Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 8 Temmuz 2025 tarihinde HDP’nin önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında bir kez daha “hak ihlali” kararı verdi. Bu karar, AİHM’in Demirtaş hakkında verdiği üçüncü ihlal kararı oldu. AİHM daha önce de hem Demirtaş hem de Figen Yüksekdağ için benzer nitelikte kararlar açıklamıştı.
DEM Parti tahliye başvurusu yaptı!
AİHM kararının ardından, DEM Parti’nin Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu harekete geçti. Parti tarafından yapılan açıklamada, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve HDP MYK üyeleri için tahliye talebiyle Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvuru yapıldığı belirtildi.
Komisyondan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“AİHM kararı ile hukuki dayanaktan yoksun olduğu tespit edilen dosyada, hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kalınarak tüm arkadaşlarımız hakkında derhal tahliye kararı verilmelidir.”
Mahkeme red gerekçesini AİHM kararının kesinleşmemesi olarak gösterdi
Ancak Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, DEM Parti’nin tahliye talebini reddetti. Mahkeme kararında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği son kararın henüz kesinleşmediğini vurguladı. Bu nedenle, tahliye için yasal bir zorunluluk oluşmadığına hükmedildi.
Demirtaş 2016’dan bu yana tutuklu
Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, 4 Kasım 2016 tarihinde gözaltına alınarak tutuklanmıştı.
Siyasi ve hukuki tartışmalar yeniden gündemde
AİHM’in son kararı, hem Türkiye'de hem de uluslararası arenada geniş yankı buldu. İnsan hakları örgütleri, hukukçular ve siyasi partiler, AİHM kararlarının uygulanmasının Türkiye’nin uluslararası yükümlülükleri açısından önemine dikkat çekiyor. Öte yandan mahkeme kararları ve tahliye taleplerinin reddedilmesi, yargı bağımsızlığı tartışmalarını da yeniden gündeme taşıdı.
