İzmir Körfezi'nin sularında gizlenen bir hazinenin keşfiyle, sağlıklı beslenme ve iklim değişikliğiyle mücadele için yeni bir umut ışığı doğuyor. Lise öğrencilerinin başlattığı bir proje, deniz marulunun Türk mutfağı için alternatif bir protein kaynağı olarak kullanılabileceğini ortaya koydu. Bu proje sadece yerel değil, aynı zamanda küresel düzeyde gıda krizine çözüm olabilecek bir adım niteliği taşıyor. İzmir Körfezi'nin bolca bulunan deniz marulu, artık sadece bir alg değil, sağlıklı beslenmenin bir sembolü haline geliyor.
Türk Mutfağının Yeni Protein Alternatifi
İzmir Körfezi'nde bol miktarda bulunan deniz marulu, Türk mutfağına entegre edilecek bir protein alternatifi olarak keşfedildi. İzmir'deki bir liseden gelen öğrenci ekibi, deniz marulunun et, tavuk ve yumurta gibi geleneksel protein kaynaklarına alternatif olabileceği bir projeyi geliştirdi. Bu projenin amacı, deniz marulunu kullanarak Türk mutfağında alternatif bir protein kaynağı sağlamak ve sağlıklı beslenmeye katkıda bulunmaktır. İklim değişikliklerinin yol açabileceği küresel gıda krizine karşı çözüm arayışıyla, insanların protein ihtiyaçlarını farklı kaynaklardan karşılayabilecekleri çözümler araştırılmaya başlandı.
Özel bir lisenin öğrencileri, Sürdürülebilir Kalkınma Gençlik Liderleri Eğitim Programı (SÜGEP) Akademisi tarafından verilen eğitimlerden ilham alarak bu projeyi geliştirdiler. Proje, İzmir Körfezi'nde hızla çoğalan ve çevre sorunlarına yol açan deniz marulu adlı alglerin toplanarak içlerindeki proteinin kullanılmasını öngörüyor. Bu sayede deniz marulu, karasal kaynaklara alternatif bir, ekolojik ayak izi düşük ancak protein açısından zengin bir gıda haline getirilecek. Projeyi destekleyen Yaşar Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Meneviş Uzbay Pirili, projenin önemini vurgulayarak, kırmızı et üretiminin sera gazı salınımına ve iklim krizine katkı sağladığını belirtti. Ayrıca, büyükbaş hayvan yetiştiriciliğinin tarım arazilerinin büyük bir kısmını işgal ettiğini ve bu durumun sürdürülebilirlik açısından endişe verici olduğunu ifade etti.
“Deniz marulları proje sonunda belki Türk mutfağına uygun hale getirilecek”
Projenin danışmanı ve SÜGEP Başkanı Umut Dilsiz, gençleri sürdürülebilirlik konusunda harekete geçirmeyi amaçladıklarını belirtti. Deniz marullarının Türk mutfağına uygun hale getirilerek alternatif bir gıda haline getirilmesinin hedeflendiğini söyledi. Proje ekibinden bir öğrenci olan Defne Hanaylıoğlu, projenin iklim değişikliğine bağlı olarak ortaya çıkabilecek küresel gıda krizine direnç sağlamayı amaçladığını ve alternatif protein kaynaklarına odaklandıklarını belirtti. Ayrıca, dünya nüfusunun artmasıyla birlikte protein kaynaklarının öneminin daha da arttığını vurguladı.
“Deniz marulu İzmir Körfezi’nde bolca bulunuyor”
Diğer bir öğrenci olan Ecenaz Kumaş, protein alternatiflerine yönelik araştırmalarının sonucunda deniz maruluna ulaştıklarını ve bunun gelecekteki protein kaynaklarından biri olabileceğini belirtti. Ayrıca, deniz marulunun içerdiği mineraller ve vitaminler hakkında bilgi verdi. Proje ekibinin bir diğer üyesi olan Ada Yücel, deniz marulunun Uzakdoğu ülkelerinde yaygın olarak kullanılan deniz yosunları gibi gelecekteki alternatif gıdalar arasında yer aldığını belirtti. Deniz marulunun İzmir Körfezi'nde bol miktarda bulunmasının da projeyi teşvik ettiğini söyledi. Makroalglerin insan sağlığı için önemli organik ve inorganik maddeler içerdiğini belirten İrem Aksu, deniz marulunun sağlık açısından faydalı bir gıda olduğunu vurguladı. Ayrıca, deniz marulunun tarihsel olarak gıda ve ilaç olarak kullanıldığını ifade etti.
