Gürpınar sahil çalışmalarına başlanıyor: Büyükçekmece'den sonra Beylikdüzü sırada! Gürpınar sahil çalışmalarına başlanıyor: Büyükçekmece'den sonra Beylikdüzü sırada!

Son Mühür Haber Merkzi/ Melekşah Tufaner  Türkiye 14 Mayıs Genel Seçimleri'ne giderken milletvekilliği aday listelerinin kesinleşmesiyle birlikte seçim havasının iyiden iyiye hissedildiği gündem, Gazeteci Serdar Öztürk'ün katılımıyla "Gün Başlıyor" programında tartışıldı.

"Listeler öfke yaratmamış"

İzmir milletvekili listelerini değerlendirerek söze başlayan Gazeteci Serdar Öztürk, “Seçim kesinleşti İzmir özeline baktığımızda İzmir listesinde toplam 4 aday yer aldı. Yüksel Taşkın adını özellikle konuşabiliriz belki. CHP listelerindeki tartışmalara baktığımızda, her seçim döneminde bu tür tartışmalar olur.  Yerini beğenmeyen kendisini o yerde görmeyen olur. Bu hayatın akışına uygun. Bu sefer CHP’de tepkiler benim beklediğimden az oldu. Sadullah Ergin çok tartışılıyordu ama bu tartışmayı yapanlara şunu söylemek gerekir altılı masa dün kurulmadı. Zaten partiler bir araya geldiklerinde ideolojilerinde ayrılmadıklarını söylediler. Sadece Kılıçdaroğlu diğer partiden olanlara milletvekili listelerinde yer veriyor, böylece CHP listelerinden girmiş oluyorlar. Milletvekili listelerinde nasıl yaparsak daha çok vekil alırız diye konuşuluyordu o yüzden bu tabloya kızmamak lazım. Dediğiniz gibi Atilla Sertel milletvekili adayı gösterilmedi ama ben dün baktım bir kızgınlıkları yok hatta desteklerini göstermişler. Listeler o kadar öfke yaratmamış” dedi.

Selin Sayek Böke'nin bakan olma olasılığı yüksek"

Öztürk, “Seçimi muhalefet kazanırsa bürokraside binin üzerinde kişi değişecek. Bu dönem aday gösterilmeyen milletvekili adaylarından yararlanılacaktır. Selin Sayek Böke gibi isimlerin bakan olma olasılığı da yüksek, bu yüzden ses çıkmaması kavga olmaması normal. Ben CHP’de beklenildiği kadar gürültü olmamasını buna bağlıyorum. Ben milletvekili sayısının 7’den 8’e çıkacağını da düşünüyorum, DEVA Partisi’nden gibi bazı adayların merkez sağdan da aday çıksın diyen koyuldukların düşünüyorum."

"Mehmet Ali Çelebi ile Kerem Ali Sürekli’nin işi zor "

AK Parti İzmir milletvekili listelerini değerlendiren Serdar Öztürk, “Sayısal olarak AKP'nin dörder milletvekili adayı var, bu listeye baktığımızda asıl şaşırdığım AKP’nin birinci bölgeye Mehmet Kasapoğlu’nu getirmesi oldu. Bir altına bakınca Şebnem Bursalı hemen altına baktığımızda Mehmet Ali Çelebi var. Onun için CHP’den, AKP’ye geçen birinin nasıl katkı sağlayacağını bilmiyorum. CHP ile karşılaştığımız zaman CHP’de daha ağır isimler var. Onun için CHP’nin bunu koruyup korumayacağı önemli. AKP her iki bölgeden milletvekili kaybederse Mehmet Ali Çelebi ile Kerem Ali Sürekli’nin işi zor görünüyor. İşte bu yeni seçilen adaylar süreci belirleyecek diye düşünüyorum. Şimdi herkes kendi sayısını yükseltmek için çalışacak. Bir de ittifaklar var bu sayılar aynı kalır mı yoksa yükselip düşecek mi, 380 milletvekilinin hangisi barajı aşacak onu göreceğiz. Bir de TİP gibi bir parti var, İrfan Değirmenci gibi isimler var bunlar nasıl etkileyecek bilemiyoruz" ifadelerini kullandı.

"Savcı Sayan’ın İzmir’de bir şansı olduğunu düşünmüyorum"

"Savcı Sayan’ ı İzmir’e vermeleri AKP’de siyaseten nasıl okunur derseniz, Ağrı Belediye Başkanı olan bir adamı öldürmeyip, çıkarıp vurmak isterseniz böyle yaparsınız. Ben Savcı Sayan’ın İzmir’de bir şansı olduğunu düşünmüyorum. Ağrı Belediye Başkanlığı’da gitti elinden.”

"Aytun Bey Meral Hanım için önemlidir"

İYİ Parti listelerinde tartışma görüyoruz diyen Serdar Öztürk, bu İYİ Parti içinde iki farklı ideolojiden kaynaklanıyor. Müsavat Dervişoğlu İYİ Parti içinde MHP'den kopan milliyetçi kanadı temsil ederken, Aytun Çınar eski ANAP, Adalet Partisi, Doğruyol Parti'si diyebileceğimiz merkez sağı temsil ediyor. Aslında orada başladı bu tartışma ve fikir ayrılığı. İYİ Parti'nin kurucuları ve İYİ Parti'nin üst düzey kurulunda etkili olan kişiler milliyetçi kökenden gelenler. Bunlar en son yapılan İYİ Parti'nin genel kurultayında İYİ Parti’nin Aytun Çıray ve onunla birlikte sağdan gelen bir takım isimleri tasfiye ettiler. Aytun Çıray, genel idare kurulu üyesi olamadı. Hemen arkasından Meral Akşener, Aytun Çıray'ı kendisine baş danışman yaptı. Oysa İYİ Parti kurulduğunda Aytun Çıray genel başkan yardımcısıydı, genel idare kurulu üyesiydi. Milliyetçi ve merkez sağ ayrımı ilk kez o genel idare kurulunda yaşandı, sonra da artarak devam etti. İYİ Parti'nin şu anda baktığımızda İzmir'in her iki bölgesinde birer milletvekili var. İlerleyen zaman içinde İYİ Parti'nin İzmir İl Başkanlığı'na Hüsmen Kırkpınar'ın getirilmesi daha çok Müsavat Dervişoğlu'nun desteğiyle oldu. İlk zamanlar Aytun Çıray İYİ Parti İl Başkanlığı'na uğramıyordu bile. Daha sonra Hüsmen Kırkpınar'ın İYİ Parti adayı olmak için İzmir İl Başkanlığı'ndan istifa etmesiyle yeni bir il başkanı seçilmesine gidildi. Orada ciddi tartışmalar yaşandı. Hatta Müsavat Dervişoğlu salonu terketti. Meral Akşener'in o seçime Aytun Bey'den yana müdahil olduğu söylendi. O geçen sürede demek ki bazı şeyler değişti ki  Meral Hanım milletvekili listelerinde ağırlığını işte o İYİ Parti'nin üst düzeyini oluşturan milliyetçi kesimden gelen isimlerin tercihleriyle aynı çizgiye getirdi. Aytun Çıray sıradan biri değildir sadece siyasetçi olarak anımsamayın. Aytun Çıray, Meral Akşener’le 28 Şubat olmak üzere Sağlık Bakanlığı müsteşarıydı, o dönemlerden geldi bürokrasiyi iyi bilir. Kemal Kılıçdaroğlu'yla da bürokrat olarak görev yapmış bir isim. Bir dönem İzmir milletvekilliği de yaptı. İYİ Parti'nin seçime girebilmesi için CHP'den, İYİ Parti'ye geçen 15 isimden biriydi. Aytun Bey Meral Hanım için önemlidir. Aytun Bey 6,8-7 gibi rakamlar telafuz ediyorsa bunları kendi cebinden çıkarmıyordur. Bunlar mutlaka bir takım araştırma şirketlerinin sonuçlarıdır. O yüzden de Aytun Bey tartışmasının sadece milletvekilliği  tartışması olarak sürdürülmesi çok doğru değildir. Milletvekili olarak değil belki ama üst düzey bürokraside de görme şansımız olabilir."

“Çarşambaya kadar bu listelerle ilgili tartışmalar sürer"

“Türkiye’nin karşısına getirildiği yeni bir sistem. Millet İttifakı iki yıldır ortada. İYİ Parti, DEVA ile ya da Gelecek Partisi ile bütün ideolojileri aynı diyemeyiz. Altı benzemezden bir şey oluşuyor, bu da seçim sisteminden gelen bir sonuç. Şimdi yapılan araştırmalar ne kadar çok ortak liste ile girebilirseniz o kadar vekil çıkarma olasılığınız var. Aynı tartışma Cumhur İttifakı içinde de var.  Yani biz Millet ittifakı'nda altı siyasi partinin aynı olmadığını kabul etmek zorundayız. Bunu tutan Kılıçdaroğlu’dur. İki yıl önce belliydi bir kafa karışıklığına gerek yok, birkaç güne netleşir.”

HÜDAPAR’ ı yumuşatmak içindi”

“MHP’nin seçime kendi listesiyle gitmesinin sebebini, Cumhur İttifakı içinde HÜDAPAR’la aynı kategoride olacağını istemediği içindir diyen Öztürk, Bahçeli bir nevi partisinin baraj altında kaldığı iddiasına karşılık yine üç hilal ile netleşmeyi sağlamak için yaptı. Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Önder Aksakal’ın Cumhur İttifakı'nı destekleyeceğini söylemesi ile genel başkan yardımcılarının ayrılması ise bazen genel başkanlar partilerin ideolojik sistemini aşıp böyle yapabilirler. AKP sanırım 3 listede yer vermiş, bunlarda seçilecek yerlerde. Bu tamamen koltuk için. Böyle şeyler her seçimde olur. Ben bunların birkaç güne yerine oturacağını düşünüyorum. DSP’nin Erdoğan’ı istemesi HÜDAPAR’ ı yumuşatmak içindi diye düşünüyorum. Hem soldan hem de sağdan, ittifakların içine böyle şeyler olabilir.

"Türkiye’de ilk defa iktidar bir şey vadetmiyor"

Gazeteci Öztürk, “Erdoğan çıkıp onu yaptık şunu yaptık diyor, bir yanda Akkuyu Nükleer ernerji, Kemal Bey'in elinde de bir soğan var. Bir yanda soğanın kilosunun 30 lira olması var. Halk buna karar verecek. Bu seçimin şöyle bir özelliği ortaya çıktı. Kılıçdaroğlu ben depremzedelerin evini yapacağım ücretsiz teslim edeceğim diyor.  Hemen yapamazsın nereden vereceksin diyorlar. Türkiye’de ilk defa iktidar bir şey vadetmiyor. Muhalefetin yapamazsın, edemezsin diyerek üzerine gidiyor. Tenceredir seçimin sonucunu belirleyen. Seccade tartışması bile bu işlerin kreması gibi bir anda konuşulup önemsizleşecek.

"Muharrem İnce'nin Erdoğan tarafından desteklendiğini sanmıyorum"

Muharrem İnce seçim denklemini nasıl etkiler sorusunu da yanıtlayan Öztürk, Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanlığı adayında etkisi yüzde bir benim şahsi fikrime göre. Muharrem İnce’nin mitingini gördüm. Bin, iki bin kişi anca vardı zayıf bir miting. İnce'ye verilmiş en güzel cevap şudur, "seçmen yaşını 12'ye indirirsek seçilirim" dedi. Biri de ona "sınıf başkanı seçmiyoruz" diyerek cevap vermişti. Bu çok hoşuma gitti. Özellikle İnce’ye sen aday ol gizli de olsa sana destek veririz dediklerini, Erdoğan tarafından sahaya sürüldüğünü düşünmüyorum.  İnce'nin adaylığı elbette Erdoğan'ın işine geliyor. İnce’nin tabanı bir sağ duyu sonucu bütünleşecek diye düşünüyorum” dedi.

Editör: MELEKŞAH TUFANER