Zaman ilerledikçe hayatımızdaki her şey her geçen gün hızla değişiyor. Bugün kullandığımız her nesne geçmişte hayal bile edemeyeceğimiz bir görünüme bürünerek yaşam yolculuğumuza eşlik ediyor. Ancak varlığımızdan bu yana değişmeyen tek bir şey var; iletişim kurma, öğrenme ihtiyacı.

Haberleşme biçimleri tarihsel süreç içinde sürekli değişim gösterse de iletişim kurma çabası ilk çağlardan bu yana insanlara dair en sabit özelliklerden biridir. Bu ihtiyaç bizi bilgiye ulaştıran, gelişimimize olanak sağlayan en büyük etkendir. Teknolojinin bu ölçüde hayatımızda olmadığı dönemlerde, haberdar olmak için daha çok çaba sarf etmemiz gerekmekteydi. Gelişen teknoloji hayatımızdaki her şeyi değiştirdiği gibi kolaylaştırdı. Tabii ki bundan haberleşme de payını aldı. İnsanlar bilgiye, habere daha kolay erişir oldu.

BÜYÜK BİR MÜCADELE

Ancak kolay görünen şeylerin arkasında büyük bir çaba, yadsınamaz bir mücadele vardır. Bu mücadeleyi verenlerse her dönemde olduğu gibi haber alma hakkı için çalışan gazeteciler, haberin kaynağında olan yerel basındır. Teknolojinin baş döndürücü bir hızda ilerlemesiyle ulusal – yerel geleneksel medya dijitale taşındı. Mürekkeple sayfalara yazılan haberler, verilerle internete işlendi.

Teknoloji ve habere ulaşma biçimi değişse de iletişim kurma ihtiyacımız gibi değişmeyen ve aksine toplumları geriye götüren, demokrasiye zarar veren bazı şeyler daha var. Baskı, sansür ve bilgi kirliliği… Geniş kitlelerin sesi olan gerçekleri halka aktarmayı amaç edinen, ilkelerinden asla sapmayan basının sesi kısılmak isteniyor. Basın sektörünün can damarı olan yerel basın ise bunların yanında ekonomik zorluklarla da boğuşuyor.

YEREL MEDYA AYAKTA KALDI

Her şeye rağmen yerel medya ayakta kalmaya çalışıyor. Haber edinme hakkı, basın özgürlüğü ve doğru habercilik için en nihayetinde demokrasi için çağın nimetleriyle güçleniyor. Ses olmaya devam ediyor.

Umutsuzluğa inat ışımaya, bağımsız haberciliği her yeni günde daha ileri taşımaya…

Nice ilkeli,başarı dolu yıllara Son Mühür.