Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programının konuğu İşsizlik ve Pahalılıkla Savaş Derneği Başkanı Nesibe Gençer oldu. Gençer, işsizliğe ve pahalılığa karşı örgütlü mücadele yürütmek gerekir diyerek İzmirlilere örgütlü olma çağrısında bulundu. Gelir adaletsizliğine de dikkat çeken Gençer, ilginç veriler paylaştı. 


“Kuvayı Milliye geleneğini devam ettiriyoruz”

Konuşmasına derneğin anlatarak başlayan Gençer; derneğin köklü olduğunu ve 1968 yılında kurulduğunu söyledi. Gençer; “Sermaye düzenine karşı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de emekçi sömürüsüne karşı kurulan bir dernek. Hikmet Kılcı’nın öncülüğünde 19 Mayıs 1968 yılında kuruluyor. O dönemin önemli isimlerinin yer aldığı 62 kişilik üyesiyle kuruluyor. Bizler işsizliğin ve pahalılığın yaratıcısı olan emperyalizm ve kapitalizme karşı Kuvayı Milliye de olduğu gibi o mücadeleyi, geleneği devam ettiriyoruz” açıklamasında bulundu. 

“İşsizlik ve pahalılık cehenneminde yaşıyoruz”

Ne kadar insana ulaşabilirsek ve bu sorunları paylaşabilirsek bizim için o kadar anlam ifade ediyor diyen Gençer;  “Asgari ücret 11 bin 402 lira açlık sınırının altında. Bu asgari ücretin belirlenme komisyonunda olan biri, bu rakamlara nasıl evet diyebilir. Bir asgari ücretlinin geçinebilmesi mümkün değil! İşsizlik ve pahalılık cehenneminde yaşıyoruz” dedi.

“Yaşam hakkımız gasp ediliyor”

Kıdem tazminatına da göz koyuldu diyen Gençer; “30 yıllık bir işçinin tavandan alacağı ücret 700 bin lira. Bununla ev alınabilir mi? İzmir’de gevrek 10 lira… Biz çeyrek deyince aklımıza altın gelirdi, şimdi yarım gevrek geliyor. Bir gevrek 10 lira, çay 15 lira, ailecek 3 öğün 375 lira yapıyor. Bu nedenle kof şişmanlıklar, boy kısalıkları, zeka geriliği gibi problemler yaşıyor çocuklarımız. Bu yaşam hakkımızın gaspıdır” dedi.

Sınıfsal çelişkiyi çözmeliyiz

İsviçre Bankası’nın Türkiye’deki Gelir raporu araştırmasında da bahseden Gençer;  “Türkiye’de toplam 1 trilyon 41 milyon dolarlık servetin yüzde 39,5’lik kısmı nüfusun sadece yüzde 1’lik kesiminin elinde. Nüfusun en zengin yüzde 10’unun aldığı pay,  yüzde 69.8… En zengin yüzde 5’in serveti, kalan yüzde 95’in toplamından fazla… Buradaki sınıfsal çelişkiyi çözmeliyiz” dedi.

“Yaşam kalitesi yok”

Türkiye İstatistik Kurumu’nun Türkiye’nin yaşam kalitesi raporundan verileri de paylaşan Gençer; “10 kişiden 9’u kitap okumuyor. Yüzde 69 hiç kitap okumuyor. Yüzde 94.9’u spor etkinliğine hiç gidemiyor. TÜİK’in yaşam kalitesi araştırmasının sonuçları bunlar, benim yorumlarım değil. Demek ki yaşam kalitesi yok. Devletin resmi rakamları bunu gösteriyor” dedi.


“Ulaşım ücretleri İzmirlileri zorluyor”

Ulaşıma yapılan zamlar sonrası ücretlerin İzmirlileri zorladığını söyleyen Gençer; “Ulaşım zamlarının iyileştirilir noktada olması lazım. Daha önceki dönemler 90 dk. ücretsiz aktarma olanağı vardı. Bu insanları toplu ulaşım kullanmaya iter. Biz birçok alanda da destekçiyiz. Mücadelenin olduğu her alanda varız.  İZBAN’ın en uzun tarifesi 55 lira. Bu asgari ücretle bunu nasıl ödeyecek insanlar? Bütünlüklü olarak baktığımızda herkes kendi alanında mücadele etmeli.  İnsani yaşam koşullarında asgari ücret istiyoruz. Sloganlarımızı şöyle atıyoruz: ‘Zam Zam Zam, Ucuzluk Ne Zaman? Örgütlü Halk Yenilmez’ bu sloganların hepsinin içi dolu. Bunlar sadece slogan değil” ifadelerini kullandı.

Emekliler geçinemiyor!

Emekli maaşıyla geçinmenin iyiden iyiye zorlaştığını belirten Gençer; “2018 yılında emekliler 1.578 lira alıyormuş. Bu 8.1 gr altına tekabül ediyor. Şimdi bakıyoruz en düşük emekli maaşı 7.500 lira, 4.3 gr altına tekabül ediyor. Bu rakamların dili. Somut gerçekler” açıklamasında bulundu. 

İzmirlilere çağrımdır!

Derneğin sanatla da iç içe olduğunu belirten Gençer; “Çevreye duyarlı halka duyarlı sanat duyarlı bir derneğiz biz, Sevinç Öztürk hocamızla birlikte Kuvayı Milliye kadınları oyununu da sahneye koyduk. Biz o ruhun yeniden canlanabileceğini düşünüyoruz. İşsizlik ve pahalılık düzeni elbet son bulacak. Toplumların ömrü insanların ömrü gibi değil. Bu düzen elbette ki bitecek. İşsizliğe pahalılığa dur demek için bir Kuvayı Milliye mücadelesi yürütmek gerekir. İzmir halkına çağrı yapmış olayım; Zamma zulme, işsizliğe, pahalılığa karşı örgütlü mücadele yürütmek gerekir. Bunun için emekçilerimizi, İzmirlileri derneğimiz çatısı altında buluşmaya davet ediyorum. İşsizlik, pahalılık cehenneminden ancak bir beraber olarak kurtulabiliriz” dedi.

Editör: Bünyamin Dobrucalı