Son Mühür / Atakan Başpehlivan Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) İzmir İl Başkanı Mehmet Aybar Uygur, ‘Terörsüz Türkiye’ süreci ile ilgili olarak önemli açıklamalarda bulunarak, kamuoyunun ikna edilmeden sürecin başarılı olmasının çok fazla mümkün olmadığının altını çizdi.
Mehmet Aybar Uygur: Güneydoğu’daki bu sıkıntıyı ciddi anlamda bitirmek istiyoruz
DEVA Partisi olarak, Terörsüz Türkiye sürecine çok ihtiyatlı yaklaştıklarını vurgulayan Mehmet Aybar Uygur, taşın altına elini koyan herkese destek olacaklarını kaydederek, “Parti olarak biz bu sürece çok ihtiyatlı yaklaşıyoruz, silahların susmasını bir kere çok önemli buluyoruz onu söyleyeyim. Temel itibariyle Güneydoğu’daki bu sıkıntıyı ciddi anlamda bitirmek istiyoruz.
Bu anlamda kim bu işte taşın altına elini koyarsa biz destek vereceğiz ama çok ihtiyatlı yaklaşıyoruz, bununda böyle bir çabuklaştırma, oldubittiye getirme gibi bir his var biz daha ayakları yere basan politikalarla bu sürecin devam etmesinden yanayız. Kamuoyu desteği silahsızlanma sürecinin sadece bir parçası değil bence onun taşıyıcı bir omurgası yani toplumu ikna etmeden bu sürecin tamamlanmış gibi gösterilmesini biraz ihtiyatlı karşılıyoruz.” diye konuştu.
Terörsüz Türkiye kararlı politikalarla inşa edilecek
Ayrıca, DEVA Partisi kadrolarının 2009’daki açılım sürecinde aktif rol aldığını hatırlatan ve Terörsüz Türkiye sürecinin başarılı olması için temel olarak kamuoyunun ikna edilmesi gerektiğinin aktaran DEVA Partisi İzmir İl Başkanı Mehmet Aybar Uygur, ifadeleri kullandı: “Bizim partimizin kadrolarında 2009’daki açılım süreci ile ilgili bu işin göbeğinde olan arkadaşımız var, genel başkanımız o dönem başbakan yardımcısıydı sürecin parçasıydı. partimizin Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen akil insan noktasındaydı, İdris Şahin de sözcüsüydü sürecin, biz o süreci çok iyi yakalamış bir kadronun partisiyiz o yüzden ihtiyatlı yaklaşıyoruz.
Bunun için mecliste bu konuyla ilgili kamuoyu desteği almak adına komisyon kurulursa parti olarak buna nasıl karar vereceğiz henüz konuşulmadı ancak soyut destek söylemleriyle değil, kararlı politikalarla bunun inşa edileceğini biliyoruz. Bu konudaki dağınıklık kamuoyunda kafa karışıklığına neden olacak, buda zamanla bu sürecin çözülmesine neden olabilir. Barış süreci sadece silahların yakılmasıyla değil aynı zamanda güven ortamının güçlendirilmesi, sosyal adaletin yeniden sağlanması ve geniş bir toplumsal mutabakatın tahsis edilmesiyle gerçekleşebilir. O yüzden TBMM’de bu konunun bütün siyasi parti paydaşlarıyla görüşülmesi gerektiğini düşünüyorum.”
