Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanı adayı olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun adının açıklandığı süreç Türk siyasi tarihinin en hareketli dönemlerinden biri olarak tarihe geçmeye aday. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in önce masayı terk etmesi ardından Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı yardımcısı olarak değerlendirileceğine yönelik uzlaşıyla oturduğu Altılı Masa’da kulislere göre krizi çözen isim Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’ydu. Davutoğlu’nun beş yıl Dışişleri Bakanlığı, iki yıl da Başbakanlık yaptığını hatırlatan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardmcısı Selçuk Özdağ, Son Mühür'e süreçte yaşananları ve önümüzdeki dönemde yaşanacaklara dair açıklamalarda bulundu. Özdağ, meselemiz kendimizle ilgili siyaset yapmadığımızı Türkiye’ye göstermemiz gerekiyordu, bunu gösterdiğimi için mutluyum dedi. Milletvekili listelerinin tek liste mi? İki liste mi? Yoksa üç liste mi olacağına yönelik görüşmelerin devam ettiğini belirten Özdağ, bu hafta sonuna kadar konu netleşir. Matematik ne diyorsa, algoritma ne diyorsa o olur hatırlatmasında bulundu. Selçuk Özdağ kendi siyasi geleceği konusunda Genel Merkez’in kararını bekleceğine işaret ederken milletvekili adaylığına açık kapı bıraktı. 

İşte Selçuk Özdağ’ın açıklamalarından öne çıkan detaylar...  

SAYIN DAVUTOĞLU TECRÜBESİNİ KONUŞTURDU 

Sayın Davutoğlu’nun da Sayın Kılıçdaroğlu’nun da, diğer genel başkanların da çok ciddi rolleri vardır. Sayın Genel Başkan bu konuda tecrübesini konuşturmuştur. Beş sene dışişleri bakanlığı, iki sene başbakanlık yapmış bir isimdir. Meselemiz şudur, kendimizle ilgili siyaset yapmadığımızı Türkiye’ye göstermemiz gerekiyordu, bunu gösterdiğimiz için mutluyuz. Yeni bir dönem başlıyor. Onları genel başkanlar kendileri anlatırlar neler yaşandığını, Mevlana’nın söylediği gibi dünkü günün sabahı dünde kaldı cancağızım, bugün yeni bir sabah, şimdi yeni şeyler söylemek lazım.   

YENİ BİR SAYFA AÇILIYOR 

Yeni sayfa açılıyor Türkiye’de. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte Sayın Erdoğan ‘verin yetkiyi, görün etkiyi’ demişti. Bu sistem Türk tip bir sistem demişlerdi oysa bu sistem Sayın Erdoğan tipi bir sistem. Tek adamlık sistemi, çoğulculuğu arka plana atan, çoğunluğu ön plana çıkartan bir sistem. Geldiğimi noktada gördük ki Türkiye fakirleşiyor, yoksullaşıyor. Türkiye ayn zamanda adaletini kaybediyor, hukukunu kaybediyor. Liyakat, ehliyet ve ahlakını kaybediyor. Bugün artık Türkiye’de devletin liyakat ve ehliyetle buluşmasından bahsetmemiz mümkün değildir. O nedenle bugün tek adam sisteminden, şeffaf olmayan, denetlenemeyen bir yapıdan, hesap vemeyen bir yapıdan tekrar yeniden şeffaf, denetlenebilir, hesap verebilir bir yapıya doğru evrilmemiz lazım. Bunu başarmamız gerekiyor. Bu da yeni bir sistemle, Millet İttifakı’yla olacak. Bu geçiş dönemidir. Bu sistemden kurtulmanın yolu bu geçiş döneminde cumhurbaşkanlığını kazanmaktan geçiyor. Çok hızlı bir şekilde de parlamenter sisteme evrilmekten geçiyor. Türkiye yeniden pasaportunun kıymetli olduğu, parasının değerli olduğu, fakirliğin azaldığı, eğitimde fırsat eşitliğinin olduğu, gelir dağılımında adaletin olduğu sisteme doğru evrilmek mecburiyetindedir. Bin yıldır Anadolu coğrafyasında olan çocukların kurduğu 100 yıllık devlette, son Türk devletinde devleti yönetenler böyle olmamalıdır.   

 RTÜK’LE, BASIN İLAN’LA, ÇETELERLE SUSTURMAYA ÇALIŞIYORLAR 

Sofranıza renk katacak ''Şeftali Kebabı'' tarifi: Şeftali Kebabı yapmanın püf noktaları Sofranıza renk katacak ''Şeftali Kebabı'' tarifi: Şeftali Kebabı yapmanın püf noktaları

Türkiye’de hırsızlık var, hırsız var diyoruz yok diyorlar, talan var diyoruz, yok diyorlar, yalan var diyoruz, yok diyorlar, var diyen yargıya gereğini yapıyorlar, var diyen medyaya gereğini yapıyorlar, var diyen siyasetçiye gereğini yapıyorlar. Ya RTÜK’le, ya Basın İlan Kurumu’yla  veya çetelerle, mafyalarla susturmaya çalışıyorlar. Bir siyasi mühendislikle karşı karşıyayız. Şimdi Sayın Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı adayımızdır. Evet yetmez, sadece Kılıçdaroğlu’nu seçmiyoruz, aynı zamanda beş genel başkan kendisinn yardımcısı olacak ve bu şekilde bir görev dağılımı, bir görevi paylaşım, yetkileri paylaşım olacak, yetmez, aynı zamanda bakanlar kurulunda yetkilerimizi paylaşacağız. Yetmez, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği ‘hakimiyet kayıtsız, şartsız millete aittir’ sözü gereğince parlamentoyla yetkilerini paylaşan bir sistem, bir yapı, böylece tek adamın değil çok aklın yönettiği bir Türkiye. Yani parlamentonun yönettiği bir Türkiye’ye dönüştürmek istiyoruz.   

 SİYASET KONUŞMA SANATIDIR 

Siyaset şudur, siyaset konuşma sanatına denir. Demokrasi çoğulculuğun adıdır. Şeffaflığın ve açıklığın adıdır. Ama demokrasi aynı zamanda da konuşma sanatının adıdır. Konuşuruz, tartışırız, müzakere ederiz, anlaşırız veya farklılıklarımızı kenara koyar, zamana yayar, farklı olmadığımız birlikteliğimizi de servet kabul ederiz.  

 MİLLETVEKİLİ LİSTELERİ NE OLACAK? 

Milletvekili listelerin nasıl olacağı konusu konuşuluyor. İki ayrı liste mi olacak? Tek liste mi olacak? Üç ayrı liste mi olacak? Bu noktada bu hafta sonuna kadar çalışmalar devam edecek. İstatistik bize ne emrediyorsa, algoritmalar bize ne emrediyorsa, matematik bize ne emrediyorsa ona göre hareket edeceğiz.   

 GENEL MERKEZİMİZ NE TALİMAT VERİRSE 

Önümüzde milletvekili seçimi var. Milletimiz bize ne talimat verirse, genel merkezimiz bize ne söylerse, altı genel başkan bize ne derse onu yapacağız. Gördüğümüz şu ki, önce milletvekilliği olacak gibi görünüyor.

Editör: TE Bilişim