Son Mühür - Beste Temel / İzmir, özellikle depremsellik açısından büyük bir risk altındaki bir şehir. Deprem uzmanı Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Karşıyaka Kent Konseyi’nde gerçekleştirdiği sunumda İzmir’in en riskli fay hattının Tuzla Fayı olduğunu belirterek, depreme karşı alınması gereken önlemler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
"Tuzla Fayı, İzmir için en yüksek riski taşıyan aktif fay"
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Karşıyaka Kent Konseyi Afet Çalışma Grubu tarafından düzenlenen “İzmir’in Depremselliği ve Afet Yönetimi” konulu etkinlikte konuştu. Etkinlik, deprem ve afet yönetimi konusunda kamuoyunun bilgilendirilmesi amacıyla düzenlendi ve yoğun ilgiyle takip edildi.
Sözbilir, İzmir'deki aktif faylar hakkında yaptığı sunumda, şehirdeki aktif fay sayısının 17 olduğunu söyledi. Ancak, İzmir ilini etkileyebilecek fayların sayısının çok daha fazla olduğunu belirterek, “Bilimdeki ilerlemelerle her gün daha gerçekçi verilere ulaşılabiliyor. Bu sayede, riskler daha doğru şekilde belirlenebiliyor. Son yıllarda yapılan saha çalışmalarında, İzmir için yakın zamanda riski en yüksek olan aktif fayın Tuzla Fayı olduğu tespit edilmiştir” dedi.
Prof. Sözbilir, İzmir’deki depremsellik açısından en yüksek risk taşıyan bu fay hattının önemini vurguladı. Fayların detaylı bir şekilde incelenmesi ve risk analizlerinin daha doğru yapılabilmesi için yapılan saha çalışmalarının önemine değindi.
Erken Uyarı Sistemleri'nin kurulması zorunlu
İzmir'in depremselliği ile ilgili bilgiler veren Prof. Dr. Hasan Sözbilir, erken uyarı sistemlerinin kurulmasının zorunlu hale geldiğini söyledi. Bu tür sistemlerin kurulmasının, büyük can kayıplarını engelleme konusunda hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Sözbilir, “Erken uyarı sistemleri, depremin şiddetini ve etki alanını belirleyip, insanların güvenli bölgelere geçiş yapmalarını sağlayabilir. Bu sistemler sayesinde, çok büyük can kayıpları önemli ölçüde azaltılabilir” ifadelerini kullandı.
Prof. Sözbilir, ayrıca yerel ölçekte afet yönetimi ve gönüllülerin rolü hakkında da açıklamalarda bulundu. “Afet Gönüllülük Sistemi”nin mahalle ölçeğinde oluşturulması gerektiğini belirten Sözbilir, bu sistemin yerel halkın afetlere hazırlıklı olmasını sağlayacağını ve afet anında hızlı müdahale için büyük bir önem taşıyacağını ifade etti. “Mahallelerde, gönüllülerin aktif olarak yer aldığı bir afet yönetim sistemi, hem afet öncesinde hem de sonrası için oldukça faydalıdır” dedi.
"Karşıyaka Kent Konseyi, toplumu bilgilendirme konusunda önemli bir adım attı"
Etkinlikte söz alan Karşıyaka Kent Konseyi Başkanı Dilek Karcı, İzmir'deki depremler nedeniyle halkın endişe içinde olduğunu belirterek, “Son dönemde yaşanan depremler, halkı oldukça tedirgin etti. Karşıyaka Kent Konseyi Afet Çalışma Grubu olarak bu etkinliği düzenledik. Amaç, İzmir’in depremselliği konusunda halkımızı bilgilendirmek ve ne gibi önlemler alınması gerektiğini anlatmaktı. Sayın Prof. Dr. Hasan Sözbilir hocamızı bu etkinlikte bizlerle birlikte olmaya davet ettik. Kendileri sağ olsunlar, bizleri kırmadılar ve etkinliğe katıldılar. Hocamızın bilgilerinden çok faydalandık. Kendisine teşekkür ederim” diye konuştu.
Etkinlik sonunda Prof. Dr. Sözbilir’e teşekkür belgesi verildi
Etkinliğin sonunda, Karşıyaka Kent Konseyi Başkanı Dilek Karcı, Prof. Dr. Hasan Sözbilir’e gösterdiği katkılar nedeniyle teşekkür belgesi sundu. Karcı, Sözbilir’in, İzmir’in depremsellik ve afet yönetimi konusunda sağladığı değerli bilgiler için minnettarlığını dile getirerek, teşekkürlerini iletti.
Etkinlik, katılımcıların, İzmir’in depremselliği ve bu alanda yapılması gerekenler hakkında daha fazla bilgi edinmelerini sağladı. Aynı zamanda, İzmir’in afetlere karşı daha hazırlıklı bir şehir haline gelmesi için gerekli adımların atılması gerektiği bir kez daha vurgulandı.
