Son Mühür- Türkiye’deki hutbede “zina”, “flört”, “dost hayatı” ve “çapkınlık” gibi kavramlara sert ifadelerle karşı çıkılırken, erkek ve kadının baş başa kalmasının ya da ev arkadaşlığının İslam’da haram olduğu belirtildi. Türkiye’deki hutbede şu ifadeler yer aldı:
“En büyük günahlardan biri de zinadır. Arkadaşlık, flört, dost hayatı, kaçamak gibi kavramlarla masum gösterilemez. ‘Gönül ilişkisi, yasak aşk, gençlik hevesi, düzeyli birliktelik’ gibi sözler, harama kapı aralamaktır. ‘Çapkınlık’ denilerek övünülen şey de zinadır. Aralarında dinen evlenme engeli olmayan erkek ve kadının baş başa kalması ya da ev arkadaşlığı haramdır.”
Erbaş, Viyana’daki hutbesinde bu ifadelere yer vermedi
Aynı gün Viyana Merkez Camii’nde gurbetçilere seslenen Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın hutbesi ise dikkat çekici biçimde farklı bir içeriğe sahipti. Hutbede dini yasaklardan çok, İslam’ın barışçıl yönü ve toplumsal ilişkilerde örnek olma vurgusu öne çıktı. Erbaş’ın Viyana’da verdiği hutbede şu cümleler yer aldı:
“En büyük sorumluluğumuz, yeryüzünde iyiliği egemen kılmak, kötülüğü ortadan kaldırmaktır. Biz rol model bir insan olarak yaşadığımız yerde, mahallemizde, komşularımıza karşı İslam’ı öyle temsil edelim ki bizi görenler İslam’a heveslensin. Yaşadığımız her yeri barışın ve esenliğin yurdu yapalım. Kalıcı olan sevaplar, ibadetlerimiz, iyiliklerimizdir.”
Viyana’da okunan hutbede, Türkiye’de tartışma yaratan “zina”, “eşcinsellik” ya da “ev arkadaşlığı” gibi kavramlara doğrudan yer verilmedi. Bu durum, Erbaş’ın Avrupa’daki toplumsal hassasiyetleri gözeterek hutbe içeriğini yumuşattığı yorumlarına yol açtı.
Tepkiler arka arkaya gelmişti
Türkiye’deki hutbenin ardından sosyal medya üzerinden pek çok kişi, Diyanet’in özellikle gençlerin yaşam tarzına müdahale eden söylemini eleştirmişti,
