Çırak Hüsamettin'in Evrensel'e yazdığı mektuptan: "...Haftalık 700 liraya çalışıyoruz. Sadece öğlen yemeğimizi veriyorlar. Yol paramızı bile vermiyorlar. Her gün otobüsle gidip geldiğimiz için haftalık 100 lira yol parası veriyoruz. Sigortamızı da yapmıyorlar."

Evrensel gazetesinde Antep'te yaşayan genç bir çırağın mektubu yayımlandı. Bir reklam atölyesinde çalıştığını belirten Hüsamettin, kısa mektubunda yaşadığı haksızlıkları, şiddeti anlattı. Hüsamettin'in Evrensel'e yazdığı mektubu çırak ve genç işçilerin sorunlarını çarpıcı bir şekilde gündeme getiriyor. Mektup özetle şöyle:

"(...) Bir aydır çalıştığım işyerinde çırak olduğum için eziliyorum. Dayak yiyorum, şahsıma karşı küfürler ediliyor. Zoruma gitti, ustalara dedim: “Beni neden eziyorsunuz? İşimi düzgün mü yapmıyorum? Bir hatam varsa bana söyleyin ki ben de o hatayı yapmayayım. Usta olup mesleğimi öğrenmek istiyorum. Bana sürekli vurarak, küfür ederek bu işi öğretemezsiniz”

Ustalardan biri elimi bir işe attığımda o işi elimden alıyordu. ‘Yapma git, temizlik yap’ diyordu. İşi öğrenmeyeyim diye elinden geleni yapıyorlar. İşi öğrenmemi istemiyorlar. Yanımda benimle aynı çalışan iki çırak daha var. Ben ve yanımdaki çıraklardan biri aynı gün başladık. Diğer çırak ise yaklaşık bir yıldır orada çalışıyormuş.1 yıldır orada çalışan çırağa sordum, ‘Neden işi öğretmek istemiyorlar’ dedim.

“Eğer biz işi öğrenip usta olursak, onların yerine geçeriz, onlar da işsiz kalırlar, diye korkuyorlar. Ben 1 yıldır burada çalışıyorum, elime bir yapışkan verip şu harfi yapıştır demediler” dedi.


Haftalık 700 liraya çalışıyoruz. Sadece öğlen yemeğimizi veriyorlar. Yol paramızı bile vermiyorlar. Her gün otobüsle gidip geldiğimiz için haftalık 100 lira yol parası veriyoruz. Sigortamızı da yapmıyorlar. Bedavaya bizi çalıştırıp meslek öğreteceğiz deyip köle gibi çalıştırıyorlar. Devlet çıraklığı kölelik olarak gösterince işyerlerinde yaşadıklarımız da bunlar oluyor. Düşük ücretler, dayak, küfür, iş öğrenememe…"

Editör: TE Bilişim