İzmir’in Konak ilçesinde, 2026 yılında yapılması planlanan Botanik EXPO 2026 projesi kapsamında Yeşildere semtinde kamulaştırma kararları doğrultusunda bazı binaların yıkımı gerçekleştirildi. Ancak kamulaştırma bedelleri hala ödenmeyen bazı vatandaşlar, hem evlerinden hem de mahallelerinden olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Yıkımların üzerinden geçen sürede İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ödeme yapmaması nedeniyle mağduriyet yaşayan bölge halkı, yetkililerden çözüm bekliyor.
Dönemin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yönetiminde, EXPO 2026 projesi için başlatılan kamulaştırma çalışmaları, Yeşildere semtinde büyük tartışmalara yol açtı. 2023 yılının Aralık ayında yıkımlar başladı ancak bu süreçte birçok aksaklık yaşandı. Çoğu vatandaş, kendilerine ödenen kamulaştırma bedellerinin düşük olduğunu belirterek dava açtı. Bu davaların bir kısmı ise mahkemelerden sonuç alamadı. Proje ise yaşanan aksaklıklar nedeniyle bir yıl ertelendi.
Ancak, kamulaştırma süreci devam ederken İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, açtığı davalarda belirlenen bedelleri ödemediği iddiaları ortaya atıldı. Mahkemeler, belediyenin ödemeleri yapmaması nedeniyle bazı davaların düşmesine neden oldu. Bu durumda, parasını alamayan ve yıkılan binaların enkazları arasında kalan vatandaşlar, bir an önce kamulaştırma bedellerinin ödenmesini talep ediyor.
"Evimizi terk etmek istemiyoruz, ama burada yaşamak imkansız"
Yeşildere semtinde yaşayan vatandaşlardan Özkan Kağızman (44), kamulaştırma bedelinin ödenmemesi nedeniyle taşınamadığını belirterek durumu şu sözlerle özetledi:
"350 metrekarelik alanıma 2,5 milyon lira değer biçildi. Bu rakam yeterince az değilmiş gibi bunu da ödeyemediler. Davalardan sonuç alamadık. Parayı veremiyorlar. Hal böyle olunca evimizden de olmak istemiyoruz. Ancak burada yıkılan binaların enkazları arasında yaşayamıyoruz. Özellikle akşamları ortam burada çok kötü oluyor. Bu durumun kamu yararına olduğunu düşünmüyorum. Yıllardır her gelen belediye başkanı projesiyle buraya geldi ama kimse bir çivi çakmadı. Marketimiz bile yok yıktılar. Pastane, postane vardı yıkıldı. İmkansızlıklar içindeyiz. Şehir merkezinde köy hayatı yaşıyoruz."
"Hakkımızı istiyoruz, çöplükte yaşıyoruz"
Bir diğer mahalle sakini Abdullah Uçak (73) ise yaşadıkları zorlukları ve içinde bulundukları durumu şu şekilde anlattı:
"Mahallemde toplam 12 hane kaldı. Yağmurda çamurdan, normalde tozdan geçemiyoruz. Bölgeyi 'Harmandalı Çöplüğü'ne çevirdiler. Hakkımız neyse versinler gidelim. Paramız olmadığı için gidemiyoruz. Ben halen ödeme almadım. Öyle bekliyoruz. Burada yaşamak kolay değil. Temelli berbat bir haldeyiz. Her yer çöp yığını. Sokak köpeklerinden çocuklarımız geçemiyor. Evlerimizi bırakıp gitsek hırsızlar talan edecek. Yetkililerden çözüm bekliyoruz."
"Bu bölge tekinsiz bir hal aldı, güvenli değiliz"
Yıkımların ardından bölgenin giderek daha da kötüleştiğini belirten mahalleli Feridun Büyükdede (67) ise yaşadıkları güvenlik sorunlarına dikkat çekerek şunları söyledi:
"Ben de ödeme alamadım. Ortam çok bozuk. Akşamları evsiz, barksız kişiler metruk yapılara geliyor. İçki, uyuşturucu içenler geliyor. Korkuyoruz ama bir yere de gidemiyoruz. Güvenli bir yerde değiliz. Belediye paramızı ödeyemiyor. Bana bir ev versinler ne yaparlarsa yapsınlar. Buraya gelsinler halimizi görsünler. Bir marketimiz bile yok. Mağduruz."
"Belediye, kendi açtığı davanın parasını ödemedi"
Kamulaştırma süreçlerinin hukuki boyutunu değerlendiren mahallenin avukatı Yakup Gülcan, kamulaştırma işlemlerinin nasıl işlediğini ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda yaptığı hataları şu şekilde açıkladı:
"Kamulaştırma davalarında, kamulaştırmayı yapan kurum vatandaşa bir teklifte bulunur. Vatandaş bunu kabul etmiyorsa, kamu kurumu Asliye Hukuk Mahkemesi'ne fiyat belirlenmesi için dava açar. Mahkeme de bir fiyat belirler. Bu bedeli kamu kurumu yatırır ve kararın kesinleşmesini beklemesine gerek kalmaksızın tapu kamu kurumuna geçer. Ancak burada İzmir Büyükşehir Belediyesi, kendi açtığı kamulaştırma bedelinin tespiti davalarının bedellerini yatırmadı. Bu nedenle de mağdur olan vatandaşlar ayakta kalma mücadelesi veriyorlar. İnsanlar kaderlerine terk edildi."
Belediyeden yanıt yok
İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, konuya ilişkin herhangi bir açıklama yapmadı. Kamulaştırma süreci ve bölgedeki mağduriyetle ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmazken, vatandaşlar çözüm beklemeye devam ediyor.
