İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Tunç Soyer, Gündemi Değerlendirme ve Bilgilendirme Toplantısı'nda Harmandalı'daki çöplerin bertarafı ve İzmir'de ihtiyaç duyulan mezarlık alanlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Ekonomiyi değerlendirek konuşmasına başlayan Tunç Soyer, "2-2.5 ay öncesinde güzel haberler vardı Gabar Petrolü, Karadeniz Doğal Gazı gibi hepimizin yüreğine su serpen haberlerdi. Ama o pembe rüyalar bir kabusa döndü ve iki ay sonra akaryakıt zammına işler geldi. Ne olacak bu CHP'nin hali diyenler, ne olacak bu vatandaşın hali diye konuşmur. Bunu anlamak mümkün değil. Sonuçta ciddi bir ekonomik krizle yüz yüzeyiz. Sadece İzmir halkı değil tüm Türkiye böyle. Tablo böyleyken yüksek kaliteli hizmet vermeye gayret ediyoruz" dedi.

"İzmir'de Ulaştırma Bakanlığı'nın tek bir metro tüneli yok"

Soyer, "İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin durumu nedir derseniz 2019 yılında göreve geldiğimizde 650 milyon Euro civarında bir borç stoğu vardı. Bu 4 buçuk senede geldiğimiz 550 milyon küsur Euroya indirmişiz. İzmir büyükşehir belediyesi bu dört senede aslında borcunu aşağı indirmiş. Ama borcumuz dört misli artmış görünüyor. Biz geri ödüyoruz ama borcumuz kurlardan dolayı büyüyor. Niye peki dış borç arayışı içindeyiz? Hazineden aldığımız payla İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin bütçesi oluşuyor ve bütün yatırımlarımızı bununla yapıyoruz. Fakat hükümetimiz raylı sistem yatırımları, içme suyu yatırımları olsun hiçbirine girmiyor. İzmir'de Ulaştırma Bakanlığı'nın tek bir metro tüneli yok. Bizde gidiyoruz para buluyoruz, finansman kaynağı yaratıyoruz ve biz yapıyoruz" ifadelerini kullandı.

"Tüm engellemelere rağmen en kaliteli hizmeti vermeye devam ediyoruz"

Soyer, "Buca Metro'su Türkiye tarihinde yapılan en büyük kamu yatırımlarından biri. Biz ekonomi zorluklar içerisinde İzmir Buca Metrosu'nun yatırımları ne olacak konusunda endişeli değiliz çünkü kurduğumuz sistemle iş yürüdükçe firmaya parası ödemiyor. Ama Narlıdere Metrosu'nda durum bu değil. Narlıdere Metrosu'nun da yüzde 95'ini tamamlamış durumdayız. Deneme seferlerini de yaptık, istasyonların seramikleri kaldı. Bir de son kalan kısım var 30 milyon Euro. Mart ayında bu geldi ama vize aktarımın yapılması lazım yapmıyorlar. Kefalet, teminat istemiyoruz. Banka bize zaten hakkımız olan  meblağı göndermiş, hükümetin de aktarması lazım ama aktarmıyorlar. Talep ediyoruz cevapta yok. Ankara'dan bir dönüş yok. Biz bu işi yapmaya devam edeceğiz. Şimdi ben Torbalı'dan geliyorum, Torbalı'ya yaptığımız yatırım 1 milyarı geçti. Su başı mahallesinde senelerdir olmayan kanalizasyon sisteminin temelini attık geldik. Uyguladığımız yeni sistemle tarımsal sulamanın yapılacağı şekilde açıyoruz. Böylece atık su arıtılmış olup tarımsal sulamada kullanılmışta oluyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi borcuna sadık, bütün bu ekonomik kriz, yangın ortamında dimdik ayakta olan bir kurumdur ve tüm bu yatırımlarla tereddütsüz devamını getirecektir. Hiç kimsenin düşüncesi olmasın sapasağlam ayaktayız tüm engellemelere rağmen en kaliteli hizmeti vermeye devam ediyoruz İzmir'e" dedi.

"2025'de Harmandalı'yı kapatıyoruz"

"Harmandalı meselesini tüm çıplaklığı ile hepinizin bilmesi için özellikle sizlerle paylaşmak istedim. 2018 yılından önce İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Çevre Şehircilik Bakanlığı 5 noktada çöp atık bertaraf tesisi ile ilgili bir mutabakata varıyorlar. Bunlar Bergama, Ödemiş, Urla, Menderes ve Çiğli Harmandalı. 2007 'de Torbalı Uyuzdere Atık Saha talebi MTA tarafından reddedilmiş. 2012 yılında Torbalı Taşkesik Atık yeri zamanın tarım bakanı tarafından reddedilmiş. Bunlar geçmişte yaşananlar. 2018'de atık bertarı kurulması noktasında ne olmuş. Çiğli Harmandalı'da biyonik sağlıklı atık bertaraf işlemi başlatılmış. Elde edilen elektrikle İzmir Büyükşehir Belediyesi hem gelir sağlıyor hem de çevredeki 90-100 bin haneye çöpten elektrik üretimi söz konusu. O yüzden son derece modernize edilmiş bir tesisle karşı karşıyayız.  Fakat bölgede bir de heyelan tehditi ortaya çıkıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak heyelanın incelenmesini talep ettik en yetkili kişiler ile. Ve bu inceleme devam ediyor. Ön raporlardan ortaya çıkan sonuçta heyelan artma tesisi ile çıkan bir şey değil. Çok daha geçmişe giden kitlenin hareketi söz konusu. Bu nedenle biz Harmandalı'yı terketme kararı verdik. Biz 2024'ün sonunda burayı kapatıp, 2025'de orada çöp depolama ve atık bertarafını sonlandırmayı planlıyoruz."

"ÇED sürecinin tamamlanması 3 yıl"

Soyer, "Bu arada da İzmir'in nüfusu 4.5 milyona çıktı. Dolayısıyla 4 ayrı noktada atık bertaraf tesisine ihtiyaç var. Bergama ve Ödemiş'teki çalışıyor. İzmirîn toplam çöpü 4500 ton civarında bu iki tesis 2200 ton atığı bertaraf ediyor. Fakat Harmandalı'yı kapatacaksak başka şeye ihtiyaç var. Bu da Urla'da ve Menederes'te tesislere ihtiyaç var demek. Urla'da öngörülen alan İYTE rektörü tarafından reddediliyor. Urla Uzunkuyu Eski Taş Ocağı Atık Sahası'da uygun bulunmuyor dolayısıyla Urla'da durduruluyoruz. Menderes'te ise uzun soluklu yolculuk var. Önce Orman Genel Müdürlüğünün ön izin tahsisi alınıyor. Arkasından 13 kurumdan izin alınıyor ve çevre kurulundan bunlar onaylanıyor. Sonra bunun teknik bütünlüğünün değerlendirilmesi için Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bunun için fizibilite raporumuzu sunuyoruz, Bu rapor sonra ÇED başvurusunun yapılmasının önünü açıyor. ÇED sürecinde kurumların izinleri alınıyor bu aşamada Gıda Tarım İl Müdürlüğü görüşünü olumlu olarak veriyor ama sonra görüş değiştiriyor. Ne yazık ki bu olumsuz görüş nedeni ile Mendereste'de imalata başlayacak noktaya gelemiyoruz. 3 yıllık bir süresi var ÇED'in 3 yıllık sürenin sonlanmasına bir ay kaldı. O nedenle validen bir ricadan bulunduk. Harmandalı'yı zaten biz kapatmaya kararlıyız. Urla'da izin vermiyorsunuz, Menderes'te izin vermiyorsunuz peki biz ne yapacağız? Çöpü nereye götürüp bertaraf edeceğiz? Bir yer bulup onunla ilgili ÇED sürecinin tamamlanması 3 yıl. Biz bunlar olmadığı için 90 tırla her gün 18 bin km yol yaparak yılda 500 milyon TL ile çöpü bertaraf ediyoruz. Bu kamu zararı değil mi? Bugün değilse bir gün bu kamu zararı yapanlardan hesap sormak lazım. Çoluğumuzun, çocuğumuzun rıskı bu. Tüm İzmirlinin hakkı var bu parada" dedi.

"İzmir'in 200 bin metrekarelik mezarlık alana ihtiyacı var"

Soyer, "Mezarlık konusuna gelirsek rica ve minnetle mezar yeri gösteriyoruz. Çünkü yok. Her yıl 200 bin metrekarelik mezarlık alana ihtiyacı var İzmir'in. Biz 7.7 milyon metrekarelik bir mezarlık alanıyla ilgili talepte bulunmuşuz. Hem Orman Bakanlığı hem de Çevre ve Şehircilik Bakanlığından talebimiz var. Hatta mahkeme kararları da almış yaklaşık 260 bin metrekarelik yerle ilgili mahkeme kararları olması rağmen mezarlık alanları bunlar. Bu bir rant kapısı değil, insanların en büyük hakkı. Neden bize bunları tahsis etmiyorsunuz? Bu nasıl bir ruh halidir... Beni cezalandırmak için neden İzmirliyi cezalandırıyorsunuz? Mezarlık neden verilmez?" diyerek konuştu.

Editör: MELEKŞAH TUFANER