Son Mühür/ Osman Günden- Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) ile Kemik İliği Transplantasyon ve Onkoloji Merkezi Kurma ve Geliştirme Vakfı (KİT-VAK) arasında geçtiğimiz aylarda imzalanan önemli bir bağış protokolü meyvelerini verdi. Bu anlamlı iş birliği sayesinde, DEÜ Onkoloji Enstitüsü bünyesinde yenilenen Hüsamettin Kabasakal Laboratuvarı'nın açılışı gerçekleştirildi. Bu yeni nesil laboratuvar, kanserle mücadelede tanı, tedavi ve araştırma süreçlerine büyük katkı sağlamayı hedefliyor. Açılış töreni, DEÜ Onkoloji Hastanesi'nde yoğun bir katılımla gerçekleşti. Törende, DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz'ı temsilen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Dilşen İnce Erdoğan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Caner Çavdar, Genel Sekreter V. Prof. Dr. Dündar Yener, KİT-VAK Yönetim Kurulu Başkanı A. İklil Ulueren ve Yönetim Kurulu üyeleri, DEÜ Onkoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Refik Emre Çeçen ile KİT-VAK bağışçıları hazır bulundu. Laboratuvara adı verilen hayırsever iş insanı Hüsamettin Kabasakal'ın torunu Duygu Uysal Simrooğlu da bağışçı aileyi temsilen törendeydi ve dedesinin vasiyetini dile getirirken duygusal anlar yaşadı.
KİT-VAK ve DEÜ arasında gönül birliği: "Yüreğini bize açtı"
Açılış konuşmasında duygusal anlar yaşayan KİT-VAK Yönetim Kurulu Başkanı A. İklil Ulueren, DEÜ ile aralarındaki iş birliğinin uzun yıllara dayanan bir sevgi ve çaba ortaklığı olduğunu vurguladı. Ulueren, özellikle DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz'a şükranlarını sunarak, "Değerli Rektörümüz Sayın Bayram Yılmaz'a sonsuz teşekkürlerimi sunmak istiyorum. O bize yüreğini açtı. İmza töreninde, her zaman bir telefon mesafesinde olduğunu, her zaman arayıp ihtiyaçları aktarabileceğimi belirtmişti. Tüm desteği için çok teşekkür ederim" ifadelerini kullandı. Ulueren, ayrıca Genel Sekreter Prof. Dr. Dündar Yener'e, Başhekim Sefa Bey'e ve tüm bağışçılara da teşekkürlerini iletti. Ulueren, bu laboratuvarın sadece bir başlangıç olduğunu ve zaman içinde Vakfın insanlığa yaptığı yatırımın ne kadar kıymetli olduğunun daha iyi anlaşılacağını belirtti.
"Sağlık sistemleri zorlanıyor"
KİT-VAK Başkanı Ulueren'in ardından söz alan DEÜ Onkoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Refik Emre Çeçen, konuşmasında kanserle mücadeledeki küresel zorluklara değindi. Çeçen, günümüzde yaklaşık 20 milyon yeni kanser tanısından bahsedildiğini ve bu hastaların neredeyse yarısının ne yazık ki kaybedildiğini belirtti. Tanı sayısının önümüzdeki yıllarda giderek artacağını ve 30 milyonun üzerine çıkacağını öngören Prof. Dr. Çeçen, yapılan çalışmaların bir yere kadar sağkalım başarısı sağlasa da bir noktadan sonra yetersiz kaldığını dile getirdi. "Bu, aileler için büyük yıkım, sağlık sistemleri üzerinde de büyük bir yük. Birçok ülkenin sağlık sistemi buna dayanmakta çok zorluk çekmektedir" diyen Çeçen, bu nedenle KİT-VAK gibi sivil toplum kuruluşlarının sağladığı desteklerin son derece kritik olduğunu vurguladı. Enstitülerinin Türkiye'deki üç proje enstitüsünden biri olduğunun altını çizen Prof. Dr. Çeçen, bu laboratuvarın ve alınan desteklerin önemini bir kez daha vurgulamış oldu.
Gelecek nesiller için yatırım
DEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Caner Çavdar ise, açılan laboratuvarların önemini hem hastalıkların seyrinin saptanması hem de koruyucu hekimlik açısından değerlendirdi. Çavdar, yakın zamanda Sağlık Bilimleri Enstitüsü'nden yaklaşık 700 yüksek lisans ve doktora öğrencisini mezun ettiklerini belirterek, "Onlar işte bu laboratuvarlarda bu araştırmaları yapıp topluma katkılarını devam ettirecekler" dedi. Bu laboratuvarların, genç bilim insanlarının kanser araştırmalarına katkı sağlaması ve gelecekte daha etkili tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi için bir zemin oluşturması hedefleniyor. Prof. Dr. Çavdar, KİT-VAK ile olan iş birliklerinin uzun yıllar boyunca, hatta kendilerinden sonra da devam edeceğine inandığını ifade ederek tüm bağışçılara ayrı ayrı teşekkürlerini sundu.
