SON MÜHÜR-KAZİM BOZKURT/Roman vatandaşların, Türkiye’de 4 milyonu aşkın oya sahip olduğunu açıklaya Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Özcan Purçu, seçimlerde bir oyun dahi önemli olduğunu vurguladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu konuda duyarlı olduğunu ifade eden Mv. Purçu, “ 8 bölgede Roman vatandaşlarımızla Genel Başkanımız bir araya gelip plan yapmak istedi. İlkini Trakya’da başlattık. Türkiye’nin dört bir yanında yapacağız. Açıkçası sosyolojik gerçek, yoksulluk arttıkça oy manipülasyonu artıyor. Açlık ne kadar fazlaysa, kandırıp farklı yere çekebiliyorsun. Onların kendi sıkıntıları bizim sıkıntılarımızdır. Onların sorunlarına daha fazla eğileceğiz. İlk defa parti olarak Roman strateji eylem planını kabul ettik. Parti olarak stratejilerimizi bu konuda geliştirdik” şeklinde konuştu.
“Romanların yerlerini alıp, zenginlere peşkeş çektiler”
Eskiden, Roman mahallelerinin şehrin dışında yapılaştığını, fakat artık şehrin göbeğinde kaldığını belirten Mv. Purçu, bu bölgelerin rantsal anlamda ciddi değerlere sahip olduğunu dile getirdi. Mv. Purçu, “ Parti olarak, vatandaşlarımızın yerinde yaşaması için çabalıyoruz. Sulukule, UNESCO’nun bir değeri olarak en eski mahalledir. Bizanstan kalma. 2006’da kentsel dönüşümde Romanları alıp, İstanbul’un 50 km dışına sürdüler resmen. Zenginlere peşkeş çektiler. Yerinde yaşayan insanların o zenginliği paylaşmasını istiyoruz. Türkiye’nin dört bir yanında çok açılar çektik. Aziz Kocaoğlu döneminde yapılan ‘Yerinde dönüşüm’ politikasıyla Ege mahallesi’nin zenginliklerini yaşayanlar paylaştı. Tunç Başkan da yine aynı şekilde devam ediyor” ifadelerini kullandı.
“Resmen ‘Ghetto’laştırıldık”
Sosyal devlet ilkesinin tüm vatandaşlar için eşit bir şekilde olması gerektiğinden söz eden Mv. Purçu, Alsancak’ta okula giden çocukla, Tepecik’te Ege Mahallesi’nde okulan giden çocuğun şartlarının eşitsizliğini şu sözleriyle aktardı:
“Ege Mahallesi'nde okula giden çocuklarda üniforma, servis yoksa, eğitimde eşitlik yoktur. Roman mahallelerinde okullara gidin, Roman çocuklarından başka kimse okula gitmiyor. Resmen Ghetto'laştırıldık. Çocuklar, farklı mahallelerden gelen çocuklarla karşılaşamıyor. Farklı çocuklarının modelini bilmiyor. Bu durum bizi o kadar yalnızlaştırıyor, ötekileştiriliyor ki. Öğretmenlerimizin de beklentileri olmadığı için, eğitim seviyeleri düşüyor. Tüm öğretmenlerimiz böyle düşünmese de, Roman Mahallesi’nde görev yapan öğretmenler, orayı geçiş olarak görüyor ve tayin bekliyor. Öğretmenler, ‘Dezavantajlı öğrencilere nasıl eğitim verilmeli’ şeklinde eğitimden geçmesi gerekiyor. Çocuğun da önünde rol model oluşmuyor. Okullarda, ilkokuldan liseye kadar, ciddi bir devamsızlık sorunu var. Bu çocuklar neden okula gitmiyor, hiçbir devlet yetkilisi gelip bunu sorgulamıyor. Bazı erken evlilikten dolayı çocukların kimlikleri yok. 11 yaşına gelmiş çocuk okula başlayamıyor, ben iki sene uğraştım bir çocuğu okula kaydedebilmek için. Beşinci sınıfa gelen okuma yazma bilmeyen çocuklar var”
