Son Mühür Haber Merkezi/ Melekşah Tufaner Son Mühür TV’de ‘Sanatın Renkleri’ programının bu haftaki konuğu Klaros Kutsal Alanı Kazısı Bilimsel Danışmanı/ Arkeolog Dr. Onur Zunal oldu. 

Yapay Zeka ve robotlaşma: Tehlike de miyiz? Yapay Zeka ve robotlaşma: Tehlike de miyiz?

Klaros Kutsal Alanı ile ilgili bilgi veren Dr. Onur Zunal, “Klaros , çok önemli bir yer. İzmir Menderes İlçesi’nde, Ahmet Beyli Mahallesinde yer alan bir kutsal alan, pagan kutsal alanı. Çok tanrılı bir yer. Bunun dışında da çok önemli bir kehanet merkezi. Bizim 3 tane bildiğimiz kehanet merkezi var bunların bir tanesi de İzmir sınırları içerisinde yer alıyor. Klaros, Apollon yapımı ile öne çıkan bir kehanet merkezi. Çünkü Yunan tanrıları gündelik işlerini birtakım görevleri aralarında paylaşmışlardır. Kimisi sağlık, müzik tanrısıdır. Apollon da kehanet vermekle ilgili sorumlu bir tanrıdır aslında. Kehanetten bilgiler verme ve ön görülerde bulunma tanrısı” dedi.  

“Dolunay gecelerinde kehanet” 

Zunal, “İyonya matematik, sanat, felsefenin doğduğu bir toprak. Kehanette bir ritüele bağlı olan ve günümüzde falcılıkla karıştırılan olay. Kehanet dinsel olgu olarak karşımıza çıkıyor bir zorunluluk. Siz ülkeyi yöneten bir kralsanız mutlaka tanrı Apollon’dan bir izin almanız gerekiyor. Özellikle dolunay gecelerinde kehanet verildiğini biliyoruz. Özellikle Klaros’a gelip baktığınız da pek çok yazıt göreceksiniz. Bu yazıtlar kehanet ritüelinin nasıl olduğunu bize anlatmıyor. Kutsal alana gelen toplulukların kaç kişi geldiklerini, isimlerini anlatan bir çeşit arşiv. Bir Yunan tapınağı tanrıların evi olarak görülür. Dolayısıyla da burada özel bir ritüel gerçekleştiriliyor. Bir kast sistemi var. Toplumu ilgilendiren meseleler olması gerekiyor. Örneğin bir savaş, deprem, salgın gibi. Sıradan insanları tapınağı içine almasalar da kentin ileri gelenlerini tapınağa alıyorlar.” 

“Tanrı Apollon’a soru soruluyor” 

“Tapınakta ön oda dediğimiz yer bekleme salonu görevi görüyor ve danışacak kişiyi buraya alıyorlar. Kâhine sorulacak soruyu sekreterya yazı haline getirip, kayıt altına alıyor. Kâhin tapınağın arka odada, su kaynağından su içerek rahipten aldığı soruları tanrı Apollon’a soruyor. Rahip de bunu soran kişiye iletiyor.” 

“Klaros’taki su kaynağı duruyor” 

Zunal, “Antik mimaride henüz anıtsal mimariye geçilmeden önce çok büyük olasılıkla su kaynağının etrafında ağaç veya taştan yapılmış bir sunak vardı. Bu su kaynağı tapınakların içerisinde yer alıyor. Bu su kaynağını koruyarak tapınakları yapıyorlar. Günümüzde bu su kaynağı Klaros’ta hala faaliyette. Aynı su değil nedeni de Klaros’un denize kıyısı olduğunu biliyoruz. Şu anda 1,5 kilometre alüvyonlarla doluyor. Bu su kaynağı da tatlı ve tuzlu su karışımı halinde şu anda.” 

“Bilinen 3 kehanet merkezi var” 

“Şu andaki arkeoloji verilere göre Klaros onlardan daha önce kurulduğunu gösteriyor. Hem arkeolojik veriler ve kuruluş mitlerine bakıldığında, Klaros’un İsa’dan önce 12. ve 13. Yüzyıllarda kurulduğunu biliyoruz. Didim ve Delfi’deki verilere henüz bu kadar erken ulaşılmadı. Tabi ki kazılar ilerliyor mutlaka veriler eklenecektir. Kehanet o dönem için çok önemli bir olgu, toplumsal bir mesele. Kahinlere sorulan soruların ne maksatla sorulduğunu biz biliyoruz. Bu cevaplarında bir kısmının çok mantıklı olduğunu da görüyoruz. Toplumsal odaklı geliniyor daha çok. Tanrılara bir şey soracaksanız mutlaka eliniz boş gelmemeniz de gerekiyor. Çeşitli kurban sunumları, pişmiş toprak, mücevherler olabilir bu. Size vermiş olduğu cevap ise doğru olursa yeniden tapınağa gelip hediye vererek soru soruyorsunuz.” 

“Klaros antik dönemin haç merkezi” 

Zunal, “Bu kazılar bir kültür politikası ve düzgün yönetilmesi gerekiyor. Bu çok uzun soluklu bir iş. İzmir’de antik dönemden bu yan birbirinden kıymetli yerler var. Yeşilova, Bayraklı ’sına, Agora, Efes’e kadar uygarlığın beşiğinde yaşıyoruz. Fakat yeteri kadar da önem verilmediğini görüyoruz. Klaros’un çok ciddi turizm potansiyeli de var. Klaros antik en önemli haç merkezi aslında. Klaros çevresinde bir pazar kuruluyor ve her türlü şeyin alınıp satıldığı ortamı da var aslında. Bu da bir inanç turizmini getiriyor. Son yıllarda kazmaktan ziyade bu işin sürdürülebilir olması lazım. Klaros’ da kazılar 1900’lü yıllarda başlamış, 2001’den günümüze kesintisiz çalışma içindeyiz ve uzun yıllar daha devam edecek” diye konuştu.  

Editör: MELEKŞAH TUFANER