Son Mühür Haber Merkezi/ Güleser Yaren Karaaslan ''Sıcak Bakış'' programına konuk olan Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, Ayşegül Koç'un’un sorularını yanıtladı.   Pandeminin ekonomik anlamda belediyeyi de çok etkilediğini dile getirerek söze başlayan Mehmet Eriş, "4 yıldır halkın teveccühü oldu. Tekrar başkanlık kısmet oldu. Ödemiş için düşündüğümüz planladığımız proglamladığımız çalışmalar var ama Tüm Türkiye’de olduğu gibi dünyada da yaşanan pandemi tabii ki ekonomik olarak bizi etkiledi. Hayat durdu adeta. Belli iş yerlerimiz kapandı. Bizde de örneğin sosyal tesislerimiz ve restoranlarımız gibi daha çok insanların sosyal yaşantısına yönelik yerlerimiz kapanmak durumunda kaldı ama biz kimseyi kapının önüne koymadık. Bunun maliyeti de bize bugünki değrlerle yaklaşık 96 milyon lira. İşyerleri,lokantalar, kahvehaneler gibi sosyal hayatın olduğu yerlerin kapanması bizi gelirler yönünden de etkiledi. İzmir ve Ödemiş bu konu da çok iyi bir yönetim izledi. Vali Bey’in,  Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’in ve ilçe Kaymakamının bu yönde çok katkıları oldu. Pandemi sonrası o kayıplar ekonomik durgunluklar ister istemez hayatı değiştirdi. Ekonomik yönden hazır değilsek mutlaka maddi kayıplar oldu.

Önce Bayraklı depremi ardından 6 Şubat

Biz katkı atık değerlendirme anlamında bir tesis kuruldu. Bunda bir gecikme yaşadık çünkü karşı taraf yani Avrupa’da alınacak makinelerin buraya getirilmesi mümkün değildi. Onların çok daha katı önlemleri vardı. Bunun içinde hemen yaşadığımız Tunç Soyer Beydağ Kirazdaydı. Kiraz’dan hemen sonra Ödemiş’e geçicez orada Bayraklı depremine yakalandık. Büyükşehir Belediyesi’de çok etkilnedi belli kaynaklarda ister istemez canın olduğu yeri sonra balın olduğu yere gidiyorsunuz. Bunun arkasından gelen 6 Şubat felaketi adeta. Türkiye bu konuda dileriz ki bu yşananlardan ders alır. İyi bir sınav verdiğimizi de düşünüyorum." "Ben büyükşehirin orada yaptıklarını Tunç Başkan’ınımız ile zaman zaman bir arada olarak zaman zaman ben Mansur Başka’nın da ekibinde yer alarak her yere gittik. Bizde deprem öncesi ve sonrasına yapılması gerekenleri düşünerek hareket ettik. Büyükşehir belediyesi bu yönde çok güzel bir yönetmelik ortaya çıkardı. Hayatın tüm gerçekliğini düşünerek ne yapabiliriz diye düşündük.

Birgi UNESCO’ya hazırlanıyor

3 değerimiz var bizim bunları birleştirelim diye düşündük. Bozdağ, Gölcük ve  Birgi buna bağlı Lübbey ve buna bağlı Bademli, Hypaipa Antik Kenti ve Neikaia Antik Kenti bunlar bölgenin aynı zaman da İzmir’in zenginliğidir. Birgi turistik açıdan imar açısından tarih açısından ve 9 medeniyetin yaşadığı bir toprak. Böyle bir medeniyet yok, bunun izlerini de görebiliyoruz. Bu nedenden ötürü biz mart ayında ödül artık Birgi artık dünya köyü oldu. Kemeraltı gibi bizde UNESCO’ya hazırlanıyoruz. Tabii farklı şeyler o yaşayan bir çarşı Birgi ise yaşayan bir köy. Ekonomik yönden kalkınmayı hedefledik. Kayak tesisimiz var onu da bu hafta günlük turizim hayatında olsun diye konuştuk. Dolasıyla bu birleştirmelerle birlikte orda katı atık değerlendirme istasyonumuz var. Büyük ve önemli bir tesis bu şekilde çevreyi de korumuş oluyoruz."

birgi-unesco-dunya-mirasi-kapisinda-891846-5

“Bize efelik yaptırtmayın”

Eriş, "Bozdağ Kiraz’da başlayan tüm ovayı dolaşarak dökülen ilde doğup ilde dökülen tek nehir Küçük Menderes’tir. Onun içinde de işte biz Torbalı biraz dışında kalsa da ki bağ vardır yine Küçük Menderes ile yedi ilçeye bakar. Özellikle altısı da Nazilli il olursa bizi oraya bağlama konuları da var. Hayır diyoruz biz bize yeteriz. Nazilliyi falan karıştırmayın. Efendiliğimizle bunu söylüyoruz ama biz efelik yaptırtmayın. Biz İzmir’de olmaktan da mutluyuz. Birilerini siyasette mutlu edicez diye ilçenin tüm benliği ile oynamaya gerek yok. Bunu fırsat buldukça söylüyorum. Bunun olacağını sanmıyorum fakat böyle bir şey olursa her şekilde karşılarında durmaya hazırız. Küçük Menderes olarak bir il olmaya hazırız. Torbalı sorunlar olarak biraz dışımız da kalıyor ama Küçük Menderes’te buluşuruz. Küçük Menderes’i en çok kirleteren sanayi sebebi ile Torbalıdır ama İzmir Büyükşehir’de onun çaresini buluyor diyor ki Türkiye’nin en büyük arıtmalarından bir tanesini yapıyor."

“3S; süs bitkisi, sanayi, süt”

"3 S’miz var diyoruz. Sütümüz var süs bitkilerimiz ve sanayimiz var. Sanayimiz daha küçük sanayi ama tarım sanayisi açısından oldukça güzel yol almış bir sanayidir. Sütümüz, hayvancılığımız gerçekten insan nüfusunun bir buçuk katından fazladeır. Bunları topladığımızda ekonomi bunun üzerinden gidiyor. Hayvancılık varsa bu kez tarımda hayvancılığa dayalıdır. Süs bitkileri de artık dünyaya açılan bir duruma geldik. Bayındır’da bunun içinde var tabii ki. Bayındır ile aramızda bu konu da iyi bir yarış var. 2 Kasım’da bir aksilik yaşamazsak süs bitkileri fuarının Ödemiş Kültürpark’ta üretici ve tükecitileri ile etkili bir çalışma ile buluşucak. Sütümüz çok fazla 600 ton günde işliyoruz. Tabii zamanına ve mevsimine göre bu durum değişebiliyor. Ödemiş’te yirminin üzerinde tesis var. Ekonomi güç işleme kapasitesi açısından da ihtiyacı olan yerlere hemen götürmek için adeta besliyoruz. Küçük sanayi de şu an organize sanayinin de olmasıyla alt sanayi olarak destek verecek kadar büyük bir sanayi ama yetemiyor. Bu kez çevre yolumuz var, onun üzerinde de 500 dekar kadar olucak şekilde imalayat sanayi var ama bacasız sanayi kirleten bir sanayi değil. Bu sayede bir kapı açmış olduk."

attachment-257353-4-03abae661a569705d6b18b06e8819fa3-1634727475

“Toprağın verimi düştü”

"Hepimiz pazara çıkınca çiftçinin ne kadar zor durumda olduğunu görüyoruz. Bu yıl özellikle üretim dengesi değişti. İki ay sürekli yağış alıyor olması ürünü değiştirdi yani bizim parklara bakmamızı bile değiştirdi. Tarımda da aynı bir gecikme yaşandı, ürün kayma yaşandı. Toprağın verimi de bu nedenle azaldı. Patates ziraatı en zor ziraatdir. Hayvancılık diyoruz, yemin ana maddelerinden dışarıdan geliyor ve hepsi dövizde.Süt piyasada 11.50 TL civarı süt konseyi toplandı 11.50 TL diye açıkladı. E zaten böyleydi fiyat. Peynirin en düşüğü 150-200 TL arası oynuyor. Et 350 TL civarı yine aynbı şekilde. İnsanlar bu şekilde nasıl geçinecek? Dolayısıyla tarıma destek anayasada var. Bizim bölgemizde hayvancılık yetiştiği için süte yönelik araç gereçler de çok gelişti."

“Yerel yönetimlerin vergilerden aldığı pay artmalı”

"Yerel yönetimler olarak biz harcıyoruz. Siz yata, tekneye, uçağa ve trene indirimli veriyorsunuz. Bize neden vermiyorsunuz? Bana da aynı değer ÖTV KDV ile petrolü veriyorsun. Bize ayrı ver biz zaten anında hizmete dönüştürürüz. Gerektiğinde karayolları ile de birlikte oluyoruz. Büyükşehirle zaten birlikteyiz. Yerel yönetimlerin vergilerden aldığı paylarda arttırılmalıdır. Burada üretilen vergi yüzde 20’si en az kullanılmalıdır. Tunç Başkanımız hep söylüyor İzmir 40 lira veriyor 1 Lira alıyor. Eğer bu paylar atrsarsa benim sorunlarım da çözülür. Her seçimde buraya tünel yapıcaz buraya yol yapıcanız deniliyor yapın o zaman, bizde yardımcı olalım. Dolasıyla biz bu anlamda yeterli payı aldığımızı düşünmüyoruz. Aksini söyleyende söylesin illeri karşılaştırınca her şey zaten orta çıkar. Yerel yönetimler diyince sadece kendim için konuşmuyorum.  Beydağ, Bergama Bayındır ve Selçuk içinde konuşuyorum. Bu paylar arttırılmalıdır. Yerel Yönetimlerin gücü ve etki alanı değişmiştir. Sosyal belediyecilik değil artık ekonomik belediyecilik modelidir."

“Eğitimde kaliteyi arttırıp cehaleti yenebiliriz”

Beylikdüzü'nde çevre farkındalığı artıyor: Atık yönetimi etkinliği ile geleceğe yatırım! Beylikdüzü'nde çevre farkındalığı artıyor: Atık yönetimi etkinliği ile geleceğe yatırım!

"Eylül ekimde okullar açılıyor yakıtlar alınacak. Servis ücretleri ne olacak? Bunun için dedikki ben eğitimci bir başkanım, benim asılım eğitim. Bu günlerde bir çok yapan arkadaşımız var. Ekonomik gücüde sponsorları da vardır. Ben dedimki bunu yapmıcam. Çocukları konsere değil eğitimine destek vericem. Kurşunla kazanılan bu topraklar eğitimle kazanılacak. Eğitimde kaliteyi desteği arttırırsak cehaleti yenme başarımızda artacak. Çocuklarımızın kırtasiye, ayakkabı, çanta hatta çorap yardımını sağlayacağız. Buradan İzmirlilere de seslenmek istiyorum. Lütfen bu durumda gerçekten çok zor durumda olan ailelerimiz var. Bu çağrı da istersen bir düzine kalem getirsin hiç önemli değil yeterki yardımı dokunsun. Bir çocuğun ayakkabası yeniyken diğerinin eskiyken bu duruma göz yumamıyoruz bu nedenle konserler iptal eğitime devam diyoruz. Formalar olmuş 1000 TL, ilköğretimde mavi önlüklerin olması gerektiğini burdan bir kez daha söylemek istiyorum."

odemis-belediye-baskani-eristen-kent-paydaslarina-egitime-destek-cagrisi

Otamış halkın marketi projesi

"Bunun dışında Otamış yöresel ürünler en başta tabii ki peynir anlamında kooperatiflerden alıyoruz. Özellikle kooperatif üyesi olan üreticilerinden alıyoruz. Bir sosyal market kurduk. Bu hafta da online olarak internet satışlarına da başladık. Göl Park’ı yaptık denize gidemeyen vatandaşlar orada serinlesin diye. Birgi’de, Bozdağ’da ve Gölcük’te mutlaka otellerin olması gerekiyor. Birgi’de otel kurulması tamamlanmak üzere, Bozdağ’da butikte olsa bir otel projemiz var. Gölcük’te devam etmekte olan yüzde 60’a yakını bitmiş olan kışa hazırlamak için çabalıyoruz" diyerek noktaladı. 

04

Editör: Yaren Karaaslan