Türkiye’nin ilk jeoparkındaki kirliği inceledi
Başkan Soyer, Anadolu'nun jeolojik açıdan en genç volkan sahasındaki ve aynı zamanda önemli bir jeolojik miras olarak değerlendirilen Kula jeopark alanında da incelemelerde bulundu. 2013 yılında UNESCO Global Jeoparklar listesine giren ve UNESCO belgesi almaya hak kazanan Türkiye'nin ilk jeoparkındaki evsel atıklardan kaynaklı kirliliği yerinde gözlemleyen Soyer, çöp transfer merkezinin bulunduğu doğal mirasta yaşanan kirlilik karşısında şaşkınlığını gizleyemedi.


 

“Elektrik parasından dolayı arıtma tesisleri çalıştırılmıyor”
Kütahya'nın Murat Dağı eteklerinden doğan Gediz Nehri'nin kaynağına gittiklerini, cam gibi berrak bir su gördüklerini de ifade eden Başkan Tunç Soyer, “Buz gibi bir su.. İçtik... Ondan sonra aşağı inmeye başladık. Aşağı indikçe o berraklıktan eser kalmadığını, suyun artık simsiyah aktığını gördük. Hemen yanı başında arıtma tesisi kurmuş organize sanayi bölgeleri var. Belediyelerin arıtma tesisleri var. Arıtma tesisine gidiyorsunuz, çıkış suyunu gösteriyor. Pırıl pırıl. Ama arıtma suyunun deşarj edildiği deredeki noktaya bakıyorsunuz siyah su akıyor. Çünkü tesis var ama çalıştırmıyorlar. Neden? Çünkü elektrik parası ödemek istenmiyor. Bu kadar ucuz olmamalı. Sadece elektrik parası ödememek için arıtma tesisini çalıştırmayan işletmelerle biz bu nehri kurtaramayız” diye konuştu.

“Biz milliyetçiyiz yurtseveriz”
Nehirlerin bu coğrafyanın can damarları olduğunu da söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Gediz Nehri'ndeki kirliliğe ilişkin, “Bizim için canlarını veren atalarımız bize pırıl pırıl nehirler bıraktı. Biz torunlarımıza temiz nehirler, bereketli topraklar bırakabilecek miyiz? Nerede kaldı bizim milliyetçiliğimiz? Mangalda kül bırakmıyoruz milliyetçilik konuşulacağı zaman. Nerede kaldı milliyetçilik? Milliyetçilik eğer toprağını, nehrini korumak değilse nedir? Biz milliyetçiyiz, yurtseveriz. Onun için hep birlikte koruyacağız” ifadelerini kullandı.
Gediz Nehri'nin sadece tarımsal üretim için su akıtan bir nehir olmadığını aynı zamanda İzmir'in içme suyu kaynaklarını beslediğini belirten Başkan Soyer, “İzmir'in 180 milyon metreküp içme suyu Gediz havzasından beslenerek geliyor. Bütün havzanın içme suyu kaynakları da Gediz'den besleniyor. Bir yandan elektrik parası ödememek için onu zehirlerken, bir yandan da içtiğimiz suyla kendimizi zehirliyoruz. Ektiğimiz sebze, meyve ile kendimizi zehirliyoruz. Artık uyanmanın vakti geldi” dedi.

“1 milyar 500 milyon liraya temizlenmesi mümkün”
Ülkede bu işten sorumlu bakanlıkların, genel müdürlüklerin bulunduğunu da ifade eden Başkan Tunç Soyer, “Bu benim işim değil. Bir yerel yöneticiyim. Benim bildiğimden fazlasını onlar da biliyor, neden yapmıyorlar? 1 milyar 500 milyon liraya Gediz'in tamamen temizlenmesi mümkün. Ne kadar eksik arıtma tesisi varsa hepsi yapılacak, hepsi elektrik parasını ödeyecek. Kanal İstanbul denilen şeyin maliyeti ile 50 tane Gediz temizliyor. 50 Gediz’i temizlemek için kaynak aktarmaya karar veriyorsunuz. Peki, 50 Gediz’i temizlemek mi daha önemli yoksa bir kanal açmak mı önemli? Yöneticiler bir tercih yapıyor. Biz de yöneticilerin tercihleriyle hayatımızı sürdürüyoruz. Buyurun buradan devam edin” dedi.
Daha doğru tarım politikalarını geliştirmek, doğayı ve suyu korumak için ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen Tunç Soyer, “Benim umudum var. Sizden ve kendimden umudum var. Biz el ele verirsek, birlikte hareket edersek ne sanayici elektrik parasını ödemekten kaçabilir, ne de yöneticiler buna umursamazlık yapabilir. El birliğiyle Gediz’i temizleyeceğiz, evlatlarımıza temiz bir gelecek bırakacağız” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Kemaliye'deki programın ardından Salihli Organize Sanayi bölgesinde (OSB) bulunan atık su arıtma tesisini ziyaret etti, OSB Müdürü Çağrı Duygu'dan bilgi aldı. Başkan Soyer, Manisa'nın Salihli ilçesine bağlı Adala Mahallesi'ndeki regülatörü de inceledi. Bir yıl boyunca su tuttuktan sonra tarım arazilerinin kullanması için yalnızca 27 gün bu suyu bırakan regülatör hakkında bilgi aldı.


 

Yurttaşların kuraklık çığlığına ses verdi
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Marmara Gölü Sulak Alanı'na da gitti. 20 bin kuş türünün barındığı, 2 bin kişinin de balıkçılıkla geçindiği Marmara Gölü'ndeki kuraklığı kuş gözlem teleskobuyla inceledi. Gölmarmara ve Çevresi Su Ürünleri Üretim ve Değerlendirme Kooperatifi yetkililerinden bilgi alan Soyer, daha sonra Salihli ilçesine bağlı Tekelioğlu Köyü sakinleriyle buluştu. Göldeki kuraklıktan dolayı mağduriyet yaşayan köylüler, Başkan Soyer'i ellerinde 'Su yoksa hayat yok, toprak yoksa su yok, ağaç yoksa toprak yok, su yoksa insan yok', 'Balıkların kaçacak başka yeri yok', 'Binlerce kuş ve balığın çığlığına ses verin' yazılı dövizlerle karşıladı.
CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban, Ahmetli CHP İlçe Başkanı Halil Buram, CHP Gölmarmara İlçe Başkanı Hayati Uyar, Salihli CHP İlçe Başkanı Hasan Hüseyin Namver, Salihli Çevre Derneği Başkanı Avukat Seçil Ege Değerli ve bölge halkının katıldığı programda konuşan Başkan Soyer, “Burada gördüğüm tablo yürek parçalıyor. Kahreden bir tablo var. Gölün 250 milyon metreküp kapasitesi varken, sadece 16 milyon metreküp su kalmış. Büyük bölümü kurumuş, kuşlar can çekişiyor. Balıklar bitmiş. Çok can yakıcı bir durum var. Siz bu durumu bizzat yaşıyorsunuz. Üretim yapılamaz durumda. Gördük ki büyük sıkıntı var” dedi.



“Elimizden gelen fedakarlığı yapacağız”
İzmir'e su veren Gördes Barajı'nın köye çok yakın olduğu halde buraya su vermediğini ifade eden Soyer, “Bunu çözeceğim. İzmir'e döner dönmez bununla ilgili ne gerekiyorsa yapacağım. İçiniz rahat olsun. Buna seyirci kalmayacağız. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak elimizden gelen fedakarlığı yapacağız. Gediz Ege Bölgesi'nin can damarı. Gediz can çekişiyor. Buraya sahip çıkmamız lazım. Kirletilmesine izin vermememiz lazım. Bunların hepsi birbirine bağlı. Gediz kirlendikçe buradaki su sorunu da büyüyor. Hem Gediz Nehri'ni temizlememiz hem de Gölmarmara'yı kurtarmamız lazım. El ele vermezsek sorunu çözemeyiz. O nedenle tüm belediyeler tüm kamu kurumları ve kooperatifleri seferber edeceğiz. Eğer kirletmezsek Gediz kendini yenileyerek akmaya devam edecek. Bu hikaye kader değil, değişebilir. Bunu değiştirme gücü de bizde” diye konuştu.


 

Editör: TE Bilişim