorlandığı hava şartlarında yapılıyor. Bizim sahip olduğumuz kabiliyet yaz döneminde bize oldukça önemli avantaj sağlıyor. Beş yıldır edinilen kış tecrübelerinde tedbir geliştirilmesi gereken bir durum var. Özellikle konuşlandığınız üs bölgelerinin emniyetini sağlayacak şekilde erken ikaz oluşturmanız ve onları karda dahi aktif kullanacak şekilde sürekli hazır tutmanız gerekir. Askeri sağlık sistemi yeniden gelmeli. Her üs bölgesinde, altın saatler dediğimiz kritik anlarda tecrübeli doktorlar etkili müdahalede bulunmalı ve bu tedbir alınmalı. Burası bir imparatorluk bölgesi ve burda var olan devlet güçlü olmak zorunda dolayısıyla bu konuda tedbirli olunması ve bu sistemin geri gelmesi gerektiğini düşünüyorum." dedi.

Türkiye'nin yapması gerekenler

Türkiye'nin yapması gerekenleri de sıralayan Arslan, "PYD ve YPG'nin işgal ettiği alana baktığınızda hem Irak hem de Suriye'de bu iki yapının birleşmeyi amaçladığını görebiliyoruz. Burada çok ciddi bir şekilde bağımsızlık düşüncesinden vazgeçmeyen Kürdistan bölgesel yönetimi ve onunla birlikte hareket eden PYD'nin ABD desteği de hepimizin malumu. Irak anayasası şu anda Ortadoğu'da elimizde patlamaya hazır bir bomba gibi. Türkiye'nin toprak bütünlüğü Suriye ve Irak'ın toprak bütünlüğünden geçiyor. Sadece Türkiye Cumhuriyeti huzuru için değil bölge devletlerinin huzuru içinde toprak bütünlüğü sağlanmalıdır." ifadelerini kullandı.

Ortadoğu'da yeni bir yapılanma mı başladı?

Ortadoğu'da yeni bir yapılanma olup olmadığına da değinen Arslan, "Ortadoğu'da Hürmüz Boğazı ve Babülmendep Boğazı dünyanın en önemli su yollarıdır  bu bölgede Kızıl Denizin kullanım oranı yaklaşık yüzde elliye düştü . bu çok önemli bir kayıp . bu arada iran ve israile sürekli olarak ürettikleri şiddetle birbirlerini besliyorlar yoksa rejimlerini sürdüremezler . İsrail savaşı yaygınlaştırmak istiyor . biz şuanda üçüncü dünya savaşı başladı mı başlayacak mı diyoruz ya ben şuanda savaşın içinde olduğumuzu söylüyorum . şiddet artabilir yaygınlaşabilir burada temel husus israilin politikasıdır. şeklinde konuştu.

Kaynak: HABER MERKEZİ