Son Mühür- CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu'na yakın isimler taraflarını belli etmek için düğmeye bastı. Aralarında İzmir'den Mahir Polat, Sevda Erdan Kılıç ve Rıfat Nalbantoğlu'nun da bulunduğu CHP'li 10 vekil birbiri ardına Kılıçdaroğlu'na destek mesaj yağmuru başlattı.
Mesajların ortak noktası Kılıçdaroğlu'na gelen eleştirilerin haksız ve yersiz olduğuydu.
Kimse saygısızlık yapamaz...
Sevda Erdan Kılıç,
''1923 yılından bu yana Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisi olan CHP’nin 102 yıllık köklü gelenekleri vardır.
Bu geleneklerin başında, partimizin tüm genel başkanlarına ve öncü liderlerine saygı duymak gelir. Mustafa Kemal Atatürk’ten başlayarak bugüne kadar partimizi yöneten her lider, Türkiye’nin demokratikleşme yolculuğunda birer kilometre taşıdır.
7’nci Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da 13 yıl boyunca partimizi büyük bir özveri ile yönetti. Bu süreçte yaşanan zorluklar ve başarılar, hepimizin ortak tecrübesidir. Hiç kimse, geçmişte omuz verdiği bir lidere karşı saygısızlık yapma hakkına sahip değildir.
CHP'li ahlakından nasibini almamışlar...
Son günlerde yaşanan gelişmeler, maalesef bu temel ilkemizi zedelemektedir. 2018 yılında kaybedilen seçimin hemen ertesinde 25 yıldır alınamamış Ankara, Adana, İstanbul gibi belediyeleri kazandırmış, partinin oyunu belli bir noktaya getirmiş Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na ortada olmayan bir kararın çıkma ihtimali üzerinden hele ki hiçbir dahli bulunmayan bir süreç üzerinden türlü yakıştırmalar yaparak;
sosyal medya üzerinden algı operasyonlarıyla haysiyet cellatlığını organize edenler ve aparatları ile hakaret ve tehdit edenler gerçek CHP’li olamaz. Bu yakıştırmaları ima edenler dahi CHP’li ahlakından nasibini almış olamazlar. Görevi ve konumu ne olursa olsun!
Böyle bir muamele yakışmaz...
Bu yaklaşım, sadece Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılmış bir haksızlık değil, aynı zamanda partimizin 102 yıllık onurlu geçmişine yapılmış bir saygısızlıktır. Adalet Yürüyüşü ile milyonları harekete geçiren, demokratik mücadelenin simgesi haline gelen bir lidere böylesi bir muamele yakışmaz.
Partimizin birliği, Türkiye’nin geleceği için şarttır. Ancak bu birlik, geçmişimizi inkar ederek, emek vermiş liderlerimizi küçümseyerek sağlanamaz. Aksine, kendi değerlerini bilen, bu değerleri savunan ve ileriye götüren bir anlayışla mümkün olur.'' ifadelerine yer verdi.
Harim-i ismetinde boğulur...
Mahir Polat,
''Kemal Kılıçdaroğlu demek;
Sivas’ın ötesine geçemeyen Cumhuriyet Halk Partisi’ni , bütün milletin üzerinde ittifak kurduğu bir parti yapmak demektir.
Terör örgütlerinin kurşunlarına göğüsünü siper edebilmek, linçlere-suikastlere ve ölümün üzerine baş eğmeden yürümek demektir.
Kemal Kılıçdaroğlu demek ;
Hak için Halk için dünyanın en uzun adalet yürüyüşünü yapmak demektir.
Kemal Kılıçdaroğlu demek;
Milletin onurlu yürüyüşü , yetimin vicdanı demektir.
Parti kültürünü ve milletim vicdanını bilmeden 7.Genel Başkanımıza saldıranlar emin olun ki , siyasi anlamda
“Partimizin Harim-i ismetinde boğulacaktır.'' vurgusunda bulundu.
Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırılar...
Rıfat Nalbantoğlu,
''Partimizin birliği ve bütünlüğünü korumak; Her bir üyemizin, il ve ilçe başkanlarımızın, Milletvekillerimizin ve bütün Belediye Başkanlarımızın asli vazifesidir.
Bu, en çok da Genel Merkez Yöneticilerimizin görevidir. Partimizin uzun yıllar Genel Başkanlığını yapan ve bugünkü başarımızın taşlarını büyük bir emek ve cesaretle ören 7. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırıları durdurmak ve partimizi sükunete davet etmek bugünlerin aşılmasındaki en önemli konudur.
Hal böyle iken kimi partililerimizin önceki dönem Genel Başkanımıza parti geleneklerimize, kültürüne ve edep kurallarına aykırı bir şekilde söylemlerde bulunması, bugün partimizin karşı karşıya olduğu sorunları derinleştirmekten başka bir amaca hizmet etmez.
Parti bütünlüğü, parti geleneklerine bağlı kalınarak sağlanılabilir…'' mesajı verdi.
