Kültür ve Turizm Bakanlığı, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Bornova Belediyesi ve Ege Üniversitesi'nin desteğiyle Yeşilova'da 2005 yılından, Yassıtepe'de ise 2010 yılından beri kazı çalışmaları sürüyor. Bugüne kadar yapılan kazılarda kent, 8 bin 500 yıl öncesine tarihlenirken, üst üste kurulan 9 köy gün yüzüne çıkarıldı. Ayrıca kazılarda binlerce yıl öncesine ait çipura, denizkestanesi, istiridye ve midye gibi birçok kalıntıya da ulaşıldı. İlk İzmirlilerin de bugünün kent sakinleri gibi başta midye olmak üzere deniz ürünlerini tükettiği, yine bu kazılardan anlaşıldı. Geçmiş dönem kazılarında, binlerce hayvan kemiği parçası bulundu. İlgi çeken buluntular, Burdur Üniversitesi'nde görevli 2 paleontolog tarafından tek tek incelendi. Birçok hayvana ait olduğu anlaşılan kemiklerden bazıları arkeoloji dünyasında heyecanı arttırdı. Buluntulardan birinin bir aslana ait 8 bin yıllık bacak kemiği olduğu, 5 bin yıllık 2 ayrı çene kemiğinin ise 2 ayrı pantere ait olduğu tespit edildi. İzmir'de aslanın yaşadığı kanıtlanmış oldu. Ayrıca İzmir'de, yine ilk kez bir pantere ait kemik parçası bulunmuş oldu. Daha önce bulunan çeşitli eserlerde, panter resimlerini kabartmasının olduğu ancak ilk kez bu hayvanın kemik parçalarının bulunduğu belirtildi.
'BİR ZAMANLAR İZMİR'DE ASLAN DA VARMIŞ'
Antik yerleşimde bulunan eserlerle ilgili Yeşilova Kazı Alanı binasında toplantı düzenlendi. Buluntular hakkında bilgi veren Kazı Başkanı Doç. Dr. Zafer Derin, "Burdur'da üniversitedeki 2 paleontolog tarafından bu kemikler incelendi. Bunlardan biri aslan ayak kemiği. Bu şu ana kadar belki Batı Anadolu'da bulunan tek örnek. Özellikle İzmir'deki tek örnek. Bu da 8 bin yıl önce burada yaşayan halkın aslanı tanıdığını, bu canlının burada yaşadığını gösteren bir örnek. Bunlarla ilgili yurt içi ve yurt dışında DNA çalışmaları yapılıyor. Cinsi gibi çeşitli detaylar tespit edilecek. Bunun dışında 2 ayrı pantere ait çene kemikleri bulundu. Yeşilova'da bulunan aslan kemiği, 8 bin yıl öncesine ait. Yassıtepe'de bulunan panter kemikleri ise 5 bin yıl öncesine ait alanda bulundu. Daha önce bulunan kaplarda yer alan panter kabartma resimlerinden burada yaşayan insanların bu hayvanla ilişkisini söylüyorduk. Somut olarak da bulunan kemiklerle varlığı anlaşıldı. Bu hayvanların prestij için avlanıldığını düşünüyoruz. Bir dönem saygıyla kutsal olarak atfedilen bu canlıya, paranın ve gücün olduğu dönemde ise avlanılmış. İzmir'in aslında bilinmeyen bir gerçeği iki hayvanın da buradaki varlığı. Bu kanıtlanmış oldu. Bir zamanlar İzmir'de aslan da varmış" dedi.
İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürü Murat Karaçanta, UNESCO Dünya Mirası listesine dahil edilen İzmir'in Bergama ve Efes kentlerini hatırlatıp, yeni yerlerin de listeye dahil edilmesi için yapılan çalışmaların aralıksız sürdüğünden bahsetti.
Bornova Kaymakamı Fatih Genel de antik yerleşimdeki kazıların önemini vurguladı, dünyada birçok arkeoloğun yerleşimdeki kazıları dikkatle takip ettiğini söyledi.
İzmir’açık hava müzesi
İzmir’in sahip olduğu ören yerleri ve antik kentlerle bir açık hava müzesi olduğu belirten İl Kültür ve Turizm Müdürü Murat Karaçanta, “İzmir, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde Efes ve Bergama ile kalıcı listede yer alan tek il. Ayrıca geçici listede ise Birgi, Kemeraltı ve Ceneviz Kaleleri ile bulunuyor. Buraları da kalıcı listeye geçirebilmek için çalışmalar yapıyoruz. İzmir’de 22 ören yeri ve müzemiz, 6 adet müze müdürlüğümüz var. Buralarda 217 bin eser bulunuyor. İlimizde 20 adette özel müze bulunuyor. Buralarda da 10 bin 781 eser sergileniyor. Kültür ve tarih açısından zengin bir iliz” dedi.
Medeniyetin Başlangıcı Anadolu
Açılışta yaptığı konuşmada medeniyetin başlangıcının Mezopotamya ve Anadolu’ya dayandığını hatırlatan Bornova Kaymakamı Fatih Genel, “Yerleşik yaşamın, tarımın, hayvancılığın ve hatta kentleşmenin başladığı yer buralar. İzmir’in 8500 yıl öncesini yansıtan Yeşilova Höyüğü kazısı da çok değerli. Dünyanın en güzel şehri ve burada yapılan kazı çalışması da herkesin dikkatini çekebilecek bir alan. İnşallah burasıda en yakın zamanda UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alır. Burada emek veren herkese gün yüzüne çıkardıkları tarih için teşekkür ederiz” diye konuştu.
16 yıllık kazı alanı
Yeşilova Höyüğü kazılarının 16 yılı doldurduğunu ifade eden Bornova Belediye Başkan Yardımcısı Barbaros Taşer ise, “Burada 8500 yıl öncesine gidiyoruz. Kültürümüzü ve Ege’nin tarihini öğreniyoruz. Bu kazılarda elde edilen buluntular ve bilgiler insanlığın yaşadığı evreleri görmemizi sağlıyor. Burada emek veren herkese çok teşekkür ederiz” dedi.
